Bir Deneme
İnsanoğlu dunyaya geldiğinde aslında hırslarından arınmış saf temiz ve lekesiz gelmektedir. Ancak, zaman içinde çevresi, eğitimi, ilişkileri onu çeşitli hırslara çeşitli hatalara çeşitli cezalara yada çeşitli başarılara ve ödüllere sürükleyebilmektedir.
Tabi iş böyle olunca insanları değerlendirirken çeşitli kriterler koymak gereği ortaya çıkmaktadı.Kim istemez ki her şey dört dörtlük olsun herkes mutlu mesut bahtiyar yaşasız suç şiddet savaş ve eziyetler dunyada yaşanmasın herkes herkesi kardeşçe dostça kucaklasın sanırım bu soyledıklerıme katılmayacak bir insan yoktur çünkü kanımca yukarıda da bahsettiğim üzere insanların tümü masum hırsıs ve günahsız doğmaktadır.
Biz insanoğlunun zayıflarını hırslarını en iyi anlayan ve bize yansıtan Yüce Düşünür Mevlana Hazretleri bir değişinde ne demiştir.
- Cömertlik ve yardım etmede akarsu gibi ol
-Şefkatvemerhamettegüneşgibiol
-Başkalarınınkusurunuörtmedegecegibiol
-Yaolduğungibigörünyagöründüğüngibiol
Yani Yüce Mevlana bize aslında insan olmanın özünü anlatmaya çalışmıştır. İnsan olmanın kendine paye biçmek kendini yukarılarda görmek kendini bulunmadık hint kumaşı yapmak demek olmadığını herşeyi yönetebileceğini hiçbir şekilde sana bir hesabın sorulamayacağını düşünmek demek olmadığını vurgulamaya çalışmıştır hırslardan ihtiraslardan arınmanın önemini yardımlaşmanın şevkatin ve iyiliğin güzelliğini insanlığın özünü ifade etmeye çalışmıştır.
İnsan olmanın varlıkları; yaradılanları anlamaya çalışmak onları incelemek gerektiğinde yardım etmek paylaşmak yaşamak yaşatmak anlamak ve saygı duymakolduğuna değinmiştir.
Neden burada dunyada olduğumuzu irdelemek içinde bulunduğumuz şartları anlamak ve özümsemek daha iyiye götürmek ve herkes her varlık için bunları istemek demek olduğunu belirtmeye çalışmıştır bu dört satırlık ifade içinde .
Ayrıca insan olmanın şevkatli olmak incitmemek kırmamak yaraları sarmak sıkıntılarda yardımlaşmak paylaşmak kendin tokken komşunun aç olmadığını bilmek takip etemek demek olduğunuda anlatmıştır
Ataya anaya babaya saygıda kusur etmeden çağın gereklerini iyice anlamak ve bu gerekler ile geçmişten getirilen değerlerı kaybetmeden bunları özümsemek ve birbirlerine entegre etmek demek olduğunuda ifade etmiştir bu kısacık dört satırda Yüce Düşünür.
İnsan olmanın kusur aramak değil kusuruları örtmek onları ortaya çıkarmak değil onların neden olduğunu ve nasıl düzeltileceğini düşünmek demek olduğunu. Kendinin de kusurlu olabileceğini bilmek ve aynı şartlarda çekilebilecek sıkıntıları anlayabilmek yüce gönüllü olabilmek olduğunu. Yani kısacası insan olmanın olduğun gibi olabilmek kendini hatan ile kusurun ile sevabın günayın ile bilebilmek demek olduğnu da ifade etmiştir bu deyişinde Mevlana Hazretleri.
Yada başka bir değişle kendini olduğundan farklı göstermeye çalışma telaşına düşmemek yaptıgın ıyılıkleri reklam etmemek elindekini paylaşmayı bilmeden yaşamamak gereğinin insan olmanın temel ilkelrinden biri olarak göründüğünüde ne güzel özetlemiştir.
