- 2657 Okunma
- 15 Yorum
- 0 Beğeni
BİR PAZAR GÜNÜ GÖKSU DERESİ....
Şehrin orta yerinde kargaşadan uzak, dinginliği zaman zaman insanı ürküten, düşlerinizi huzurla dans ettiren ve sadece kendini düşündüren bir yer Göksu Deresi, büyüsüne pervasızca kapıldığınız...Denize içini döken bir dere, gülümseyen bir güneş ve sessizlik…
Asırlık çınarları, kış ortasında yemyeşil çam ağaçlarıyla sizi İstanbul’un kalabalığından söküp alan, garip, sessiz ve mistik havası olan bir yer Göksu Deresi’nin kenarı…
Yaklaşık 15 yıldır hiç şaşmadan gittiğim tek bir cafe var orada…
Hüseyin Bey Cafe…
Derenin üzerine çıkıntısı olan, gacır gucur ahşap bir zeminde yine ahşap masalar ve koltuklar dereye nazır dizilmiş özenle…
Ekoseli rengarenk yün battaniyeler üşümeyin diye hazır ve nazır bekliyorlar koltuğunuzun yanında…
Masa örtüleri de ekoseli, öyle şirin bir havası var ki, bütün gününüzü sevdiğiniz bir dostunuzla, ailenizle veya kimle isterseniz geçirebilirsiniz burada…
Birde cafenin yamacına demirlenmiş Amasra adlı tekne...
Alıp kaçasınız geliyor tekneyi, açılıp boğaza avaz avaz bağırıp bağırıp dönmek geri bıraktığınız hayata...
Elinizden tutuyor gibi hayat Göksu’da…
Sundurmadan sarkan zincirli saksılarda nazende menekşeler, bulunduğunuz yerin gerçek olmadığını arada bir düşündürse de, derin bir nefesle doğruluyorsunuz gerçekliğini…
Kış olmasına rağmen arka bahçe hep özenlidir burada…
Ve biliyor musunuz, cafenin arkasında inanılmaz güzel yine ahşap bir bina var orası da Hüseyin Bey Hotel…Konaklamayı bu gittiğimde gördüm, daha evvel yoktu ama işletmecinin hep bu tarz düşünceleri vardı biliyorum…
Öyle güzel olmuş ki, “birgün hususi gelip kalmalı” dedim içimden…
Çalışanlar sımsıcak tıpkı mekan gibi…
Burada sizi rahatsız edecek tek şey, o da belki ,sevmiyorsanız eğer kediler olabilir…
Öyle çok kedi var ki, her biri masanızın yanında biblo gibi duruyorlar…
Ama zararsız ve çok uslular söylemezsem haksızlık olur kediciklere…
Gelelim bu güzel cafenin bakır sahanda üzerine kırmızı biberler serpilmiş ve kaşar rendelenmiş harika menemenine…
Taptaze sütlü çıtır ekmek ve gerçek Karadeniz çayıyla bu Pazar yaptığım kahvaltının güzelliğini anlatmam biraz zor !
Hatta imkansız !
Öyle güzel şeylere şahit oldum ve içim kıpır kıpır oldu ki, garip bir telaşla defalarca masamda çayımı menemenimi bırakıp kalktım fotoğraf çekmek için masadan…Kırmızı yanaklarıyla anaçlığı ellerinden gözlerinden okunan mutfaktaki o teyze geldi ve “benim mor menekşelerimi de çek” dedi…
Menemeni yerken yüksek sesle herkesin duymasına aldırış etmeden teşekkür etmiştim gözlerimin içi gülerek, biliyorum ondan kaynadı kanı bana…
Hatta ilacımı çıkardığımı görünce çantamdan, elinde bir bardak suyla geliverdi “geçmiş olsun” diye…
“Geçer inşallah teyzeciğim” dedim o kadar…
Göksu Deresi
15.01.2012
SNKY
Fotoğraf: SNKY
YORUMLAR
ne zaman buluşuyoruz orada...
yahu benim en sevdiğim mekan perim....
muhteşemdi
öptüm yüreğinden sevgimle...
(( Seçil Nimet ))
Çok severim orayı ne zaman istersen ama şu kıymalı börek sözünden sonraaaaaa...
