- 3001 Okunma
- 9 Yorum
- 0 Beğeni
ÇİÇEK'Çİ KIZ
Bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içine girmeden şimdiden bahsetmeden geçilmez.Kırmızı başlığı olmayan, fakat kırmızı gülleri satan bir kız varmış ama anası yokmuş.
Evvel zaman içinde, evlerin çarpuk çurpuk olup da çökmemek için zar zor durduğu, evlerin bacalarından ucuz kömür kokularının çıktığı ama sefaletin hiç çıkmadığı,kaldırımları olmayan çokça çukurları olan, paraları olmayan onurları paralarına inat çokça olan insanların yaşadığı bir sokak varmış. İşte o sokakta bir çocuk doğmuş.
Mahalleyi kömür kokuları sararken birde doğum sancısı sarmış. Gönül Teyze ıkındıkça ıkınmış bağırdıkça bağırmış.Mahallenin diplomasız en yaşlı ebesi Menşure Ebe uğraşmışta uğraşmış. Sıcak sular taşınmışta taşınmış.
Mahelle birde yeni bir çocuk sesiyle tanışmış bir de bu sokağa yeni bir bebek taşınmış. Rahminden sıyrılırken bir bebek. O an, ana susmuş bebek bağırmış ana içindeki acıyı unutmuş, yüzündeki gülücükle o bebeye dokunmuş yaşlı Menşure Ebe verirken ellerine. Koklamışta koklamış.
Gül kokulu kuzusunu iki damla sevinç gözyaşıyla karşılamış birde damlalarının sayısının bilmediği beyaz sütüyle...Gelinmiş isim verme konusuna.Gönül Teyze gönül koymasın diye Menşure Ebe’ye sormuş. Menşure Ebe’de, Gönül, gönül koymasın diye kararı ona bırakmış. Gönül çiçekleri çok severmiş hemde çok.
Birden ağzında, "Adı Çiçek olsun Çiçek. Bu onlar kadar güzel kokuyor" demiş. Menşure Ebe’de bu sokaktaki evlerde içinde yaşayanlar da hem bu ismi hem Çiçek’ bebeği hem bütün çiçekleri sever olmuşlar.
Çiçek sularını anasının sütünden bedenindeki köklere emerek büyümüş, büyümüş. Önce agulamaya başlamış sonra anne demeye daha baba demeye fırsat kalmadan babası ölmüş. Anası almış Çiçek bebeği kucağına bir elinde sepeti bir elinde çiçekleri, düşmüş sebetteki çiçekleri satmaya.
Daha altısına bastığında anasına bir ateş basmış. İşte o an görmüş kırmızı güllerin rengini solduran, annesinin öksürüğünden çıkan kanları. Susmuş büzülmüş saksıda duran sardunyalar da büzüşmüş. Dışardeyken görmüş cenazeyi tanımamış önce beyaz bezle giden kişiyi.
Çok sonra söylemişler annesinin gittiği yeri. Ona bir gece kondunun içinde köşede duran hasır bir sebet birde annesinin hasreti kalmış. Menşure Ebe ilk iki yıl ona çorbasını getire bilmiş. Bir gün çorbalar gelmediği gün öğrenmiş Menşure Ebe’nin zamana yenik düşüp annesinin peşine düştüğünü.
Annesinden kalan hasreti ve sepetleri takmış koluna. Başlamış çiçek satmaya. Çiçek, çiçekleri satarken kendi adını aşıkların gezdiği caddede bağırmış hep. "çiçekçiiii, çiçekçiiii"
Her sabah annesinin mezarına uğrar mezarının başına bir gül birde iki damla göz yaşı bırakıp çiçekleri satmak için çıkarmış aşıkların gezdiği Karanfil Sokağı’na. Karanfil bir, gül iki lira. Bir kış günü çıkmış yollara.
Önce anasına uğramış bir gül bırakmış. Giderken Karanfil Sokağı na başlamış kar atıştırmaya. Gezmiş gezmiş sebetinde üç karanfil beş gül kalmış. Cebinde yirmi beş kuruş gezerken yorulmuş dizleri titremiş oturmuş bir yere. Kalabalık umursamadan yanından gelip geçerken oturan çocuğa hiç bakmamış.
Ta ki karanlık çekilipte hava aydınlanınca sepet kolundan çekilip düşmüş kaldırıma. Sabah ilk çöpçüler görmüş çiçekçi kız Çİçek’in donmuş bedenini. Ardından cenaze levazımcıları gelmiş. Çebinden yirmibeş kuruş bir de annesinin fotoğrafı çıkmış. Fotoğraftan zar zor kimliği tespit edilince annesinin yanına gömülmüş.
İşte bir varmış bir yokmuş önce annesi yok olmuş sonra çiçekçi kız Çiçek. Şimdi bir varmış hazır bir çiçekçi sepeti bir de iki mezar taşı.
"şimdi kavuşmak zamanıydı toprak ana kadar sıcaktı anasının kucağı"
Gökten sadece üç IŞIK düşmüş.Biri çiçeklerin üzerin biri o iki mezarların üzerine bir..... bilmiyorum işte... bu masal burda son bulmuş işte.....
YORUMLAR
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI
değerli yorumunuz için teşekürler sevgi ve saygıyla...
DİLEK YILDIZI
teşekkür ederim ablam benim...
Ta ki karanlık çekilipte hava aydınlanınca sepet kolundan çekilip düşmüş kaldırıma. Sabah ilk çöpçüler görmüş çiçekçi kız Çİçek’in donmuş bedenini. Ardından cenaze levazımcıları gelmiş. Çebinden yirmibeş kuruş bir de annesinin fotoğrafı çıkmış. Fotoğraftan zar zor kimliği tespit edilince annesinin yanına gömülmüş.
Sizin naif kaleminizden dökülen çok duygulu bir yazıydı.Şiirinizi de çok beğendim.Kaleminiz daim olsun.Nice paylaşımlara.
Selam sevgiler.
DİLEK YILDIZI
Harika bir yazı çok beğendim şiiriyle birlikte okudum .Her ikiside çok güzel kutlarım..
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI
güzel yorumun için teşekkürler..
ellerinden öptüm....
BENSIZI BASTAN BERI TAKIP EDIYORUM BAYAGI GELISTIRDINIZ KENDINIZI BIDE ASTINIZ NEDIYEYIM. SAYGILARIMLA....
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI
en derin saygılarımla...