- 1730 Okunma
- 18 Yorum
- 0 Beğeni
Özledim!
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Hafızamda zamanda yolculuk yapmaya başladığımda, hayatımızda ne çok şeylerin değiştiğini, gelişen teknolojiyle neleri bitirip tükettiğimizi anımsadım.
Yanlış anlaşılmasın, teknolojiden şikâyetim yok, sadece her zaman olur ya, geçmişe özlem, öyle bir şey işte!
İstanbul’da yaşayanlar bilir eski halini!
Trafik sorunu şimdiki gibi kangren olmamış, cadde ve sokaklar tertemiz, Fatih’ten Bozdoğan kemerlerinin altından Unkapanı’na, Karaköy üzerinden Sarıyer tarafına yöneliyorum.
Eminönü’nde alt üst geçitler yok. Kabataş’tan geçip, Sarıyer’e uzanmak isterseniz, manzaraya doyulmuyor. Ara sıra trafik sıkışsa da Kocataş’a bir saatte varıyoruz.
Malum polikarbon şişelerde aldığımız içme suları henüz keşfedilmemiş. İçme suyu bidonları sıraya konur, herkes bidonunu doldurur, dönüş yolunda, deniz kenarında temiz havada yanımızda götürdüklerimizi çoluk çocuk neşe içinde yerdik.
Kimi zaman da boğaza gitmek zor gelir, Akaretlerdeki Hamidiye suyundan alalım derdi annem.
Azapkapı’da tersanenin aktif olarak çalıştığı yıllar, okula her gün giderken gemilerin yapılışını izleyerek geçerdi yolum.
Kuledibi’nde olan okulumdan çıkışta, Karaköy’de şimdiki Turyol vapur iskelesinin olduğu yerden kalkardı Fatih dolmuşları.
Eski Desoto’lar, Chevrolet’lerden oluşan Amerikan arabalarının revaçta olduğu günler.
O zaman da herkes zengin değildi, geçim sıkıntısı mutlaka vardı. Çocuk olsak da birçok şeyi kıyaslama imkânı buluyorum. Yüzler şimdi olduğu kadar asık, insanlar bu kadar sabırsız, anlayışsız değildi.
Hitaplar her zaman saygı ve sevgi içinde, karşılıklı anlayışla sürer giderdi.
Güzel Türkçemiz böylesine darbeler almamıştı.
İnsanlar henüz tanıştıkları insanlarla laubali denecek tarzda, senli benli olmazlardı.
Karşısındakinin sırasını almak için bin türlü mazeret uydurmazlardı.
Şimdilerde sadece tv dizilerinde bile kalmayan, çok candan komşuluklar, riyasız arkadaşlıklar, sevincini, hüznünü yürekten paylaşan dostluklar tükenmemişti.
Konu komşu birbirini tanır, çoluk çocuk komşu teyze ve amcaları sayar ve severdi.
Sarayburnu’ndan kumsal olan kıyıdan denize girme imkânı, gülüş cümbüş konu komşu yapılan Pazar piknikleri büyük mutluluktu.
Kâh parazitten anlamadan, kâh yayın düzgün olursa, içindeki adamları görme çabalarımla, can kulağıyla dinlediğim radyoda, çocuk saati programları.
Çok küçük olup aklım ermediğinden, annemden ‘adamlar nerde’ sorularıma, ‘kızım, yayın radyo dalgalarıyla havada yayılıyor, sen de dinliyorsun’ cevabıyla bir türlü aldığım cevapla tatmin olmayan yüreğim.
Ne kadar gerilerde Yarabbi!
Perşembe akşamları, elektrik kesilmezse dört gözle beklediğim ‘radyo tiyatrosu’ saati.
Orhan Boran’ın çok popüler olan ‘Orhan Boran ve Yuki’ programı…
Sisler arasında bana gülümseyen hatıralar…
Acı tatlı yaşanmışlıklar, her şeyin başında saygı sevginin olduğu çocukluk anıları, ne çok özlemişim sizleri!
Devam edecek
16.01.2012
İstanbul
YORUMLAR
Handan Hanım, yazınız bizleri o sımsıcacık dostlukların yaşandığı herşeyin paylaşıldığı güzel anılara götürdü..Güne gelmeyi hak eden emeğinizi tebrik ederim..
Sevgilerimle
handan akbaş
Sevgili Handan, senin hayata pozitif bakışına hayranım. Bu sevecenliğini hiç yitirme ne olur. Hepimizin özlem duyduğu yılları ne güzel anlatmışsın, sıcak, samimi.
Tebrik ederim, sevgilerimle.
handan akbaş
Sevgimizi gösterirsek ve söylersek, her zaman mutlu olduğumuza inanıyorum.
Hayatta seni seviyorum demek ne güzel!
Seni seviyorum Emine'ciğim, selamlar.
Emine UYSAL (EMİNE45)
Ben de seni seviyorum Handan'cığım. Sevgilerimle.
Ben de özledim o günleri... Yazınla o günlere gittim sanki. Ah o eski gü
nlerin tadı hala damağımızda, anılarımızda. Hatırlatıkça da unutmayacağımıza eminim. Teşekkürler Handan ablacığım. Bu güzel yazı ve gerçek dostluğun için binlerçe teşekkür ve sevgiyle... Tebrik ediyorum Can- ı gönülden...
handan akbaş
Eskileri sayenizde anmış oldum. Güzel bir yazı dizisi olacak
Güne gelen yazıyı ve yazarını yürekten kutluyorum, sevgilerimle...
handan akbaş
handan akbaş
handan akbaş
Canım harikasın.Gecikmişliğim için kusuruma bakma.Bugün çok koşturmacam vardı. Bilgisayara giremedim doğru dürüst. Şimdi okudum güzel yazını. Güne çok ama çok yakışmış. Güzel yüreğini kutlarım. Sevgilerimle arkadaşım.
handan akbaş
handan akbaş
Sevgili Handan,
Sanki benim anılarımda geziniyorsun sen. Benim okulum da Kuledibindeki Beyoğlu Kız Ortaokulu idi. Teyzem Büyükdere de oturur ve her ona gittiğimizde Sarıyere iner bidonlara sularımızı doldururduk. Orhan Boran'nın Yukisine ve radyo tiyatrolarına bayılırdım Bir de Erol Keskin Kaptan Amca diye bir proğram yapar neler neler öğretirdi.
