ARTIK YETER
On yıllardır TBMM diyerek, Milli Egemenlik diyerek, Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir diyerek, Hileli seçimlerin de yardımıyla bu haklı avuttular. Ankara’ya gidip birilerinin direktifinde gerekli olan çalışmalar, bir de kırmızı daire dahilinde suya sabuna dokunmayan konularda ufak tefek yasal düzenlemeleri yaparak halkımızı oyaladılar.Bu artık gün yüzüne çıktı bunu his etmeyen farkına varmayan kalmadı.
Halk böyle vekili, böyle pasif Meclisi istemiyor. Halk sonuna kadar Denetleme ve Yasama yetkisinin arkasında olup meclise sahip çıkan vekil istiyor,Yüce meclisin tüm kurumların üstünde, gerektiğinde diğer kurum ve kuruluşların da fikirlerinden yararlanır, ancak son sözün millet adına kendisinde olduğu bir meclis istiyor.Vatandaş olarak cumhurbaşkanlığı seçimlerini ibretle izledik kimlerin meclise sahip çıktığını kimin de yan çizdiğini ibretle seyrettik, afalladılar, yaralandılar bir türlü eksiklerini kapatamıyorlar, halk görünenden daha fazla bu yanlış davranıştan muzdarip
“Meclisi sahipsiz bırakan kimselere vekalet yetkisi verilmez” diyor.Doğrusu vatandaşın bir kısmı iktidara muhalefet etmeye niyetlenmişti, muhalefetin meclise sahip çıkmaması iktidarın ekmeğine yağ sürdü. Kültürümüzün özünü oluşturan bir ifade de deniliyor ki “Bazı olaylar bizatihi bazıları da sonucu itibariyle hayırlıdır” umarım iktidar partisi bu fırsatı değerlendirir. ülkemiz hukuk devleti niteliğini nerdeyse kaybetti ,tabu halini almış yasalar ülkesi olmaya başladı malesef. Allah aşkına bir düşünelim 367 engeli hukukimiydi ama Devlet kurum ve kuruluşlar bütünüdür bir kargaşa oluşmasın diye meclis de vatandaş da bağrına taş bağlayarak hazmetti .çünkü bu millet kargaşa istemiyor kimse heveslenmesin baksanıza hangi oyunları tutuyor ki? Her neyse….yasalar daha iyi hukuk normunu yakalamak için meclis vasıtasıyla hazırlanan metinlerdir, daima daha iyisini yapmak millete huzur kazandırmak için meclis uğraşır durur, şimdi birileri bu içten ve samimi yazımı mercek altına alacak, acaba yasalara ters düşen bir ifade bulamaz mıyım diye….bu tür zayıf ve yetersiz insanımız oldukça ;daha çok çekeceğimiz var .bir kere özgürlüğümüz kısıtlanıyor memleketimiz için faydalı olduğuna inandığımız fikir ve kurumsal yapılanmaları arz edemiyoruz kamu oyuna
Peki çarene;
1-Milletvekilleri adayları belirlenirken şu liderler sultası kalkmalı(belki sıralamada etkileri olabilir)
2-Ülke çapındaki %10 barajı kesinlikle aşağıya çekilmeli
3-Millet vekili iş takibini aklının ucundan geçirmemeli, bizim de vekillerimizden böyle bir beklentimizin olmaması lazım gelir Çünkü “Yasama ve denetleme görevi” aksıyor
4- Vekiller Adi meselelerde vatandaşa karşı yapılan ciddi kusurlarda ve kamu maliyesine verdiği zararlarda dokunulmazlığı olmayacak belki ifade zamanı esnek tutulabilir herhangi bir ceza alsa vekalet süresi bittikten sonra cezasını çekebilir
5-Vekillerin her ayın belli günlerini seçim bölgelerinde geçirmeleri gerekir ve meclis çalışmaları hakkında vatandaşı aydınlatmaları lazım
6-Her ilde Millet vekili izleme komitesi kurulmalı ve vekillere altı ayda bir karne düzenlemeli gerekirse vekilin lehyine ada aleyhine toplantı veya gösteri dahi yapılabilmelidir
7-Halkın ısrarla istemediği vekilin bir daha vekalete namzet olmaya yeltenmemesi v.b. gelişmeler olursa bir umut doğabilir yoksa işimiz çok zor,kör düğüşle kendimizi yer bitiririz memleket de yüksek mahkemelerin içtihadına kalır.ayıp ayıp bu kadar mı beceriksiziz ki Türkiye gibi elverişli topraklarda bir zamanların dünya devi Osmanlının mirası üzerinde oturmuşuz idaremizi muhacir ve devşirmelere bırakmışız kendi özümüzle kavga ediyoruz tarihimizi 100 yılla sınırlı tuttuğumuz için toy bir devletin tay evlatları olmuşuz her seferinde birileri sırtımıza biniyor deh babam deh…YAZK…YAZIK….YAZIK…. daha ne diyeyim….(Mayıs 2007)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.