YENİ BİR YILA GİRERKEN

• 2 Ocak 2012 Pazartesi 08:14:03

YENİ BİR YILA GİRERKEN
Dr. Sadık Özen

Bugün 1 Ocak 2012. Yeni bir yılın ilk günü. Kimileri çok lüks eğlence mekanlarında, ya da 5 veya 7 yıldızlı otellerde, son sevgililerinden biriyle eğlendiler. Kuş sütünün bile eksik olmadığı sofralarda sabaha kadar tıksırıncaya pıskırıncaya kadar yediler. Kafalarında hiçbir sorun taşımadan çılgınca bir gece geçirdiler. Bu arada, bir yıl sonrası için de; Dubai mi (!), Paris mi (!), Karaip Adaları mı (!), yoksa San Romeo mu (!) hesabı yaptılar.

Genellikle genç kesim; belediye ve benzeri kurumlarca belirli alanlarda düzenlenen toplumsal etkinliklerden yararlanabilmek için kar- yağmur demeden buralara koşarak güzel bir yılbaşı gecesi yaşamaya çalıştılar. Önceki yıllarda yaşanan bazı huzur bozucu çirkinlikler ne yazık ki bu yılda yaşandı ve gençlerin bu masum isteklerine gölge düşüren 22 soysuz tutuklandı.

Bazı aileler bütçelerine uyan daha mütevazi yerlere giderek, büyük harcamalar yapmadan gönüllerince eğlenme olanağı buldular.

Daha büyük bir vatandaş kitlesi ise, yılbaşı gecesini kendi aile bireyleriyle birlikte geçirebilmek için bütün olanaklarını seferber ettiler, çocukları ve torunlarıyla birlikte olmanın mutluluğunu yaşadılar ve gönüllerince eğlendiler, yeni yıla yeni umutlarla girdiler..

Kimileri de; acı, yokluk ve sefalet içinde, tüm benliklerini saran maddi ve maneci sorunları ve bunların altından nasıl kalkabileceklerini düşünerek, gözlerine uyku bile girmeden sabahın gelmesini beklediler.

Kimileriyse, geceyi, kaybettikleri yakınlarının; tesellisi ve telafisi mümkün olmayan büyük acısı içinde, gözyaşları dökerek ve döğünerek geçirdiler.

Genel olarak; Ulusumuz için çok sıkıntılı geçen, çok sayıda olanaksızlıkların yaşandığı, geleceğimiz için endişeler yaratan ve toplum olarak büyük huzursuzluklar içinde kaldığımız 2011 yılı artık geride kaldı. Dilerim 2012, ülkemize ve ulusumuza hayırlar getiren, insanlarımızı mutlu eden, sevgilerin paylaşıldığı, kaybolan umutların yeniden yeşerdiği, güzelliklerle dolu yeni bir yıl olur.

İçimdeki bu duygularla, bütün dost, arkadaş, akraba ve hiç fark gözetmeden; bölücü, ayrılıklçı, hain teröristler ve haince fikir üretenler dışında bütün vatandaşlarımın yeni yıllarını kutluyor, kendilerine sağlık, esenlik ve mutluluklar diliyorum.

Bu arada, içinde bulundukları karamsarlıkla, kendilerine hiç kimsenin kutlama mesajı göndermesini istemeyen gençlerimizin olduğunu görerek üzülüyor, onlara kendilerini karamsarlıktan kurtarmalarını, geleceğe umutla bakmalarını öneriyorum.

1 Ocak günlerinin benim için özel bir önemi daha var. Kendisi ile onur duyduğum Değerli büyüğüm İlk Milli Eğitim Bakanlarımızdan Mustafa Necati, 83 yıl önce, çok genç yaşında 1 Ocak günü vefat etmişti. Aslında bu sadece benim için değil tüm ulusumuz için önemli bir kayıp olmuştur.

Darende Beyler Sülalesi’nden, Numanoğulları’ndan Mustafa Necati, Mustafa Kemal Atatürk’ün en yakın arkadaşlarından olup ilk Milli Eğitim Bakanlarımızdan biridir.
1894 yılında İzmir’de dünyaya gelmiş ve yaşamının gençlik yıllarını orada geçirmiştir. "Bulgurcu Mehmet Efe" takma adıyla Kurtuluş Savaşımız’da, kurduğu milis kuvvetleriyle savaşa katılmış ve büyük yaralıklar göstermiştir.

Kastamonu’da kurulan İstiklal Mahkemeleri Başkanlığı ve daha sonra İmar-İskan Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı görevlerinde bulunmuş ve son olarak da 20 Aralık 1925’te İnönü Kabinesi’nde Milli Eğitim Bakanlığı görevine atanmıştır. Mustafa Necati, Tevhid-i Tedrisat Kanunu’nu çıkararak bütün eğitim kurumlarının Milli Eğitim Bakanlığı’nın çatısı altında toplanmasını sağlanmıştır.

Genç yaşında ölümü ile ilgili olarak çeşitli spekülasyonlar yapılan Mustafa Necati, yoğun çalışmaları nedeniyle sağlığını ihmal etmiş ve ateşinin çok yükselmesi ve şiddetli karın ağrısı nedeniyle kaldırıldığı Ankara Numune Hastanesi’nde geçirdiği Apandisit Perforasyonu ameliyatı sonucu vefat etmiştir. Bu durum Büyük Atatürk’ü çok üzmüş ve kötü haberi aldığında gözyaşlarını tutamamıştır.

Mustafa Necati, Ankara Asri Mezarlığı’nda, mefkure arkadaşları Dr. Reşit Galip ve Dr. Vasıf Çınar’la birlikte yatmaktadır.

Her yıl, 1 Ocak günleri, hava şartları ne olursa olsun, vefalı hemşerilerinin oluşturduğu merkezi Ankara’da bulunan Darende Kültür Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığınca birlikte düzenlenen törenlerle anılmakta ve mezarı ziyaret edilmektedir.

Bu konuda yazmış olduğum "MUSTAFA NECATİ BEY" başlıklı daha ayrıntılı yazımı "www.sadikozen.com", "www.edebiyatdefteri.com", "www.antalyabugun.com" sitelerinden okuyabilirsiniz.

Bu değerli büyüğüme tanrıdan rahmet dilerken bütün vatandaşlarıma bir kere daha; sağlıklı, başarılı ve mutlu yeni bir yıl geçirmelerini temenni ediyorum.

Her yeni yılın, yeni bir umut olduğunu unutmayalım.

En derin saygılarımla...

01 Ocak 2012 / Antalya