Devr-i Sonbahar...
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
DEVR-İ SONBAHAR
Ey devr-i sonbahar!…
Ne hazin bir çehren var ki senin,
Sana düşen zaman safran sarısı, sana bakan yüzde solgun titreyiş…
Sen ki sonbahar! Sıcak iklimler mevsiminin hükmüyle cedelleştin, temiz hava soluyanlara tebelleş oldun.
Biz yaz havasının sarhoşu iken bir yanı karanlık dünyamızın mahremine uzandı hüzün ellerin. Takvimlerden mevsimi, ağaçlardan yeşili düşürdün. Düşürdün hatıralara sararmış renkleri, satırlara yamalı sözcükler…ve bir sabah düşüverdi yollara zayıf bedeni yaprakların.
Ey devr-i sonbahar!…
Ne hazin bir çehren var ki,
Karşılıyor mazgal ağızlarında yağmur suları seni.Bir telaş caddelerde… beli bükük bir nine oluveriyor rüzgar huzurunda süpürürken sokak aralarını.
Bir resmi geçit mi, merasime mi ihtiyaç duydun?
Sen ki zaman tahtında celladısın haşarı yaz mevsiminin.o çok sevdiğimiz, okul sonlarının ipek gömlekli misafirin, o ışıltılı arkadaşın celladı sen sonbahar.
Daha kaç ağacın canına kastın var söyle…
Kaç çocuğun uykusuna fermandır soluk sesin…
Hangi temiz nefeslere dalmaktır sinsi niyetin.
Sen ki telaşlı çocuk oyunlarına akşamsın. Tertemiz düşüncelere san…
Ben en canlı rengin içindeyim,gülen gözde yaş, kahkahada hüznüm. Günün evvelide de ben ahiri de… sanma ebed değildir gülüş, ebede de ben diyensin.
Gücünü Adem’den alansın. Ayrılıkların mimarı, filizlerin katilisin.
Sen ki ey devr-i sonbahar…
Satırların arasına sakladığın zamanın dahi kaçma çabasındadır senden. Senin o sabık yüzünün tanığı günler, zulmünden biteyazarlar. Masumiyetleri ömürleriyle tezattır. Bir o kadar masum bir o kadar kısadırlar.
Bize bu oyunun bir sonu olduğunu hatırlatma çaban niçin. Ne diye mevsimler arasına sıkışma gayretin.
Bir kuklanın sahnedeki gösterisinin hazin sonunu bilmeye ihtiyacımız yok.
Sen ey devr-i sonbahar!...
Bırak bizim fani zamanlardaki fani uğraşlarımızı. Sen ki faniliğin mimarısın. Uzak dur çek elini pencerelerimizden.
Bizim pencerelerimizde Kaf Dağının eteklerinde ortancalar açar. Duvağıyla gelindir Adem’e Havva. Yusuf’u göremezsiniz Züleyha’sız gökyüzünden kırlangıçlar geçerken.
Dere kenarının musıkisine kulak verir kuğuları seyre dalar namlı masal sevdalıları. Bizim pencerelerimizde Aslı’ya güller deren Kerem gezinir.
Fuzuli kasidededir suya.
Sen ey devr-i sonbahar!...
İyisi mi elini eteğini topla buralardan. Biz fani hayatın teşnesi değil baki yola vurgun, tutkunuz.
Zaman bizim içimizden geçer gider, biz zamandan değil…
Ondandır ihtarım.
Var git yoluna…
18/11/08
FATİH ZEYREK
YORUMLAR
sonbahara bağlamak yaşamın bir gün bitivereceğini..
haksızlık bu..
sevgilerimle..
tebrikler..
efhescan
Hem ince dokunuşlarla övgü, hem yergi ve dahi yalvarış vardı kışın müjdecisi olan mevsime. ömür misaliydi sanki tariflerdeki hazanın betimlenmesi.. sizi yürekten kutluyorum bu kadar güzel imgelerle süslü ve anlamlı nesir için.. sevgiler ve selamlar.
inci* tarafından 2/10/2012 9:23:26 PM zamanında düzenlenmiştir.