Öpüyorum...
Beğendiğine sevindim...
Yazılarındaki duruluğu ve samimiyeti çok seviyorum. Su gibi gidiyor okurken ve ne anlatmak istiyorsan aynen ulaşıyor.
Fotoğraf da ne güzel karşılıyor yazının başında :)
Orayı istiyorum şenparem, biliyorsun :)
Çok çok çok çok ......... sevgimle.
(( Seçil Nimet ))
BEnde sevdim bu yazıyı ve yaşadım ya birde ondan belki ve fotoğrafı heyecanla çektim...
Teşekkürler...
Sen kurgunun soyut sıcaklığında değil gerçeğin somut soluğunda kocaman dağ masalları büyütebilecek bir kalemsin...
Gözlem yeteneğin ve Hayyam sayesinde neler paylaşacaksın bizlerle daha büyük bir merakla bekliyorum...
Ruhundaki gezgin perinin sesini hep dinle nesirde seni yolculuklar götürecek bize de keyifli okuyuşlar doğacak...
Sevgimle...
(( Seçil Nimet ))
Gezgin Peri'nin Dağ Masalları...
Aaaa ne güzel oldu Mehtaaap...
Yalnız biraz daha fazla gezmem gerekiyor...
Sağol Mehtap can, sevgimle...
Mehtap ALTAN
Sen bu gezileri bir seri yap inan çok iyi olacak ...
Sıkı bir nesir serisi olacak yazıyorum buraya....
Böyle bir hoşluğu paylaştığınız için teşekkürler. İçim açıldı ve yaşadım adeta.
Kutlarım, selam ile
(( Seçil Nimet ))
O vakit yazım amacına ulaşmış demektir...
Sevgimle...
(( Seçil Nimet ))
Amacım okuyan herkesin orda olduğunu hissetmesiydi...
Teşekkürler...
şimdi sizi kıskandım işte..
benim içinde her gidişinde keyfini çıkarın olurmu?..
sevgilerimle..
sımsıcacık anlatmınıza...
(( Seçil Nimet ))
Tamam hep gidicem, söz..
Teşekkürler,, sevgimle...
Bir de şarkı gelse şöyle inceden inceden.
Gidelim Göksu'ya bir âlem-i âb eyleyelim
O kadehkâr güzeli yâr olarak peyleyelim
Bize bu taliimiz olmadı yâr neyleyelim
O kadehkâr güzeli yâr olarak peyleyelim
Beste: Hristo Efendi
Makam: Kürdilihicazkar
Doyulur mu Göksu Deresinin tadına.
Gitmiş ve görmüş gibi oldum. Çok teşekkürler. Hoş o kadar da uzağımda değil zaten...
Selam ve sevgilerimle.
(( Seçil Nimet ))
O vakit hocam bi kolaçan etmeli dereyi...
Teşekkürler güftenize... :)
sami biberoğulları
en dereye dereye da
al dereden taşları
geçti bizden sevdaluk
al cebumden saçları
Diyorsun...öyle olsun ne de olsa ana tarafundan Sürmene'liyuk daaaa.
Güzel gözlüm, biz sizin kadar şanslı değiliz.Avrupa yakası biraz daha kalabalık, ben bir iki yıldır Göksü'ya gidemedim, arabamız olmayınca eşim de hafta içi yoğun çalışıyor.
Ben vapurla ve tren otobüsle gidip çabuk dönebileceğim yerlere, güzel havalarda gidiyorum.
Fethi paşa korusu, bizim tarafta Yıldız parkı, Emirgân en rahat ulaştıklarım.
Anlatımın öyle hoşuma gitti ki , ya resmin çok net ve doğal .
Tebrikler ve teşekkürler bu içten anlatıma, selam ve sevgiler.
(( Seçil Nimet ))
Teşekkürler...
Fotoğrafı kendim çektim...
Ve öyle severek çektim ki anlatamam...
Dünden bir hatıra kalsın istedim...
YAzıya gelince sadece içimden geldiği gibi anlatmaya çalıştım yaşadığım bir kaç saati...
Çok teşekkür ederim ama Yıldız PArkında Malta Köşkünde yediğim yemekler de bir başkaydı çok şanslısınız bence...
Sevgiler...
