KİME NİYET KİME KISMET
GEÇMİŞTEN ANILAR
DİYARBAKIR
Uzunca gezdik dolaştık eşimin teyze oğlu ve eşi dört kişiyiz gurup bu gün serbest sabaha kadar.
Dolaştığımız yerlerde bir lokanta göreme’dik.Bu yöreye özgü yemek yiyelim diye düşünmüştük ama olmadı.
Yine otele gelip lokanta kısmına geçtik.Kimseler yok
Garson menüyü getirdi baktık ne yeriz diye.
Şöyle bir baktım yiyeceklere kebaplar var.Lahmacun’lar pek çok yiyecek
Teyze gelin ben kabak dolması yiyeceğim dedi
Eşi de söyledi.
Ben kebap istiyorum acılı olsun dedim
Eşim ben lahmacun istiyorum dedi üç tane olsun acılı.
Garson üç tanemi dedi üstüne basarak
Evet üç tane yeter herhalde
Neyse garson gitti. Oraya özgü sütle pişen buğdaymış getirdi bu bizim ikramımız diye.
Birbirimizin yüzüne baktık bu nedir diye kaşığımın ucu ile birazcık tattım sarmadı beni
Çocuklar benden yok dedim
Biz sohbet ederken yemeklerimiz geldi.
Biz yemek siparişi verirken aydın usulü diye düşünmüştük.
Bir buçuk kebap normaldi bizde.
Lahmacunlarda öyle ufak olur
Amaaaaa gelenleri görünce garsonun üç mü diye sorduğunu anladık
Bir tanesi doyuracak insan’ı.Benim kebapta öyle
Bu ne ya dedim ne bol kepçe burası ye ye bitmeyecek
Tabi ki eşim başladı ya buyurun sizde tadın bundan diyor
Bizim bir adetimiz var dışarıda yemek yemeğe gittik değişik yeriz bir birimizden de tadarız deşiklik olsun diye
Ben diyorum hadi bi tat o bana diyor yok sen de bundan ye
Nasıl yenir iki kişi doyacak çok söylemişiz
Diye hem güldük hem yedik doyasıya iki lahmacun kaldı yine
Paket yaptıralım acıkınca yeriz dedik.
Garsona rica ettik paket olsun diye
Hesap istedi eşim
Gelen hesabı görünce şaşırdım baktım bu bir kişinin hesabımı demeden edemedim
O yörenin şivesi ile yoh hepisi deyince tabi bizde şaşkınlık anlatılmaz onca yedik birde paket yaptırdım o günün parası ile aydında bir kişinin parasıydı yetmezdi bile.
Akşam yemeği yine oteldendi kahvaltıda öyle bizim lahmacunlar kaldı ne yapalım hava sıcak ve otobüste kokacak birde çöpe atmaya kıyamadım yola koyulduk.
İçimden dualar ettim mola vereceğimiz yerde bir hayvan olsa kedi köpek onlara versem diye
Bir müddet gittik ten sonra bir yerde mola verdik çok güzel bir yerdi tahtadan yapılmış küçük dağ evleri ile tatil beldesiydi herkes indi ben önce gezdiğimiz yerleri yazıyor unutmamak adına not alıyordum
Herkes inmişti inmesem de olurdu da birden köpekleri gördüm.
Nasıl indim elimde poşet köpekleri çağırıyorum sanki hazine bulmuş gibi
Hemen açtım köpeklere yakın bir yere koydum hadi bakalım ziyafet var size diye
E kime niyet kime kısmet kimse kimsenin rızkını yemiyor
Lahmacunların nasibi neredeymiş meğer
AYŞE KARAN
YORUMLAR
yazılarınızı beğenerek okuyorum,siz bilmiyorsunuz ama;ben sizin okur kardeşinizim sevgiler sunuyorum.