2.bölümü görünce, birinci bölümü kaçırdığımı görüp geldim. Şimdi 2.ye gidiyorum dostum:)
handan akbaş
Ben onüç yaşındayken, babam vefat etti, o yıllarda bayan şoför çok az sayıda olmasına rağmen, annem ehliyet aldı, iki kızını rahat gezdirebilmek için.
Sarıyerden su almak da bizi gezdirmek için olan sevdiğimiz gezilerdendi.
Evet canım belki de yanyana geldik kim bilir kaç kez.
Sayfamı ziyaretn çok mutlu ediyor, selam ve sevgiler.
handan akbaş
işte eski istanbul oydu görev yaptığım bu şehire taptığım ilk fırsattada kaçtığım yerdi... ince bir sızı gibi dokunan bir yazıydı saygılar ustam
tacettin yıldırım tarafından 1/16/2012 7:49:42 PM zamanında düzenlenmiştir.
handan akbaş
Selam ve saygılarımla...
handan akbaş
İstanbul'da bir çocukluk kim bilir ne güzel şeydi? Çocuk melek İstanbul da cennet olunca yan yana gelmeleri ne hoş bir resim olur kim bilir?
Bozdoğan kemerlerini ilk gördüğümde öyle şaşırmıştım ki, hala da şaşkınım, kaç yüzyılın altından başımız kaldırıp bakmadan bir ona yana bir bu yana vızır vızır geçip gidiyor oluşumuza hayret ediyorum hala.
Siz İstanbul'u yazın biz de İstanbul'u uzaktan sevenler olarak okuyalım. Elinze sağlık.
handan akbaş
Fırsat buldukça yazacağım, sevgi selam ile.
Merhabalar,
Elin keferesinin memleketine baktığımızda; oradaki tertip, düzen, disiplin, tarihi ve kültürel değerlerleri ile birlikte doğaya ve temizliğine sahip çıkışlarını gıpta ile izliyoruz. Kendi memleketimize ve bir de Müslüman oluşumuza ve İslam Dini'nin bizlerden yapmamızı istediği gerçekleri saptırarak, Emevi ve Abbasi'lerin bu dine yaptıkları boş ve manasız eklentilerle boğuşup dururken memleketimizi ne hale getirdiğimizden utananlar utanıyor, utanmıyanlar da şehirlerimizi katletmeye devam ediyorlar.
Bu güzel paylaşımınızla birlikte bizlere birşeyleri hatırlattığı ve bir yerlere de dokundurma fırsatı verdiği için teşekkürlerimi sunarım.
Selam ve dualarımla birlikte en Güzel'e emanet olun.
handan akbaş
Yeter ki içinde İstanbul olsun yazı da güzelleşiyor, şiirde...
Tıpkı kalpte aşk olması gibi...
Lakin umutsuzluğa düşmeyelim daha güzel olacak İstanbula dair herşey... :)
Ve o unutulmayacak olan çocukluk anılarımız ne güzeldi hatırlamak...
Birde yılbaşı programlarını ne merakla beklerdik dansöz çıkacak diye...
Tebrikler sevgili yazarım....
(( SNKY )) tarafından 1/16/2012 10:11:20 AM zamanında düzenlenmiştir.
handan akbaş
Hani bir an olur ya çoook gerilerde kalanları anmak insanın içini burkar, bu öyle duygularla yazılan bir anı yazısı.
İstanbul, büyük sevdam, ailemin atalarımın köklerimin şehri, onu anlatmak da dinlemek de bana da büyük keyif verir, her zaman.
Değerli yorumunla desteğin için teşekkürler, sevgiler.
(( Seçil Nimet ))
Güne gelişine tebrikler bu İstanbul ve çocukluğa özlem yazısının...
Sevgimle Handan AKBAŞ...
Anılarda bir gezinti diyelim değerli yazarım, yoksa gelişen dünya düzeninden bir şikayetim yok.Sadece insan ilişkilerindeki senli benli laubali tavırlar yoruyor.
Yoksa gelişen teknoloji iledir ki şu anda oturduğumuz yerden, yazılarımızı fikirlerimizi paylaşma imkânı bulmamız.
Teşekkürler kıymetli yorumunuza, selam ve saygılar.
Alışkanlıkları değiştiren sosyoloji midir, ekonomi midir. iNSAN SAYISI ARTTIKÇA EGO SAYISI DA ARTMAKTA...Eski sükunetler yerini hırslara bırakmakta....Sayın yazarım, konuya kendi bakış açınızdan faydalı ve duygu yoğunluklu yorumlar getirmişsiniz. Keyifle okuduk...SAYGIYLA
handan akbaş
Anılarda bir gezinti diyelim değerli yazarım, yoksa gelişen dünya düzeninden bir şikayetim yok.Sadece insan ilişkilerindeki senli benli laubali tavırlar yoruyor.
Yoksa gelişen teknoloji iledir ki şu anda oturduğumuz yerden, yazılarımızı fikirlerimizi paylaşma imkânı bulmamız.
Teşekkürler kıymetli yorumunuza, selam ve saygılar.