Bütün bu yazdıklarınız benim İstanbullu arkadaşlarıma bitmek bilmez gezme taleplerim olarak geri dönecek. Arabaları da yok nasıl götürecekler beni oralara, götürmezlerse ben nasıl gönül koyacağım, "bir götürmediniz" diye dirlik vermeyeceğim, bunları da düşündünüz mü acaba? Hele haftasonunu AVM'de aynı sıkıcı vitrinlere ellinci kere bakarak geçirmiş, kar mağduru bir başkentli olarak kıskanabileceğimi hesaba katmadınız mı hiç? :)
Ama öte yandan "bir otobüs biletine bakar" diyorum, nasılsa pasaport yok vize yok benim vatanım elimin altında. Menemen yemesem de olur. Manzara kafi anladığım kadarıyla.Bize de görüp birşeyler yazmak kısmet olur inşaallah.
İstanbul güzel, anlatım güzel, cümleler güzel. Paylaştığınız için çok teşekkürler. Selamlar.
(( Seçil Nimet ))
Mutlu oldum bu güzel yoruma...
Harikasınız...
Üsküdardan Beykoz otobüsüne binin ve Göksu Deresinin üzerindeki minik köprüde inin orda H<Bey Cafe...
GErçekten ilk geldiğinizde uğramalısınız...
Teşekkürler...
cizgilikagit
Mükemmel...Hem tasvir, hem anlatılanlar...Seni okudukça- hep dediğim gibi- kendimi kucaklayasım geliyor. Cevheri kendini gizlemesine rağmen keşfettiği ve ona gönülden inandığı için.
Sevgiler.
(( Seçil Nimet ))
Teşekkürler Aynur...
Kendimde şunu tespit ettim; ben kurgu yazmayı sevmiyorum sanırım ama yakınlarda denemeyi düşünüyorum...
Yaşananları yazmak daha zevkli gibi zorlamadan, yaşadığın gibi, içinden geldiği gibi...
Umarım fazla ara vermem zira yazmak çok zevkli ama bunu ancak yazıp defalarca okuyunca hatırlıyorum...:)
İçim açıldı okurken, ablacığıma özlemim arttı.
Ablam Merterde oturuyor, orada da bir kafe var böyle o da bir derenin üst tarafında ama ne derenin ne de kafenin adını biliyorum.
İstanbula her gidişimde hep beraber o kafeye çay içmeye gideriz akşamları, yapay bir şelâlesi var, ondan gelen su sesi ve serin esinti yaz sıcağında ilaç gibi gelir, saat ilerleyip hava serinleyince orada da battaniye verirler.
Oradaydım sanki yazını okurken.
Kutlarım Seçil kardeşim.
Selam ve sevgimle.
(( Seçil Nimet ))
Gelişine teşekkürler Mustafa abi...
İçimiz açılsın azıcıkta napalım... :)
Dün oradaydım ve çok güzeldi inan... :)
o kadar güzel anlatmışsınız ki,
bir an gök su olsa, deresi böyle olur dedim Ankara'nın taşına bakarken...
bu zevki tadan siz, bizim gözlerimizin yaşına bakmayın..
kıskanmadık... kıskanmadık... :))
sevgiyle kalın,
(( Seçil Nimet ))
Sayın üye, lütfen konseptinizi değiştirerek yorum yapınız...
Doiiiinnng, doiiiiiing diye ses gelmiyor mu size?
Şaka bi yana...
Teşekkürler, İstanbulun güzel bir cilvesi işte Göksu...
Sevgiler...
Alsancak Kenan
N e kadar güzel olduğu
K ahvaltınızı
Y aptığınız Göksu'nun...
:))
lacivertiğnedenlik
(( Seçil Nimet ))
Okkaaaaaay okay o zaman Aysuuuu... :)
(( Seçil Nimet ))
Aman be uşam yaaaaaaa...
Haçan bilsem ki gelecenu, pi telefon edeydum ne bilem yaaaaaaaaaa?
lacivertiğnedenlik
Gelmiştim oraya ben,
Duygulandım çok...
Yazınız çok duygulu ve güzeldi..
Tebriklerimle,
(( Seçil Nimet ))
Emin olun ben de orda en az sizin kadar duygulanmıştım...
Teşekkürler... :)