- 707 Okunma
- 4 Yorum
- 0 Beğeni
YORUMLAR
güzel bir yaklaşım..nedendir bilinmez çocukların hayal dünyalarına gerçek olmayan şeyleri büyüklerin sokmaları ve onları bu aleme sürüklemeleri...sanal alemde yetişen bu çocukluk dönemi ile çoçukların çok mutlu bir birey olarak yetiştikleri söylenir..ama onları gözlemlediğimde aksine mutsuz olan ve ihtiyaçları sürekli artan ve psikolojik yapısı bozuk olan bir nesil geliştiğinin inancı içindeyim..
.... ....ben, hiç masallarla büyümedim...gerçekleşen hadiselerle büyüdüm..peygamber efendimizin hayatı..torunları..müslümanlığın yayılması
..dedekorkut masalları anlatılırdı bizim zamanımızda..bu masallardaki abartıları bile ayırt etme ve itiraz etme yeteneğine sahiptim..aklım kabul etmiyordu bazı söylemleri..belkide araştırmacı ruha sahip olduğum içindir..tabiki her birey de algılama farklı farklıdır...mesela deli dumrulun hikayesi azrail ile konuşması safhası..bir tek peygambar efendimize göründüğü için meleklerin bir insanla konuşmasını kabul etmiyordu bu beyin..çünkü babaannem böyle söylemişti daha ben 6 yaşındayken..öncelikle annem ve babamın sözü benim için doğruydu..ve büyüklerimin..
bir anne babanın evladına öğreteceği en güzel hayatın hikayesi islam dinidir.
.öncelikle Allah sevgisi öğretilmelidir..sonra anne babaya saygı. ve ardından insanlık sevgisi..(yaşlılara karşı saygı..küçükleri sevmesi gibi.). kısaca sevgi tohumlarını o küçücük yüreğe serpilmeli..kısaca;
yazından anladığım kadarıyla benim..... masal düşlerindeki yaşanmamışlıkların yaşanan hayatlara yön vermesi konusuydu ..ve bana bu izahatı yazdırdı :))
kalemin daim olsun.. dilek yıldızı..saygılarımla..esen kal.. güzel kardeşim..