26 Ocak 2012 Perşembe, 00:59 tarihinde Talip Kazgı tarafından eklendi

Su hayat demektir,hayat ise su demektir.Su demek,deniz demek,deniz demek,buhar demek,buhar demek,bulut demek,bulut demek,yağmur demek,yağmur demek ise yine su demektir.Dolayısıyla neresinden bakarsanız bakın susuz bir hayat olmayacağı gibi,hayatta susuz olamayacaktır.



Suyun geçtiği yerlerde yeşillikler biter,çiçekler biter,kuşlar,böcekler,insanlar susuzluklarını giderirler.Su On binlerce ilahi rızıktan sadece bir tanesidir ve en önemlilerindendir.Yeryüzünde çoğunluğu tuzlu sular oluşturur.Balık çeşitleri,taşımacılık,balıkçılık,denizcilik bu tuzlu suların suların kaynağı olan deniz ve okyanus vasıtalarıyla olur.İlginçtir tuzlu sularda yakaladığımız bir balığı doğal olarak pişirdiğmizde hiç te tuzlu oladıklarını görürüz.Bu ilahi bir hikmettir.Tuzlu suların hikmetleri olduğu gibi elbette tatlı su kaynaklarının da faydaları vardır.Bir bitki,meyva ağacı,hayvan veya insan tuzlu sudan beslenirlerse hayatları mahvolur.Su içtikleri halde sususzluktan kavrulurlar.Bu tür canlıların su ihtiyacı için ise tatlı su kaynaklarına,yağmur bulutlarına ihtyaç vardır.İşin bir diğer ilginç yanı ise çoğunluğu oluşturan tuzlu sulardan yükselen buharlardan oluşan bulutlardan saf ve tertemiz istifade edeceğimiz tuzdan arındırılmış su elde ederiz.Hem de hiç bir fabrikaya ihitiyaç duymaksızın?Okuyup araştırmanız niyyetiyle bir diğer ilginç konuyu daha dikkatlerinize sunmak istiyorum.Yeryüzünde ki yıllık yükselen buhar oranıyla yeryüzüne düşen yağmur oranının birbirine eşit olduğu,ne eksik ne fazla olduğu gerçeğidir.Bu da üzerinde düşünülmesi gereken ayrı bir konudur diye düşünüyorum.



Tatlı sular her ne kadar çok gibi görünüyor olsa da israfa mahal verilmeyecek da,dengeli kullanmak zorunda olduğumuz ilahi bir içecektir.Dinimiz israfın her türlüsünü yasakladığı gibi,tatlı su israfını da yasaklamıştır.

"Dünya da kişi başına harcanan su miktarı 1300 litre iken,Türkiye de bu miktarın 1600 litreye,hatta 2300 litreye kadar ulaştığı belirtiliyor.2030 lu yıllarda Türkiye nüfusunun 100 milyona ulaşacağı tahmin ediliyor.Kişi başına düşecek su miktarının da 1100 litreye kadar düşeceği hesaplanıyor.2050 yılından sonra ise bu miktarın daha da düşeceği belirtiliyor.

Her sifon çekişte 10 litre su,günboyu damlayan çeşmeden 4 litre su,bir dolu banyo küveti için 70 litre su,her i bir insan ise günlük olarak 25 litre su harcamaktadır.

Hollanda Twente Üniversitesi "Su mühendisliği ve yönetimi" bölümünden Prof.Arjen Y.Hoekstra nın su üzerine yaptığı araştırmalar ilginç sonuçlar vermektedir.Mesala sadece bir kot pantolon üretimi için10.8 ton su,bir bardak kahve içmek için,kahve üretimi boyunca kullanılan su da dahil olmak üzere140 litre (70 bardak),aynı şekilde bir dlim ekmek için 40 litre,1 Kg. şeker için 1500 litre suya ihtiyaç duyulmaktadır.Bu tür katma değerli su kullanımlarına "su da ayak izi" adı verilmektedir.(Kaynak :Sabah Gzt.Eko Market-Yasemin Salih-22 Ocak 2012 syf.6)"



Şimdi bütün bunları göz önüne alınca;tuvalete girer girmez suyu sonuna kadar açanları,traş olma boyunca,ya da diş fırçalama boyunca çeşmeyi hiç kapatmadan şarıl şarıl su akıtanları,tuvaletten çıkarken sifonları açık bırakanları,iki üç domates,biber yetiştireceğim diye tonlarca suları tarlalarında boşa akıtanları görünce çok üzülüyorum.Evde iki çeşmesi damlayan bir kişinin aylık olarak ortlama sadece 250 litre su israf ettiğini düşünecek olursak gerisini varın siz düşünün.Çoğu arkadaşımı özellikle trşa olurken ikaz ediyorum.ihtiyaç duydukça aç çeşmeyi diyorum.Banyolarda gereğinden fazla durmak,sırf fantazi olsun diye küvetleri her banyoda doldur boşalt yapmak israfın ta kendisidir.Su sürekli kullanmak zorunda olduğumuz bir sıvı olduğundan kullanımına azami derecede dikkat etmemiz gerekir.Arkadaşıma bakıyorum,sabah yüzünü yıkayacak çeşmeyi en sonuna kadar açıp yüzüne bir iki şaplak su serpip çeşmeyi geri kapatıyor.Sanki az kısık açsa yüzü pislik içinde kalacak arkadaşın.



Kışın ortasında bile susuzluk çekilen ortamda yazı düşünmek bile istemiyorum.Hadi üç gün susuz kalsan bulaşık yıkamadın,çamaşır yıkamadın diyelim onlar ayrı bir dert olduğu gibi taharetsiz,terli ve pislik içinde bir yaşantı nasıl tahammül edilmez olur bir düşünün.Somali de susuzluktan yaşananaları ekranlardan hep gördük.Millet çamurlu suyu içmeyi bile nimet sayarken biz tertemiz sularımızı boşa akıtmakla meşgulüz.Çok yazık ve çok günah.



Su arınmadır,insanın kalbini nasıl iman arındırır ise bedenini de su arındırır.Temizlenmek mutluluktur.Unutmayalım ki "Temizlik,imanın yarısıdır."

Sizleri,ailelerinizi,yakın çevre ve dostlarınızı daha bilinçli su kullanımına davet ediyorum.İsrafın azı da çoğu da haramdır.İsrafsız su kullanımı dileği ile nice bol sulu günlere...(Talipname’den)









SUYU İSRAF ETMEYELİM....