Hayat tramvay gibidir... tam yer bulmuş, oturacakken bir de bakmışsın son durağa gelmişsin. camillo sbarbaro
Mavilikler
Mavilikler

Eksi Dört Derece

Yorum

Eksi Dört Derece

1

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

879

Okunma

Eksi Dört Derece

Eksi Dört Derece

Kağıt mendil sevmezdi hiç. O mendiller ona üşüyen çocukları hatırlatırdı çünkü. Tıpkı şu az ilerisindeki çocuk gibi… Ama kullanmak zorundaydı yine de. Bez mendile göre çok daha kullanışlıydı bir kere. Bu yüzden içindeki tüm isyan eden sesleri duymazdan gelerek kararlı adımlarla yaklaştı o şirin oğlana. İşini çok iyi bilen birinin ustalığıyla onu bir saniye bile bekletmedi küçük adam ve hemen uzattı mendil paketlerini önüne. Parasını verip üç paketi diğerlerinin arasından sıyırdıktan sonra tam arkasını dönüp gidecekti ki kalakaldı yerinde… Nedense tam o an bir şeyi çok merak etmişti çünkü. Onun bakışlarını… Nasıl bir anlamı hapsediyorlardı içlerinde? Görülmeyeceğini bilmenin pervasızlığıyla, gölgeler arasına saklamadan… Kimse merak etmezdi çünkü mendil satan bir çocuk ne düşünür, ne hisseder? Hatta ne yemiştir kahvaltıda? Midesini doldurmaya yetmiş midir onu bu karda kışta sokaklara sürükleyen o evin, boş tarafı dolusundan çok daha fazla yer kaplayan tabaklarla dolu o sofrası?


Ama o merak ediyordu işte! Ne diyordu şimdi bu çocuk içinden? Belki de bir küfür savuruyordu kendisi aracılığıyla dünyaya… “Züppe karı…” falan türünden. Eğer sesli söyleseydi bu kelimeleri, zerre kızmazdı ona. Gerçek muhatabın kendisi olmadığını bilir, babasının sarhoşken ettiklerinden bir iki küfür de o gönderirdi oraya.


Tuhaftı ama tam da bir çocuk gibi bakıyordu. Bir elindeki paketlere baktı, bir gözlerine… Uymayan bir şey vardı bu görüntüde. Elleri çıplaktı ama eldivenlerini giymiş bir çocuğunki gibi ısınmıştı bakışları. Soğuktan saklayabilmişti demek ki içini. O sıcak bölgede bir çift daha vardı sanki ellerinden. Onlar orada ısınıp durdukça, burada dışarının şartlarına karşı mücadele veren diğer ikisi de ısınıyordu bir parça sanki. Öyle bakıyordu işte!


Karakola götürmeyi düşündü. Başka bir yer gelmiyordu aklına. Bu soğukta, yüzüne kar serpiştirirken, hiçbir düşünce soğuğu aşıp ondan bağımsız varlık bulamıyordu ki zihninde! Üşümek ve ısınmak kavramları, bir yerinden ilişiveriyordu en alakasız görünen şeylere. Mesela bu çocuğu buradan alıp bir yerlere götürmeyi düşünürken ilk aklına gelen, onu bu kardan kaçırmak, sıcağa götürmek olmuştu. Oysa bahar olsaydı ve az ötedeki ağaç yaprağa boğulup iğde kokularıyla sarhoş etseydi yine, çok daha başka görürdü her şeyi. Belki de bir köşeye çeker, elindeki tüm mendilleri satın alıp küçük adam olmaktan kurtarırdı onu. Bol bol boş vakit sunardı ona. O özgür zamanın bir parçasını da kendisine ayırmasını rica eder, ona nasıl yardım edebileceğinin izlerini sürerdi sözlerinde ve yüzünde.


Ama o soğukta ancak kısa vadeli çözümler gelebiliyordu aklına… Ve karakol seçeneği ona çok da aydınlık bir tablo sunmuyordu maalesef. Bu yüzden hikayesini dinleyemeden yanından ayrılmak zorunda kaldı. Ama kalan paketlerin hepsini de yanında götürerek… Ona birsürü boş saat hediye etmişti. Çocuk olacağı yüzlerce saniye… Oyunlar oynayıp koşamayacağı kadar soğuk bu yerde… Eksi dört derecede… Kaderin değiştirilemezliği kuralının en çok yoksulların dünyasında hüküm sürdüğünü bir kez daha gözler önüne sererek…

Paylaş:
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Eksi dört derece Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Eksi dört derece yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Eksi Dört Derece yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
7TEPE
7TEPE, @7tepe
27.1.2012 15:38:53
:( ve bu görüntü İstanbul'un her yerinde...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.