İKİ SATIR AŞK
İKİ SATIR AŞK
Bu bende ki unutkanlığın üstesinden gelebilirsem bu kitapla tanışmama vesile olan dergiyi anlatarak başlıyacağım... Ama üzgünüm bir türlü hatırlamıyorum... Hayatımın hangi koşuşturma anında yanımdaydı... Ama iyi ki de göz göze gelmişim de koca bir pazarımı evde zevkle ve bir o kadar düşündürerek geçirmeme vesile oldu... İki Satır Aşk ilk önce isminden vurdu beni zaten... Aşkı iki satıra sığdırabilmek gerçekten başlı başına bir şey... Yazan yazarlarımız sakın alınmasınlar... Kitaplarını dilim döndüğünce ama gönlüm hissettiğince anlatmaya çalışacağım...
ÇİSEL ONAT
İnternet üzerinden araştırma yaptığımda kitapla ilgili röpartajlarıyla karşılaştım... Ve biraz daha derinlere inince Edebiyatdefteri.com sitesinde okumaktan büyük keyif alacğım diğer yazılarınla karşılaştım.... Kitabın giriş kısmını okurken kendileri için mütevazı tanımlarına baktım."Yazmak zor iş,hissi idrak etmek gibi... Sessizlerin işidir biraz da... Hayatı zorlayanların,durumu kurtaranların,acıyı acıtanların işidir.Anlayıp anlatamayanın,sözlü sınavı sıfır olanın,gözle temas kuramayanın,ruhu elinden çıkanın işdir yazmak... diye ifade etmiş... Ben burda haddim olmayarak bir şey eklemek istiyorum... Ruh çıkıyor belki başka ruhlara dokunabilmek için... O ruhlarda yeni pencereler açabilmek... Hani Aşk iki kişilk ya okuyunca yanlız olmaığınızı hissedebilmek.... Düşünürsünüz ifade edemezsiniz ya... İki satırla bile...
CÜNEYT ASİ DURU
Bütünün parçalarından biri olduğunu doğduğu andan beri bilen ve bu yüzden dağılan parçalarını çocukluktan toplaya toplaya bu günlere gelen salon adamı görüntüsünde bir sokak çocuğu... Ne diyebilirim ki... Her satırından bir deneme çıkarabilecek kadar anlamlı tanımlamalar... Hani her satırından yeni yaramaz çocuklar çıkar... Daha doğarken Aşkı ruhunda tanıyan benimsyen... Ve ondan kokmadan bahsedebilen kendine itiraf edebilen çocuklar... Sevmeyi bilen yaramaz oğlan çocuklrı aşka duyarlı... İtiraf etmeliyim ki kız çocukları doğuştan geliyor aşkı böyle içli yaşam olguları...
Ya kitap nasıl anlatabilirsin ki, nerden başlayabilirsin....
Her satırında okudukça kendine bulan aşkı tanıyan iyi kötü yaşayan insanlar hepsi bir araya gelmiş ve bu tatlı acı tecrübelerinde yaşananlar... İki satırla anlatılmış ve AŞK sanki bu satırların arasına yansımış gibi... Tüh kü tüh cümleleri nasıl aklımda tutabileceğimi bilemiyorum... Şimdi satırları ezberlemenin tatlı bir telaşı var içimde ama öyle satırlar var ki.... Zaten sana kendi ezberletiyor bile...
Şimdi okunanlardan ezberlenenler... Düşüyor blog yazıma... Tek diyebileceğim okunması gerekenler arasında olmalı ilk sıralarda....
* Zamansız bir şarkı çıkagelir bazen ve sesinin,teninin, bedelinin en özelini fısldar!
* Hani geçmişe gidiyorsun ya sürekli,çocuk gibi,masal gibi anlatıyorsun ya hani! İnsan eskimek istiyor senin hayatına girip,girerim belki!
* "Nerdesin?" dersem çık, başkasındaysan çıkma! Ne sen sobelen ne ben yanayım.
* Aşk ’tanımadığın kimseye kapıyı açma’ kuralını ihlal eden yegane varlıktır.
