Büyüklere masallar: Ormanın kralı- 2
Kral deyince keyfi neşesi yerinde mutlu...yok yok o kadarda değil, gaddar ve acımasız
astığı astık,kestiği kestik birini de hatırlarız. Tilki gibi el etek öpücüleri de unutmayız
Kralların üstünde gezinen,kırıntılarından otlananları da doğal olarak.Bizim bu kralın ül
kesi oldukça geniş bir alana yayılmasına rağmen, gözü hep diğer ülkelerin avlarınday-
mış. Onların geyikleri daha semiz görünür, olanakları, otakları, suları olduğundan kat
kat daha cazip görünürmüş. Yıllarca o korkunç kükremesiyle uzaktan yakından durma
dan o küçüklü büyüklü ülkeleri semirmiş rahatsız etmiş.Bir iki ülke hariç, adeta kurban
lık koyun gibi boyunlarını uzatmışlar.
Seçtiği ülke liderlerini yanına çağırıyor, onlara direktiflerini veriyormuş. Bir gün taa uzak diyarlardan deveyi, diğer gün keçiyi daha ertesi gün maymunu,ineği,domuzu. Bu
böyle devam edip gidiyormuş.Bir Allah’ın hayvanı da olmaz demiyormuş.N’aparsın güç onda bedava besleyiciler onda..Aman kralımız,yaman kralımız sen emret her şey başı
mız üstüne deyip ayrılıyorlarmış huzurdan.Heleki bu başkanlar bir ceylan ve bir koyun
sa. postu ucuz kurtardığına seviniyor,kendi orman ahalisi ne olacak ne yapacak aklına
getirmek bile istemiyormuş. Hep veriyormuş, veriyormuş, veriyormuş. Eh yeter artık
bir kez de alsın dediğinizi duyar gibiyim.Karşısında aslan’ı gören kuzu oluyormuş."Me,
me" diye uzaklaşıyormuş, büyük bir hızla. Kaçmasa oracıkta ince kemiklerini kıracak
bilmem kaç parçaya bölüp, yutuverecekmiş. Ülkelerine döndüklerinde ise ayıysa ayı
deveyse deve oluyorlarmış.
Aslan kral yetinmezmiş. Önüne, adeta altın bir tasta sunulan hayvancıkları yutmaya alışmış. Yiyecek hayvanı az geldiğinde, homurtusu tüm dünyayı tutuyormuş. Bütün
ormanlarda sesi yankılanıyormuş.Küçük baş, büyük baş,börtü böcek,kuşlar,denizlerde
ki balıklar bile en derin denizlere kaçar olmuşlar. Bu hayvan değil bir canavar,bir dev diyorlarmış. Ondan korkmayan var mı dersiniz. Bunu ilerde anlatayım.
Bu aslan kra,l diğer orman halklarını,yiyiyor- içiyor, semiriyor da kendi orman halkını
düşünüyormuymuş. Asla! Kendi halkı da adaletle yönetilmiyor,avlar eşit paylaşılmıyor
bir kısım gözü açık avlanan hayvanların yanında zavallı sincapcıklar,tavşanlar,ceylanlar
aç ve perişan küçük avlar peşinde sürünüp,ölüyorlarmış.Gece karanlık çökünce yuvala
rından dışarıya çıkaramıyorlarmış başlarını. Bu böyle gitmez demeye korkuyor ama bir
birlerini yiyip bitiriyorlarmış. İçlerinden bazıları isyan ediyor,sokaklara çıkıyor bu eşit
olmayan düzeni protesto etmek için akla gelmeyen her şeyi yapıyorlarmış. Aslan kral
ın koruyucuları tekme ve dişlemelerle uzaklaştırıyormuş onları. Onların içlerinde gitgi
de büyüyormuş üst üste yığılan sorunlar. Açlık,bırakılmışlık,ilgisizlik ve yok saymaklar.
Onlara hayvan deyip geçmeyelim.Hayvan olduklarını bile anlamıyormuş hayvanlar. Sor
gular olmuşlar. Hayvan kim? Hayvan ne demek? Hayvanlar nasıl yaşamalı? Hani nerede
hayvan hakları? Böyle bir bildirge kabul edilmemiş miydi, bir çok orman kanunlarında.
Hak,hukuk, kuk-kuk, guk- guk..Daha çok ötersiniz güvercinler,ciklersiniz serçeler zıp
zıp zıplarsınız tavşanlar. sonuna dek açık sizi tutsak edecek tuzaklar kurulu tutsak ha
neler..
Aslan kral ve çevresindeki dalkavukların keyfi yerinde.. Nereye kadar ama, nereye ka
dar daha sürecek bu acı gülmece.Hayvanların canı sıkkın,canı cenderede daha dayanıl
maz göklere yükselen bu feryat ve figana. Ne zaman kırılacaktı bakalım bu tutsaklık zincirleri..
Devam edecek..
YORUMLAR
Sanırım bir gönderme var öyküde :) Sizin perspektifinizden arslan kralı gördük.
İnşallah diğer bölümü kaçırmam.
Sevgiler.
glenay
Böyle bir deneme daha yapayım dedim. Yıllar önce bizim ülkemizi darbeyle
başımıza geçerek yöneten kişiye yazmıştım. Siteye yazmışımdır belkide. Şu an
anımsayamadım..
Yoruma teşekkürler aynur hanım, okumanızı isterim..
Selâm ve sevgilerimle..
Aynur Engindeniz
Okuyacağım inşallah:)
Sevgiler.