MUGALÂTA(*) VE DAMAGOJİ(*)
Biri Arapça, diğeri Frenkçe (haydi Yunanca diyelim) kökenli bu iki sözcük anlamları farklı olmakla birlikte, çoğunlukla aynı amaca yönelik işlevleri yüklenirler. O işlev de “saçmanın tevili”dir. İnsanlar mugalâta ve demagojiye başvurdukları andan itibaren asıl tartışma konusu unutulup, bambaşka mecralara sapılmış olunur.
"Mugalâta ve Demagoji" aslında bir oyundur. Bu oyunu da çoğunlukla "siyasetçiler" oynar.
Çünkü genellikle siyasetçiler, dağarcıklarında hiçbir bilgi birikimi olmadan, yaptıkları yanlışları, ya da yersiz söylemleri savunmaya kalkarlar.
Bu oyuna, bazı "kelli fell" diyeceğimiz kişilerin açık otutumlarda ya da grup söyleşlilerde başvurduklarına sıkça tanık olmuşuzdur.
Mugalâta ve demagoji yaoanlara hoşgörüyle yaklaşmayalım, yanlışlarını yüzlerine vuralım. Bu şekilde hem konuşmacıları daha özenli konuşma ypmaya yönlendirmiş, hem de onları dinleyenleri yanlış bilgiler edinmeye karşı koruımuş ve kollamış oluruz.
Teoman SİPAHER
(*) Mugalâta: Arapça yanlış anlamına gelen "galat" kökünden türetilmiş Osmanlıca bir sözcüktür. Gerçekle ilgisi olmayan, çoğu kez hayal mahsulu bilgilerle dinleyenlerin aklını bulandırmak için başvurulan bir yoldur.
(*) Demagoji: Eski Yunanca’dan günümüze dek gelmiş bir konuşma metodur. Akılcı (rasyonel) nedenler göstermeksizin, dinleyenlerin duygularını ve heyecanlarını kullanarak önyargılı kanıların oluşmasını sağlar.