Ayrılık...
Belki de yan yanayken, sen onu, o seni ölümüne severken, ayrılığın kaçınılmaz olduğunu anladığında başlıyor işin en acı yanı…Birbirinizi çok seviyorsunuz ancak ayrılmak zorunda olduğunuzu da biliyorsunuz.“Ama neden?” sorusunu, içini zehir zemberek ‘çünkü’lerle dolduruyorsunuz.Bu katlanılması en acı ayrılık sahnelerinin nasıl bir yürek yangını olduğunu ancak bu ateşe düşmüş olanlar biliyor, bilmeyene anlatmak da insana o denli ölüm geliyor.
Hâlâ onu deli gibi sevdiğini ve onsuz bir hayatın nasıl anlamsız bir hal alacağını bile bile yaşamak ise, asılacağı günü hücresinde bekleyen adamın “santim santim” ölümü içmesine benziyor.Aslında “acı da olsa” gitse gidişine, ölse ölümüne alışır insan. Ama severken “ayrılmak zorunda olmak” bir ömür oksijen tüpü ile yaşamak gibi bir şey ki; sadece adı yaşamaktır bunun, gerisi talan…Ne zaman biri bu mevzuda ‘olmazı’ konuşacak olsa, diğeri “sus ağzından yel alsın” diyerek kapatır ağzını ya, oysa kapatan da bilir bu sayfanın zaten kapandığını, kapatılan da…
Olmaza sevdalanmak ne acı !!!Bu ayrılığın enkazı diğerlerine benzemez, çünkü kızamazsın gitti diye, ardından kahırlı iki söz edemezsin, yüzüstü bıraktı diye.Hakeza burada giden yok, terk eden yok, iki mahzun, iki mağdur aynı atan iki kalp var sadece.Dinlediğin her şarkı, okuduğun her kitap, izlediğin her film, bu kadar mı dağlar insanı?Yemeden içmeden kesilir, üstelik çevresindeki herkes ve her şey anlamsız gelir. Ya onu konuşmalıdır yanındakiler, ona dair bir şeyler. Ya da kimse konuşmamalıdır. Çünkü onun haricinde konuşulacak her söz laf-ı güzaftır.
Zaten gülmeyi unutmuş dudaklara artık tebessüm bile çok gelir.Ayrılık sünepe bir kedi gibi dolanır ayaklarına; kızsan ötelesen bile, sen dursan durur, sen yürüsen yürür.Ayrılık, merhamet duygusunu arttırır insanda; önüne çıkan her dilenciye bir şeyler verdirir. Hele “Allah sevdiğine kavuştursun” diyene, tam iki misli.Ayrılık gözünü yaşlı tutar insanın, her söze, her şeye ağlayası gelir.Ayrılık, büyütür insanı, olgunlaştırır; içine döndürür, keşfettirir kendi içinde gizlenmiş olanı…Nihayetinde ayrılık yaman kelime, hem de çok yaman.Şairin dediği gibi;“Bir dosttan da bir düşmandan da ayrılsan Nedense bir tuhaf oluyor insan”Yine de severken ayrılmak zorunda kalanlara en iyi ilaç “zaman”.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.