ULUDERE KAN AKIYOR...
Seyit Rıza, idam sehpasına götürülürken, önündeki boş meydana insan doluymuş gibi o boşluğa o sessizliğe şöyle bağırır; ‘Evladı Kerbalayık. Bihatayık. Ayıptır. Zulümdür. Cinayettir’ Şırnak’ta yaşananda ayıptır, zulümdür, cinayettir... Seyit Rıza bugün hala o boşluğa aynı sözleri haykırıyor. Kendisinin ve Dersim halkının başına gelenleri kısmende olsa biliyoruz. Bugün ve 90’larda ve geçmişte yaptığı katliamları bildiğimiz devletin, arşivlerini neden açmadığı açık. Bunun halkın önüne koydukları tabuları sarsmasından ve ucunun dayandığı makam ve şahısların açığa çıkmasından korkuyorlar... Bugün Şırnak’ta yaşananlardan dolayı Türk halkının suçlanması, Türk halkına öfke duyulması yalnış olur. Ordu bugünkü katliamı yalnış istihbarattan, veya istihbarat eksikliğinden hata ile yapmış olabilir. Ancak Devletin bugün çıkıp "pardon" yalnışlık oldu demesi yeterli olmayacaktır. Olayın iyi incelenmesi, iyi araştırılması ve bu insanların mayın tarlalarından Pkk’li sanılıp öldürülmek pahasına neden geçtikleri ve neden kaçakçılık yapmak zorunda kaldıklarının iyi irdelenmesi gerekir... Türk halkı bilmelidir ki; Kürt halkı mülayim bir halktır yaşadıkları karşısında tepkileri asgaridir!... Bugün bir faili meçhulle, bir katliamla, yakılan bir köyle, işkenceyle, bir mahkumla ve devlet kaynaklı bir acıyla akraba olmayan bir tek Kürt kalmamasına karşın, genel bir sosyal patlama, ayaklanma olmuyorsa bu kadirşinas Türk halkına duyulan dostluk ve kardeşlik duygusundandır... Türk halkından yıllardır gizlenen gerçekler vardır. Bölgede yaşadıklarımız, gördüklerimiz, duyduklarımız anlatıldığında inanılmayacak türden iğrençlik ve zulümlerdir. Bazı kurumlar öyle kutsal tabular haline getirilmiş ki işledikleri suçlara kimseyi inandırmak mümkün değil... Herkes şunu bilmeli, ordumuz istiklal savaşındaki ordu değil!... Saf ve iyi niyetle görevini yapanlar dışında boğazına kadar pisliğe batmıştır... Benim korkum şu ki; bu ve buna benzer olayların öfkesinin yıllardır süren bu iç savaşa militan yetiştirmesi. Kürt insanı sağduyuyla bu acıyıda sineye çekmeli ve bunun gibi yaşam hakkı ihlallerine kimseye zarar vermeyecek demokratik tepkiler koymalıdır... Evet bugün Uludere kan akıyor, kan ağlıyor. Ancak intikam duygusuyla hareket etmemeli, bu acıyı yaşayanların yaralarını sabırla sarmalı, silahların susması için elimizden geleni yapmalıyız... Elbet bir gün bu kan duracaktır... Daha iyi bir Türkiye’de yaşamak dileğiyle...
YORUMLAR
Yanarken yürekler
Hep acı ve gözyaşlarıyla daha daha kaç kez bu olayları duyacaz bilmiyorum
Bildiğim tek şey 12 eylüllerle başlayan çocukluğum 90 'ların faali (belli) meçhuller ile ölüm tarlaları ile ölüm kuyuları kazındı belleklerimize sadece kan gözyaşı ve ölümü gördüm unutulabilirmiyim istesemde
Lakin herşeye rahmen hadi hemen şimdi barış için hiç geç değildir kanla yıkanan ellerimizi temizleyelim
Lodoš
Değerli dost...
Yazını tekrar tekrar okudum. Benim de bu günkü yazımın konusu bu. Uludere 2011 başlıklı yazımı senin bu yazının yorumu olarak kabul et...
Selam ve saygılarımla.
Lodoš
Lodoš
Elbet Kürtler çok kötü olaylar yaşamışlardır zamanında ama kabul etmek gerek ki Kürtler kadar bilinçsiz ve cahil bir toplum daha yoktur.Kandırılmaya müsaitlerdir.Kürtler eğitilmediği sürece A.B.D. ve İsrail bu milleti kandırmaya ve kışkırtmaya devam edecektir.Silah çözüm değildir ama çözüm gelmesini sağlayabilir.Eğer silah olmazsa şu an güneydoğu ilk olarak Kürtlerin daha sonra Yahudilerin toprağı olacaktı.bence toplumu eğitip silahlanmaya devam edip ne zaman dağlarda adam kalmazsa o zaman ateşkes ilan edilmesi en mantıklısı...