* Tesadüf yok! Biz rüzgarların bir o tarafa bir bu tarafa savurduğu birbirinden habersiz aynı denizin sularında kalp kalbe yüzen çocuklarız...
* "... Bildiğin tek şey bedenim.Bilmediğin tek şey benim!"
* "Beğenmezse bozulmayalım arkadaşlar!" diyerek tüm harflerim titreye titreye yan yana geldiler senin için;"Seni Seviyorum!" dediler.
* Anne ve babalar ayrılıklarınız çocukların ulaşamıyacakları yerde yaşayınız!
* Kaç yaşında olduğun değil kaç yas tuttuğun önemlidir... İnsanı büyüten acıdır...
* Beni önce kadına, snra çocuğa, sonra maymuna çeviren aşka teşekkür ederim!
* Bugün yanlızlık istiyorum... O yüzden birazdan kalabalığa karışacağım.
* Herkes kendi kalbini kolluyor bu oyunda ama sadece kendine gol atıyor sonunda!
* O yenilenmenin büyüsüne kapıldı hep,ben körü kürüne eskiyi sevdim!
* Her kadın bir kez tiyatro sahnesinden geçmiştir.Orgazm taklidi kaçınılmazdır.
* Aşk kendimiz için tuttuğumuz kiralık katildir! Bizimle işi bitince başkalarını öldürür!
* Hadi sevgilim, saati soralım birine... "Daha çok var..." desin."Ayrılacağın güne..."
* Boşa aldım kalbimi ne de olsa inmekteyim derine...
* Duvarım geçilmez değil ki. Ardında ben varım Sen geçmeyi iste yeter ki ben yıkılırım!
* Ben her gün beni unutanı hatırlıyorum,seni.Sen her gün seni hatırlayanı unutuyorsun,beni.
* "... Senin çevirdiğin her rotadan fena halde haberim var. Mıknatısların ve kutupların hepsini cebimde taşıyorum ben.Söz konusu senin olduğun yön ise!"
* Olur da bir gün yolumuzu kaybedersk! Aşkımızın öyle bir pusulası var ki; kendi kendisinin haritasını yeniden doğurur!
* İnsan hem eskiye bağlı,hem yeniye korkak olunca sıkışıp kalıyor!Kararsızlık insanın en paslı prangası!
* Belki seni seviyorum,korkum var ondan diyemiyorum. Belki seviştiğimiz için sevmek istiyorum,tenim var ona kıyamıyorum!
* Tüm suç benim! Kabul .Kullanmadan önce dikkatlice okumadım kış mevsimini!Ve yanlış bir heveste soğuk,çok ağır geldi bedenime!
* Tanıştığımıza memnun olduğum güne lanet olsun istemedim. O yüzden ben gittim!...
* Bana ’masal anlatmayacak’bir adam hayal kurmama yardım edebilir! Masal olup gideceğine hayal olup içimde kalabilir!
* İçim o kadar seninle dolu ki,kendimi satsam tek kuruş edecek boş bir yerim yok!
* Ben verdiklerimi hiç almadan,fedakarlık saçmalığıyla, saygı duyarak, kim için, neden ve ne uğruna, neyi başarmak derdiyle, nasıl ve neye güvenerek sevmeye çalışıyorum hep aynı ruhsuz bedenleri? Daha ne kadar alttan alabilirim,alta atabilirim kendimi?
* Üç emir sana... OKU(içimi),ANLA(içimi),GEL(İiçime)!
* Sevişmenin hiç bir riski yoktur içinde aşk yosa...
* Acı’n var,aklım kalır... Yanında olamıyorum ya, en çok bu ağır!
* Sen gecelerini her noktaladığında ben sabaha kadar virgüllerle boğuşuyorum... diye giden hangisini yazsam diye düşndüren...
Kitabın sonuda .;
Ne siz hayalimizekinin yerini tutabilirsinz ne de biz hayalinizdekinin yerini...
Bir mutlu son vardır belki kimlir.
Biz yanmaya bakalım birbirimize...
Kül olmak hissiz çürümekten iyidir... Aşkı bilen seven yaşayan kaybeden yeniden bulmak isteyen okumalı bence....
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.