- 620 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
RAPOR XII
Kenan topladığı parçalarla bir olay resmi oluştururken armatörün son kalan sesindeki kelimelerle iç dünyasında parçalara ayrılıyordu. Akşam olmuştu yıllar önce ölen eşi böyle bir yeni yıl arafesinde Kenan için hediye almak için çıkmış ve ölümlü bir yıla girmişti. Ama bu gün canlı biri vardı ki o da yediği en güzel yemeğe tuzyapan tuz gibi gelen TUZSUZ CANSU...
Şimdi hava sadece buz gibi soğuktu ip uçları ve Kenan ın kafasındaki yeni yıl arefeleri.....
Eray’ ın sözleri düşüncelerini bölerken Kenan’ın ;
" haaa komserim doğru yav adam demeseydi aklıma gelmezdi yeni yılın kutlu olsun !"
"Teşekkürler evlat. sana da iyi yıllar."
Dışarıdaki kar lapalaşmaya başlamıştı.Arabaya binmek için yürüdükleri yirmi metrelik yolda saçları ve montları bir santimetre kar olmuştu. Arabaya binmeleriyle birlikte Eray başındaki Kenan’ sa montunun omuzuna düşmüş karları silkelediler.Eray dikiz aynasından bakıp saçlarını düzelttikten sonra kontağı çevirip arabayı çalıştırdı. Yola koyulmuşlardı. Kenan hala kafasında olayları, ip uçlarını, ölen maktüllerin ölüm şekillerini kafasında tartmaya devam ediyordu. Eray bir gözü sileceklerde lapa lapa yarla kaplı yolda ilerlerken yüzünü arabanın camne yaklaştırmış, adeta camla konuş gibi,
"komserim yeni yıl akşamı programınız var mı ? iyi ki salih komserim bu hafta nöbetci yoksa bu akşam biz çalışıyor olurduk."
derken üst üste cümlelerini sıralamıştı. Kenan başını yana bıkkınca eğeip dudaklarını gererek bıkkın bir sesle,
" evlat ne programı, ne yeni yılı , yıl yıldır işte sadece umut olsun diye yeni yılın kutlu olsun dedim. sanki beni tanımıyormuş gibi kutlamadığımı bilmiyormusun.Var ya evlat boş boş konuşmaya senin üstüne yok. sen hele arayı dikkatli sür bakalım, şu karda kışta bizi sağ salim merkeze götürde...."
Eray arabanın camına daha da başını yaklaştırmış kardan dolayı daralan görüş mesafesini sanki kafasıyla açmaya çalışıyorken dudakları yine aralandı,
"Komserim bu ay maaşlarımızı zamlı mı alacağız? "
"Off Eray susta arabayı sür maaşı alınca öğrenirsin "
derken Kenan’ın aklı başka bir yere daha gitmişiti. Yol kenarındaki çiçekçinin önünden geçerken aniden Eray’ a dur dedi.
" Komserim ne oldu"
" bekle iki dakika"
demesiyle arabadan çıktığı gibi çiçekçiye dükkanına girdi.Elinden çıkardığı bozuk paraları çiçekçiye verirken bir demet papatya aldı. Bu esnada Eray türlü düşüncelere dalmıştı.Hatta bu düşünceleri mırıldanak ağzından bile çıkmıştı.
" Vay komserim vay sen yeni yılı kutlamazdın sen bu çicek şimdi nereden çıktı? Allah allah Allah... "
diye kafasındaki saçlarını karıştırdı. Kısa süre sonra Kenan arabaya bindi. Eray merak dolu gözler arabayı sürmeye başladı. Arabanın içinde ses çıkmayınca Eray her zamanki merakına yenik düşerek,
"ooo komserim akşam programınız yoktu hani. papatyalar falan filan..."
Bir amiriyle asla böyle konuşmazdı Eray. Bu şekilde konuşmasını amir memur olayından ziyade abi kardeş gibi çalıştıkları için samimiyetle sormuştu. Ve Kenan’ da bunun farkındaydı. Bir başkası olsa asla böyle laobali konuşmasına izin vermezdi zaten.
"lan evlat sen var ya şu ceneni bir tutamaz mısın ? ne çok konuşuyorsun sabahtan beri asabımı bozma."
"Tamam, tamam komserim kızma.şimdi nereye gidiyoruz?"
"şehir mezarlığına , ordan merkeze."
