Kemalce Mektuplar (08) Allah'a Yakınlık Böyledir
Kemalce Mektuplar-7 / Allah’a Yakınlık Böyledir
Tarih:06 Şubat 2012 Pazartesi 15:26:19
Aleyküm Selam sevgili Kemalce;
Allahın selamı ve bereketi, muhabbeti üzerinize olsun. Elhamdülillah iyiyiz, milletimizin, Ümmeti Muhammed’in ve siz ve sizin gibi zikir ehlinin dünya ve ahireti için duacıyız.
Kişi Allah’ı andıkça Allah ta o kulunu anar. Yakınlık giderek artar. Yetmiş iki bin celal perdesinden açılanlar her geçen gün çoğalır, cemaline yakınlaşılır. Farzlarını özenle yerine getirmenin ötesinde nafilelerle yaratanına yakınlaşmaya başlayan talibin ilk uğrağı korku kapısıdır.
Allah’ın yakınlığından gafleti azalmaya başlayan nefis ile o nefsi rabbinden uzak tutan güçlerin, paniği korku olarak tezahür eder. Ardından gelişen cemali güçler o korkuyu emniyete çevirir. Önce hem yani meyletme ardından ilgi artışı ve sık anışlar kişiliğimizi sarar ve ilahi Aşka yelken açarız. Aşkın esas yüzü fedakârlık olduğundan Rabbimizi daha derin sevmeye ve hatırlayıp zikretmeye başlarız. Zikirlerimiz yakınlığımızı artırır ki tezahürü işareten Rabbimizle iletişim kurmaya başlamaktır.
Seğirmelerimiz artar, rüyalarımız çoğalır ve müjdelere vesile olur. Hissiyatımız gelişir. Nuru ilahiye mazhar oluruz. Bazı tecellilerin nurlarla müşahedesi başlar. Her gelişmeyi, güzelliği ve çirkinliği hiç olmadığı kadar net fark etmeye başlarız. Gönlümüzden geçenlerin bile kabul edilip zahire çok çabuk ve apaçık çıktığını fark etmeye başlarız. Öyle bir huzur ve güven kaplar ki ruhumuzu ve pek tabi akıl ve bedenimizi, cennetin kokusunu duyar gibi oluruz. İki namaz vakti arasında ruhen kirlenmelerimizi bile fark eder, yeniden arınmak için namaz vakitlerini iple çekmeye başlarız. Hatta abdestsiz gezmenin bile aslında zül olduğunu fark ederiz. İnsanın aslında sürekli Rabbiyle beraber ve dualarda olduğunu anlarız. İşimiz ibadet, sevgimiz kavgamız, barışımız ibadet haline dönüşür. Yediğimizi Allah için yer, sevişirken Allah rızasına sevişir hale geliriz.
Henüz El habir esmasını talim etmediğiniz halde hemen hemen her gelişmeden haberdar olmaya başlarsınız. Bunların ilk gelişeni vücudumuzun ihtilaçlarıdır. Her azamızın seğiridiğini ve zahire çıkacak bir gelişmeyi haber verdiğini hak kal yakin anlarız. Bu Allah’ın bize şah damarımızdan daha yakın olduğunu bilfiil yaşayarak sezdirir. Biz onu görmesek te o bizi görüyor, duyuyor, yaşıyordur. Ürpererek içten ve dıştan hakkın hükmü altında olduğumuzu öğreniriz. Öyle gelişmelere şahit oluruz ki namazımızın, dualarımızın anlık kabul edilip edilmediğini haber almaya başlarız. Niyetimize aldığımız bir işi yapmaktan işaretle alıkonur veya yapıp etmemiz için onay alırız. Atık hakkı yaşamaya fiilen başlamışız demektir. Sol kol dirseği celalden haber, sağ kol dirseği cemalden bir müjde alacağımızı anlatır. Sağ kol dirsekle bilek arası ihtilacı duan makbuldür, yapmaya devam et derken aynı bölgenin sol koldaki muadili hatalı iş yapıyorsun veya yapmayı düşündün vazgeç demektir. Hastalanacağımızda uyarılır, iyileşeceğimizde müjdeleniriz. Ve olumsuz haber aldığımız zamanlarda ihtilaçnamede belirtilen tertip ve efallerle dua ettiğimizde o tecelliden yaşamadan kutsandığımız tecrübe ederiz. Allah ne güzel dosttur, sığınılacak limandır deriz. Gören güzümüz, işiten kulağımız, iş yapan elimiz olmuştur,’ attığın zaman atan sen değildin, öldüren sen değildin’ ayetinin sırrını keşfederiz. Ne güzeldir rabbimize yakın olmak, beş vakit namazı gece namazlarıyla ve kuşluk namazı ile yedi vakte çıkarmak. Yakınlığımızı artırmakta, miraca yükselişimizi hızlandırmaktadır.
Eşiniz de sağ devri yapsın. Çocuklarınızda. Bizim yaptığımız onları, onların duaları bizi korur, kollar. Her mümin diğerlerinin gıyabında dua eden bir velidir, koruyucudur, mesihtir. Üstelik peygamberin ümmetine duası gibi kabuldür. Gıyabımızda birbirimize yaptığımız dualar hicapsız geçerlidir. Bize de o gıyabi dualardan eksilmeden gelen paylar vardır. Bu ne cömertliktir Rabbim, sevdiklerime ettiğim dualardan bana da aynı derecede pay düşmekte ama onlara giderken eksilmemektedir.
Sizi aydınlanma konusunda kuranı kerimin mealine yönlendirmek isterim. Her gün her gece bir miktar kuran okuyun, tefekkür edin ve rabbim okuduğum ayetlerin katındaki izzetinden nasiplenmeyi dilerim, sen verdikçe veren EL Vahhab’sın, kemalsin, latifsin, ekramel ekraminsin... Âmin. Diyerek ve içinizden gelen sese uyarak içtenlikle dualar ediniz.
Sevgilerimi başarı dilek ve dualarımı gönderiyorum.
Selam es selame
El Habir’un Esma-i Hak
Kelamı insan izharda sırdır özeti
Hak teala ilham eder kula verir ileti
Almalısın kul sözünden sırlı lezzeti
Hitab-ı Hakk’ı duyunca güzel bilmeli
Bilmek gerekir hakikat zahire zuhur edince
Kemaldır kemal karıncadan bile hakk deyince
Onu karınca bilme sen, avam bilmez sanır eğlence
Ehli hakikat anlar hakkı çoktur zatın irfanı
Hakk kelamı nereden zuhur ederse etsin zata
Bilir hak sözü, ister ağaca söyletsin ister kuşa
Ya davranışını gözler ya bakar renge boyuna
Sahibi irfan alır hisse, kemalden eder zuhur
Tecelli edince nur-u ilahi Tur-u Sina’ya
Aleyhis selatü selam, hazreti nebi Musa’ya
Hayret istifrak etti yetmedi tutunmak Asa’ya
Bayıldı, tecelliyi müşahede mümkün olmadı
Huzuru ilahide olmaya çok metanet ister
Evvelde cemalde zikir pürüpak feraset ister
Bu sözümden Azizim alır isen ibreti yeter
Celalullah tecellisinin olmaz sana kederi
Şaka yeri değil burası Ali makam oldu
Sırra giren RızaAllah uğruna başın koydu
Makam-ı muazzamadır girenler devlet buldu
Vuslatullah’a ulaşıp cemale erdi canları