- 724 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
zaman kavramını terk ettim
Uzun yıllar oldu takvim yapraklarını saymayı bırakalı. Sensizliğimin bu kaçıncı yılı bilmiyorum. Zaman kavramını terk ettim. Fazla cümlelere süslü kelimelere gerek yok aslında. Sen ve ben biz olmayı başaramadık. Neler yaşamıştık oysaki ayrıldıktan sonra geçen senelerde. Sen ayrı şehirde ben ayrı şehirde. Yıllar sonra başarabileceğimizi sanmıştık, birbirimize âşık olabileceğimizi mi düşünmüştük, yanılmışız, senle benin asla bir olamayacağını… Kızmıyorum sana asla da nefret etmedim, kırgınım yalnızca. Beni başkalarının sözleriyle yargılamanı istemezdim. Beni benden dinlemeni isterdim. Gözlerime bakıp duymak istediklerini benden duymanı isterdim yalnızca. Neden mi? Beni benden daha iyi kimse tanıyamaz, dışa vurduklarım dışında, gördükleriyle beni benden daha iyi tanıyanlar vardır dostlarım, bana âşık olanlar en sevdiğim çiçek, renk, yemek, hayvan vs. sevmediklerimi de bilebilirler ya görmedikleri kalbimi bilebilirler mi, sence yüreğimi, neyi isteyip neleri istemediğimi bunu ben dışında kimse bilemez.
Sen bu ayrılığın biletini çoktan kestin. Neler yaşadığımı görmeden, bilmeden yalnızca işittiklerinle. Senin yaşadıklarını da ben bilmiyorum, görmedim yanında değildim. Ben kendimi senin yerine koyuyorum çoğu zaman sana hak versem de hiç bir şey kırgınlığımı önlemiyor işte. Keşkelerime yer yoktur hayatımda, seni sevdiğim için keşke sevmeseydim demedim, pişman değilim seni sevdiğim için, sana âşık olduğum için. Yalnızca kırgınım mucizelere inanır mısın? Ben inanıyorum çünkü sen benim hayatımda başlı başına bir mucizesin. Sana bir hayat borcum var, farkında olmadan, yanımda olmadan varlığınla beni yeniden hayata bağladın. Ölümle yaşam arasında kaldığım an tam vazgeçmişken bana hayat verdin. Bunu asla bilmeyeceksin, haberin olmayacak hiçbir zaman…
Sen benim yaşama sebebimsin. Korkmuyorum artık başıma gelenlerden biliyorum ki bedenin benimle olmasa bile ruhun benimle. Sözde bitti her şey, kelimelerde, cümlelerde senin hayatında ben yokum, hiç olmadım ki kim bilir. Peki, kalbinde… Sözlerin bir başkasını sevdiğini söylese de kalbin bir başkası için atacak mı bir gün, beni sevdiğin gibi sevebilecek misin, ? Bir başkasına bana âşık olduğun gibi âşık olabilecek misin? Sevdiğin yanında olacak ellerini tutup gözlerine bakacaksın peki kalbin içinde aynı şeyleri söyleyebilir misin? Yıllar sonra bile bana âşık olduğunu söyleyen sen sence kalbin başarabilecek mi tüm yaşayacaklarını, aklında, sözlerinde, davranışlarında ne olursa olsun bir başkasına bile dokunuyor olsan kalbinin acısına dayanabilecek misin?
Kalbimde ki sen bende asla kaybolmayacak, yüzünü görmediğim yıllardır, kokunu duymadığım, âşık olduğumsun hala. Benim için seni unutmak zor, hayatımda ki birçok insana rağmen yalnızca sen varsın kalbimde, karşılaşmayalım bu saatten sonra ne sen daha fazla kırıl ne de ben, daha fazla söze gerek kalmadı öyle değil mi? Her ne olursa olsun yanında olduğumu bilmeni isterdim. Ben ölmek için yattığım o yeşil masa da, tam vazgeçmişken uyanmamı isteyen sendin, savaşmam gerektiğini yanımda olacağına söz vermiştin. Beni uyandırmayı başardın da, sen benimlesin sevgilim, dediğin gibi “mesafeler engel değildir” aşka, eğer bir gün karşılaşırsak, konuşursak o gün kalbimde paramparça ol ki seni bir daha bir bütün olarak görmeyeyim, sende kalbinde beni o gün öldür. Ve bir daha asla geriye dönmeyelim