Kendini kaf dağında bulunmaz hınt kumaşı gibi satmaya çalışmamanın insan olmanın özü olduğunu bu dunyanın kımseye Sultan Süleymana bile kalmadığını akıldan çıkarmamak gerektiğinide bu kısacık dört satırda ne huzurlu ne çarpıcı ne ulvi anlatmıştır Mevlana Hazretleri.
İşte bu sebeple Yüce Mevlananın bu değişini kulagımıza kupe yapmak insan olmamızn gururunu taşırken bunun bize yuklediği sorumlukuklarında bilincinde olmak ve bu sorumluluklarımızıda en güzel şekilde imkanımız el verdiğince yerine getirmeye çalışarak bize biçilen süreyi dunyada geçirmek ve huzurlu bir şekilde zamanımız gelip kapılar kapandığında arkamızda adam gibi adamdı insandı detirtebilmeyi amaçlamak görevimiz ve sorumluluğumuz olmalıdır.
Ne mutludur ki böyle yaşamaya çalışan Mevlananın bu değişine uymaya çalışan insanlara.
YORUMLAR
Sevgili Emin.
Öncelikle çok önemli bir konuya parmak bastığın için teşekkür ederim. Hz. Peygamber diyor ki ( ya da ayet olabilir tam hatırlamıyorum ): '' İçinde zerre kadar kibir olan cennete giremez'' İşte bu noktada Mevla'nın söyledikleri daha da anlam kazanıyor.
Elbette ki Mevlana'nın söyledikleri üzerine artık laf edilemez. Bir başka husus da Yüce Rabbimizin güzel isimlerinden birinin ''Settar'' oluşudur ( Yani hataları, günahları, kusurları örten ).
Ancak şunu da ilave etmeden geçemeyeceğim: Günümüzde insanoğlu artık o kadar burnundan kıl aldırmaz oldu ki. Vatandaşa'' Arkadaşım bak bu yaptığın yanlış, şöyle yapsan daha iyi olur '' diyorsun. Vatandaş döşeniyor Allah ne verdiye '' Sen kendini ne sanıyorsun, sen sanki her şeyi çok mu biliyorsun, amma da burnu büyük adamsın'' demeye.
Kısaca Can dost.
Mürşid ile Kibirli yi de ayırd etmek lazım.
Selam ve saygılarımla.
Cömertlikte ve yardım etmede akarsu gibi ol
Şefkat ve merhamette güneş gibi ol
Başkalarının kusurunu örtmede gece gibi ol
Hiddet ve asabiyette ölü gibi ol
Tevazu ve alçak gönüllülükte toprak gibi ol
Hoşgörürlülükte deniz gibi ol
Ya olduğun gibi görün
Ya göründüğün gibi ol
Hz.Mevlana
yaşam felsefem bunları uygulamak çok zor ama çabalıyorum herkez çabalasa o bile yeter
aemin
//Ne mutludur ki böyle yaşamaya çalışan Mevlananın bu değişine uymaya çalışan insanlara.//
//Çiçeklerle hoş geçin,balı incitme gönül.Bir küçük meyva için dalı incitme gönül.Mevla verince
azma,geri alınca kızma.Tüten ocağı bozma,külü incitme gönül.Dokunur gayretine,karışma hikmetine,sahibi hürmetine, kulu incitme gönül.Sevmekten geri kalma,yapan ol,yıkan olma,
gülü incitme gönül. HZ.MEVLANA.//
//İçim acıyor herkese ve herşeye.Faniliğimiz,zayıflığımız,zaaflarımız.İnsan olmanın,insan olamamanın ağırlığı ciğerlerime doluyor.Nefes alamıyorum. Elif Şafak (Siyah süt.)//
Dilerim, hissiyatı kalmamış insanlar, bir şeyler anlar bu yazı paylaşımından.
Beğeni ve tebriklerimi bırakıyorum sayfanıza kardeşcan.Selamlarımla...