AYSE 09
Evet yine güzel bir anlatım...Ama iştahlarımızı kabarttı o başka:))Yok bazı yörelere has tatlar ve ucuz hesaplar hala daha var hatta adetleri diyebilirim.Yemeklerin yanında verdikleri yöreye has garnütürleri ve hemen arabanızın yıkanıp temizlenmesi gibi...Mesela aydın'a geldiğimde mutlaka pidesinden yerim...Alaşehirin ki daha başka ve büyük olur yanında sülahiyle ayranı ,üstünte topuyla tereyağı,bol yeşilliği neyse aıktım ben galiba şimdiden:))
AYSE 09
evet her yörenin kendine özgü ikramı var ve yurdumun her yeri çok güzel
saygımlasınız
AYSE 09
sevgimlesinnnn
yani Allah gözümüzü doyursun!diyorsun demi ablam.Porsiyonlar ile memlekete ve lokantaya göre degisiyormus bizde ögrendik ablam.Antalyaya gittik ve baliklariyla meshur bir yere gittik.Sulu selli bir yerdi ismini unuttum:)neyse giderken herifin biri önümüzü kesdi ve;abi bizde baliklar ucuz ve lezzetli,dönüsde bizde yiyin indirimde yapariz ,dedi.Bizde canim baliklara mudar diyerek gezdigimiz yerde yalanarak gezdik.Dönüsde oraya ugradik ve ismarladik baliklerimizi.Ortam cok güzeldi.Otantikdi ve cocuklarinda hosuna gitmisdi.Neyse geldi bizim derya koyunu baliklarimiz:) baliklar geldi gelmesinede anam bizim baliklar 60 derecede yikanmis olsa gerekdi heralde kücücükdü.Yaninda hic kizarmamis patetes vede salata vardi.Baliga catallai bi daldik aclikdan gözümüz dönmüs gibi.Agzimiza almamizla tükürmemiz bir oldu.Koku vardi ve cigdi.Patetes patatesden baska herseye benziyordu.Senin araya arya zor buldugun köpekler bizim sofranin etrafinda ecikde bana ver diye geziyordu:) aldik aldik yedirdik köepekleri..Garson geldi surati essekden düsmüs karpuz gibi oldu.Abi napiyonuz ya? o kadarmi kötüde köpege veriyonuuz.Sansür dediki; yoo cok fazla geldide ziyan olmasin diye köpeklere ikram ediyorduk:) yü hehehhe ..O dur budur kimseye inanmadik.O gün ac kaldik ve agzimizi belledik..güzel ve ders verici öksüz doyuran bir aniydi ablacim..yüregine saglik..öpdüm sevgi ve hürmetle kocaman.
AYSE 09
bizde bozca adada balıkları pulları ile yedik dersem gülme olurmu birde o kadarda para verdik
sağ ol canım sağ olasın sevgimlesin bilesin
Uzun zaman olmuş sanarım, geçmişten anılar dediğinize göre. şimdi olsa aynı nezaketi gösterirler mi ki? Yine cüzzi miktarda hesap gelir mi ki? Doğuya dair değer yargılarım gel gitler yaşıyor,,, belki de ben yanılıyorum. Güvensizlik durumuyla karşı karşıyayım bu açıdan. kimin dost, kimin düşman olduğu belli değil,. Yıllar önce durumlar değişikti. Şimde daha değişik. Lokantaya gitsek orda yemeğin içine zehir mi koyarlar ki,bilmiyorum orada bir düşmanlık var türklere karşı sanki, ya da bana öyle geliyor, gündüz bizden gece o malum örgütten ya halkın bazıları,, güvensizlik bundan. Umarım ben yanılırım.
AYSE 09
şimdikini bende bilemem on iki günlük güneydoğu turuydu ve çok güzel geeçmişti ne törör vardı durulmuş bir zamanıydı çok kısa sürmüştü o zaman şimdi öyle gidilip gezi olurmu bilemem ki bia o geziye gitmeden çok önce oğlum o taraflarda askerlik yaptı siirtte dediğiniz gibi anam gündüz kahvede beraber çay içiyoruz gece dağa çıkıp bize ateş açıyorlar derdi ine aynı durum
saygılarımlasınız herdaim
Annem sen lahmacun kebab diyince benim aklım gitti. :-) sen anlatınca hep gittiğim yerlere götürüyorsun insanları. Niyet ve kısmet ötesi hayatta yok bence vede öylede...
annem ellerine sağlık...
ellerinden öptüm....
AYSE 09
oğul da
kimse limsenin rızkını yemiyor bu çok doğru
saygımla
Ayşe Hanım Kardeşim.
Kimse kimsenin rızkını yiyemez sözünün çok güzel bir örneği. Gören göz, işiten kulak, hisseden kalp olduğutakdirde Yüce Yaratan'ın her şeyi bir sebebe bağladığını görebiliyorsunuz.
Geçenlerde Kadıköy'e inmiş ve Balıkçılar sokağının başındaki büfe önünde oturmuş tavuk döner yerken bir sokak çocuğu gördüm. Eline 1 lira versem düğün bayram edecekti. Genelde de öyle yapardım. Ama o gün o çocuğun da rızkı vardı Tavuk dönerden yana. Bir tane de ona söyledim. Çocukcağız belki de ilk kez masada oturup yemek yeme sevincini yaşadı. Her zaman para verip yolladığım bu gibi bir insana niçin yemek ısmarlamışrım?
Ismarlayan değil ısmarlatana bakmak lazım.
Selam ve saygılar.
AYSE 09
çok teşekkür ederim sağ olun
saygımlasınız herdaim
Doğunun ikramı da gönül zenginliği de bir başkadır malatyada görev yaptığım dört yıl boyunca doya doya nasiplendik o yörenin kebap ve yemeklerinden. Belki biraz tuhaf gelecek ama, güleryüzde orda insanlıkta ablacığım. Güzel bir paylaşımdı, zevkle okudum. Selam ve saygılarımla...
AYSE 09
saygımlasınız herdaim
çok teşekkürler