Eray’ ın gözleri yerinden fırlar gibi şaşkınlıkla dalgınlığa girdi birden bire. afalaması geçince merakın verdiği heyecanla ;
" Bu bizim bildiğimiz mezarlık mı ? Komserim mezarlıkta ne işimiz var? "
Kenan kaşlarını çatarken, sesisi de sinirden çatallaşmış ve ciddiyet dolu bir sesle
"of yeter ! sen dediğimi yap.Şehir mezarlığına sür.Bir daha da şu çeneni açma ! "
Bir süre sessizlikle yola devam ettiler. Şehir mezarlığında Kenan yeniden arabadan inerken sessizlik bozuldu.
" Burda bekle beş dakika sonra geliyorum"
diyip giriş kapsından mezarlığın soğuk karla kaplı yollarına adım izlerini bırakarak ilerledi. Ağaçlarla kaplı mezarlıkta gözden kaybolunca Eray oyalanmak için kendi cep telefonundan merkezdeki yakın arkadaşını aradı.
" Fatih devrem nasıl gidiyor bugün bize geliyorsun değilmi, yeni yıl için. Şu an şehir mezarlığındayız on dakika sonra merkezde oluruz"
telefonun karşısındaki ses,
" Heralde oğlum geleceğim dedim ya başka nereye gideyim bir iki film cd side alırız. Bu arada mezarlıkta ne işiniz var ? Şu sizin intihar edenlerimi kontrol ediyorsunu?
derken ciddiyet,merak ve küçük dalga geçme edasıyla sormuştu.
" Kardeş valla bilmiyorum ? komser az önce çicek falanda almıştı anlam veremedim ?"
meraklı sesle söylerken, telefonun karşısındaki ses merklı ve dalga geçen sesini kenara bırakıp üzüntülü bir sesle,
"Ya sen unuttun galiba Kenan Komserin eşi birkaç yıl önce, yeni yıl arefesinde öldürülmüştü. Bak papatya almışsa kesin bilki eşinin ölüm yıl dönümü diyedir"
demesiyle Eray’ın yüzünde üzüntülü bir ifade oluşmuştu. Engebeli mezarlıktan Kenan görününce Eray telefonunu kapattı. Kenan arabaya binmesiyle başlayan, merkeze yapılan yolculuk esnasında arabadaki iki kişiden hiç çıt çıkmamıştı. Tam inecekleri esnada Eray üzgün bir şekilde,
"komserim özür dilerim unutmuşum bir anda. çok üzgünüm. "
Kenan, Eray’ ın duygularını anlamış ve olgunla karşılarken yarı tebessüm lü bir ifadeyele,
"Evlat sorun değil. sende kusura bakma biraz sinirlerim bozuldu.Şimdi gidip şu olayları çözelim bak yeni yıllarda insanlar ölmesin yeter. Sen şimdi kafanı cinayetleri durdurmak için neler yapabiliriz sen onlara kafanı yor biraz.
Merkeze girmesiyle odasına çekilmesi bir oldu Kenan’ın. Ardından Eray’ı ve Fatih’ i çağırdı. Odasındaki beyaz tahtada isimler yuvarlak içine alınmış altlarında küçük notlar vardı.Armatör oğlu- Tefeci Rıza-İcra Müdürü. Kenan elindeki tahta kalemi diğer avuç içine vururken iki memurada oturmalarını işaret etti.
"Şimdi çocuklar karşımızdaki olayda, bu insanların ölüm şekilleri bir birinin tıpa tıp aynısı.Ayrıca geçmişte bir ortak noktaları olduğu da şüphesiz. Ancak elimizde hiçbir ayrıntılı bir bilgi yok. Bu insanların başka bir ortak noktaları daha olmalı. Ama bu ne ? Bunu bulduğumuz zaman bu olayı çözdük demektir. Şimdi Eray yarın ilk işin Rıza’nın ailesini , arkadaşlarını,eskiden iş yaptığı kim varsa araştır.özelliklede beş yıl öncesini.
Fatih senin de ilk işin icra müdürünü araştırmak beş yıl önce nerede çalışmış. Ve özelliklede beş yıl önceki icra müdürünün görev yaptığı yıllarda yapılan haciz ve içra dosyalarını karıştır bakalım elimize birşeyler geçecek mi bakalım"
sözlerini bitirdikten sonra memurları odasından gönderirken,
"çocuklar sıkı çalışın göreyim sizi yeni yılda daha fazla kimse ölmesin." diye yeni yıl dileklerini memurlarına iletmişti.
YORUMLAR
bu kenan neden eraya bağırıp kızıp duruyor bak bende kızdım Eray a öğle bağrılmaz hikaye iyi gidiyor
DİLEK YILDIZI
DİLEK YILDIZI
ara verince biraz toparlamakta zorlandım...
gerisini biraz hareket katacağım...
ellerinden öptüm...