- 1147 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÇIRILÇIPLAK İNSANLIĞIMIZ
“Onlar, sizin için bir elbise, siz de onlar için bir elbise durumundasınız.” bakara 187
“Ey Âdemoğulları, size çirkin yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise indirdik. Hayırlı olan, takva elbisesidir. İşte bu(nlar), Allah’ın âyetlerindendir, belki düşünüp öğüt alırlar.” Araf 26
“Ve giysilerini, elbiseni artık temizle” müddesir 4
Sarpasalmış ruhun tedirginliğidir sürüp giden
Gelenler ve Gidenler arasındaki günahkarlar
Adını insan koydular…
Şehvetin ve ölümün omuz omuza yürüdüğü ölçüsüz bir hayatın kalbinde atıyoruz.
Alnımıza yazılan bir sürü insanla adımlarımız daha da yavaşladı. Benliğime sürdüğümüz merhem artık iyileştirmiyor yaşadıklarımızı. Sadece dünya da yaşananları tekrarlıyoruz,sayıklıyoruz ve sayıyoruz. Biteviye aklımıza sokuşturduğumuz bilgilerle Ayağımızın sürçmesine engel olmak istiyoruz.
Bir Büyük Şehir rüyasıdır yaşadıklarımız. Zamanın dibine kadar sinmiş insanlarız.
Hayatımızın bir günü ne kadar önemli ve bizim için ne ifade ediyor? Geçen ömrümüz bir gün dolayımından geçiyor. Ömür günlere uğruyor ve doluyor,ruh çekiliyor ve insan aslına dönüyor.
İnsan olmanın ne anlama geldiğini saf ve sade haliyle “çırılçıplak insanlığımızda” bulabiliriz.Çırılçıplak insanlığımız “insan olmanın” ne ifade ettiğini anlamakla eşdeğerdir. Biz insanları yaratan Allah,insan denilen varlığa hangi nedenlerle insan diyorsa “çırılçıplak insanlığımızda” o nedenlerde saklıdır.
Duygu,düşünce,tutum ve davranışlarımızın özünde saklı olandır çırılçıplak insanlığımız…Ve fakat biz insanlar çırılçıplak insanlığımızla hayatımızı devam ettiremeyiz. Çünkü insan oluşumuzu yaşanılan hayatla bağlantı içine sokmak isteriz. çırılçıplak insanlığımızla varoluşumuz üşür,yalnızlaşır,solar ve gelişimini kaybeder.İşte bu sebepten insanlar giyinmek ister. Yani insanlıklarını diğer insan faaliyetleriyle giydirirler. Ve böylece insanlıklarını soğuktan,yalnızlıktan,solmaktan ve gelişmemekten korumuş olurlar.
İnsanoğlu insan olmanın esaslarını diğer insanlarla kurduğu ilişkilerde somutlaştırıp çırılçıplak insanlığını giydirir. Sevgi,çırılçıplak sevgi olarak var oluşumuzda var iken sevgiyi insan hayatı içinde belli bir yaşam tarzına dökersek sevgiyi giydirmiş oluruz.
Öte yandan Üzerinde önemle durulması gereken bir mesele insanın kendi özüyle bağlantılı olan doğru elbiseyi giyinmesidir.Her önüne gelen tecrübe ve deneyimi insanlığımızı gerçekleştirme adına üzerimize aldığımızda çırılçıplak olmaktan daha kötü bir noktaya gelebiliriz. İşte bu nokta da insanın özünün yanlış giyinip kuşanmasından bahsedeliriz. Nuri Pakdilin işaret ettiği gibi “Kötü kumaştan iyi elbise olmaz”
Şayet elimizde bulunan kumaşlar kötüyse ortaya çıkacak elbisede muhakkak kötü olacaktır. İnsanlığımızın doğru ve hakiki olabilmesi için insanlığımızın ortaya çıkacağı tecrübelerimizin,deneyimlerimizin,davranış kalıplarımızın,örf,adet ve geleneklerimizin iyi,saf,seviyeli ve değerli olması gerekir
Bunun içinde karşımızda yürümemiz gereken iki yol var. Birincisi insanlığımızın özüne uygun duygu,düşünce ve davranışları hayattan süzüp almak,ikincisi ise insanlığımızın özünü hayat içinde yaşamaya çalışmak . Yani hem varolan güzel ve değerli gelenekleri alıp yaşamak hem de kendimize ait doğru ve değerli geleneği oluşturmak...
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.