- 1078 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
BİR AVUÇTA OLSAK VARIZ!!!
Yaşadığımız günlerden, okuduğumuz kitaplardan, öğrendiğimiz gerçeklerden çıkardığımız sonuç şudur: Türkiyede, yüz bu kadar yıldanberi nice büyük adamlar, nice ileri görüşlü insnlar, Türk toplumunun yeni dünya şartları içinde ayakta kalıp tutulabilmesi için, Batı medeniyetine ayak uydurmak zorunda olduğunu sezmişler, bunun uyanıkken rüyasını görmüşlerdir. Zaman zaman bu sezişi bilgili bir düşünceye çevirebilenler çıkmıştır. Namık Kemal gibi, Mithat Paşa gibi, Ziya Gökalp gibi bu düşünceleri işe çevirmek için çabalayanlar da eksik olmamıştır. Türk topluluğunu yaşatmanın bu hayatî şartlarını bir terkip halinde ele alan, sezişi düşünceye çıkaran, düşünceyi iş yapan tek adam, Mustafa Kemal dir.
Diyâr-ı küfrü gezdim, beldeler kâşaneler gördüm
Dolaştım mülk-i islâmı bütün viraneler gördüm diyebilen Ziya Paşalar:
Bir gün yapacak fen şu siyah toprağı altın
Herşey olacak kudret-i irfanla inandım diye bekleşen Tevfik Fikretler,
Hep rüya görmüşlerdir; bunları bir bir hayra yoran Ziya Gökalp ten sonra bu tekrar tekrar, başka başka görülen rüyayı bir uçtan bütün heybeti ve haşmetiyle gerçekleştirmek, Mustafa Kemal e kısmet olmuştur.
Dönüp baktım benim, hep benim izlerimdi diye kendi açtığı geçitten, bütün korkutmalara ve yıldırımlara rağmen tek başına yürümek, bir büyüklük harcıdır amma o dar, o sarp, o çetin geçidi, herkesin kamaşan gözleri ve büyüyen bakışları önünde, başının üstündeki kurşunları sinek kovalar gibi elinin tersiyle iterek, herkesin geçebileceği bir ana yol haline getirebilmek, asıl büyüklüktür!...
Biz, sevgimizi, Namık Kemal lerden, Tevfik Fikret lerden, Mithat Paşa lardan, Ziya Gökalp lerden alarak Mustafa Kemal e vermiş, dar görüşlü, dar kalpli kimseler değiliz. Biz onların yaptığı piramidin üstünde duran Mustafa Kemal i o canlı kaidelerle birlikte, bir bütün, bir anıt olarak seviyoruz. Onlar yalnız bizim kalbimizde ve kafamızda değil, her yerde, her zamanda, Mustafa Kemal in sayesinde anlaşılabilecek, sevilebilecek, tutunabilecek bir varlık olmuşlar, bir takım olmaz şeyleri hayal eden meczuplar olmaktan bu sayede kurtulmuşlar, O nunla hayalden hayata doğmuşlardır.
Biz yıllar süren uzun bir karanlığın içinde, yarasa olmamak azmiyle doğan geceiçinde,
boyuna ve boşuna göz kırpıp duran, ruhumuzu emzirecek bir güneş ışığını beklemekten yorulan zavallılar, uçsuz bucaksız kara göğün şurasında burasında parıldayan yıldızlara, ağzı açık, hayran hayran bakarken; bir de ne görelim, "Bunlar da elimizden gitti, o ışıklar söndü, hangi mumu hangi harçlıkla nereden alıp derdimize yanalım ?" diye sızlanırken birden koyu karanlığın içinden bir güneş parlamasın mı ?...
O na nasıl Günebakanlar gibi dönüvermiyelim, nasıl gözlerimiz kamaştıkça önünde eğilmeyelim, nasıl yanar gibi oldukça pervaneleşip ısınmaya muhtaç oldukça yakınına koşmayalım ?...
Doğum tarihimiz kaç olursa olsun, biz 1919 doğumluyuz; doğum yerimiz neresi olursa olsun, biz Dumlupınarlıyız...
Sözün kısası, biz Mutafa Kemal çocuklarıyız...
Sade namus belâsı ve ahde vefa icabı değil; en egoistçe yaşama şartı olarak da, Atatürkçü olmaktan başka çare göremiyoruz.
Mustafa Kemal in ilk parolası "Ya hürriyet ya ölüm" dü. Ya Atatürk ün yolundan gider, yeni hayata kavuşur, yeniden şerefle yaşamaya lâyık oluruz yahut bizi ölümlerden ölüm beğenmeye bile bırakmazlar; düşmanlar süpürmezse hayat sürükler alır gider!
Bu, parola bile değil; bu çetin ve yaman gerçeğin tâ kendisi!...
Tekrar edelim : Mustafa Kemal le, menfaat, mevki, şu bu bakımdan bir hesabı olanlar, kanunî mirasçılarına müracaatta bulunsunlar! Bizler, fikir Mustafa Kemal in varisleriyiz! Onun fikirlerini ve eserlerini, uyanık, tetikte, azimle bekliyoruz.
"Siz kimsiniz" diye dudak büküp soracak menfiler çıkabilir! Onlara "Biz bütün gençler" diye büyük lâf etmesek de olur. Biz bir avuç olsak da varız ve hep var olacağız.
13.09.2007
YORUMLAR
Doğum tarihimiz kaç olursa olsun, biz 1919 doğumluyuz; doğum yerimiz neresi olursa olsun, biz Dumlupınarlıyız...
Sözün kısası, biz Mutafa Kemal çocuklarıyız...
Siz kimsiniz" diye dudak büküp soracak menfiler çıkabilir! Onlara "Biz bütün gençler" diye büyük lâf etmesek de olur. Biz bir avuç olsak da varız ve hep var olacağız.
kaleminiz hiç tükenmesin...
tamamen katılıyorum...
saygı gönül dolusu selam gönderiyorum....