- 506 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Aegina...
Aegina!…
Sana bu satırları, ölümlü olduğumuzu düşündüğümüz zaman diliminden binlerce yıl sonra yazıyorum!...
Bir paralel evrende halen varım ve varız. Biliyorsun!.
İnsanken ne kadar da çok korkularımız varmış meğer!. Kendimiz için, çocuklarımız için, halkımız için ve tüm varlıklar için. Hatta, kainat için.
Ölümden ne kadar da çok korkarmışız.
Oysa; “ olduğunu düşündüğümüz varsıllıklarımızın, aslında bir yanılsamadan ibaret olduğunu fark etmemi zi sağlayan insani ölümlerimiz,” bizim için sonsuzluğa açılan müthiş birer kapıymış meğer.
Sence Dünya hala duruyormudur Aegina?...
Hala savaşıyorlar mıdır?
Hala öldürüyorlar mıdır biri birilerini ve diğer canlıları?
Ve insanlar, bizim yaşadığımız yanılsamaları hala yaşıyorlar mıdır?
Ahh.. Bir bilseler Aegina!...
Ahh… Bir bilebilseler!...
İnsan olmanın, sonsuzluğa açılan kapıdaki son atlama basamağı olduğunu, algıladıkları ve yaşadıkları her an’ın aslında sonsuza kadar onlarla yaşayacağını.
Gözlerini hatırlıyorum Aegina. Zeytin karası iri gözlerini ve sevişmelerimizi. Taş evimizi. Her şeyi Aegina, her şeyi hatırlıyorum…
Ellerim bağlıyken beni kargılayan adamı düşünüyorum da zaman zaman, sonsuza kadar o an ile dönüp duracak. Ne kadar da şanssız bir adammış!...
İnsanlar cehennem ve cennetin var olduğunu, insan ömürlerinde yaşadıkları ve tercih ettikleri yaşam şeklinin, sonsuza kadar onların cehennem ve cennetleri olacağını, içinden seçtikleri her anın varyasyonlarını tekrar tekrar yaşayacaklarını bir bilebilseler, yine aynı şeyleri tercih eder miydiler acaba?
Aegina!...
Az önce beraber yemek yedik.
Ve ben sana, hep vermek isteyipte veremediğim o çiçeği sonunda vermeyi başarabildım.
Gülümsedin,
Aeigina
gülümsedin…
AİETES. / A1689zD1 / ∞
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.