- 555 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
RAPOR XI
Kenan ve Eray şok halinde bir birine donup baka kalırlar. Bu bahsedilen adam dün buldukları Rıza’dan başkası değildir.
Erey’la Kenan icra müdürlüğünün, haciz kokulu soluk boyaların resmiyet sinmişliğini koklayarak dört kat indikten sonra çıkış kapısına vardıklarında resmi bir soruşturmanın soruları dairedeki memurlara sorulmuş ve cevabı bulunmasada cevaplanmıştı.
Eray her zaman ki gibi resmi otoparkta gayri resmi giysisiyle şaşkın deyrederek etrafını ve komserini bir eli kontakta bir eli proplemleri zor bir soruyu bulmaya çalışan çocuklar gibi kafasındakisaçları karıştırırken ;
"komserim şimdi nereye gidiyoruz." derken Kenan bir denizin seyrine dalmışlığın dalgınlığında ve düşüncelerinde,
"şu armatörünün yalısına sür. bu iş şirket ihale meselesine benzemiyor."
"komserim parçaları birleştirmeye çalışıyorum tam birleştiriyorum dağılıyor. şimdi armatör, tefeci, icra müdürü alaka tamam, intiharlarda tamam ama böyle intihar birleşmiyor dağılıyor topladığım parçalar"
"haklısın evlat. hiçbirşey sonsuza kadar sürmez sonu varsa başıda vardır. işte o başlangıcı bulursak sonunuda bulmuş oluruz" Kenan bunlar söylerken belki farkındalığında olmadan da olsa hayatın tamamını yazmıştı. hayatta başlangıçın sonu gibi doğarken ölüm kadar belkide belliydi ve de öyleydi.
Şimdi trafik sakin yoğunluğunu gerçek yoğunluğuna bırakırken su olarak yağan yağmurda yerini sulu bir yağmura bırakmıştı. Yılın son günlerine hazırlanan bu trafikte kimisi sevdiğini sevindirmek için hediye paketleri hazırlatmaya çalışırken kimisi küçük tezgahında kırmızı yeni yıl şapkasını satmaya çalışıp evlerine götürecekleri zeytinin siyahlığında toklukların aydınlığını hediye paketi yapmadan kese kağıtlarında götüreceklerdi.
Eray pür dikkat trafiği izleyerek ilerlerken bir o kadarda silecekler sulu karı temizlerken onun görüşünü kapatmaya çalışıyordu.Sonunda yalıya geldiler. Yalının dışındaki çatafatı evin içindeki üzütüler bastırıyordu. Bahçenden geçerken iki memur çimlerin beyaz sularla yıkanmasını umursamadan çaldılar kapıyı. içerden gelen zenginliğini yitirmiş sen girin derken içeri ;
"buyurun Kenan Bey. Şirkete haber vermiştim sizi bekliyorlardı. Başak bir sorun mu var ?"
"gerek kalmadı efendim. son bulduğumuz bulgular doğrultusun da bunu yapan yada yapanlar siz bu şirketi kurmadan yaptığına dair ip uçları var. onun için şirket dosyaları ve ihallelerinizi görmemize gerek yok."
armatör üzüntünün heyacanla karışmışlığının verdiği bir sesle
" ne oldu buldunuz mu birşeyler"
Kenan üzgün bir şekilde kafasını olumsuz anlamında sağa sola çevirirken ,
" maalesef efendim. ama sizin ortağınız Rıza’nın tanıdığı bir icra müdürü bu gün garip bir şekilde kayıp olmuş. buda şüphelerimizi artırdı.şimdi size Rıza ile ortak olduğunuz dönemlerle ilgili bir kaç sorum olacak"
"tabi hay hay..."
"tam olarak Rıza yla ne iş yapmıştınız" derken armatör kızarıp bozarırken kafasındaki karmaşıklıktan arınarak bir süre sonra ağzını açtı;
" o dönem babamdan kalan birkaç tarlamız vardı sattım biraz para etti. Rıza ile tanıştım. Az zamanda çok para kazandıran bir işten söz etti. bende sattığım tarlanın parasını ihtiyatla Rıza ya verdim. beş verdiysem oda üç üstüne ekleyip verdi.
Bu böyle devam etti. " armatör o yıllara geri dönerken gözlerindeki pırıltı daha çok ölen oğlunun dönmesini istercesine (itiraflarını) sözünü devam ettirirken Eray elindeki kağıda notlar alıyordu. Kenan bu notları kafasına kazırken armatör devam etti.
"çok sonra tefecilik falan yaptığını öğrendim.o zaman ki hırsla ne yaptığı benim için umrumda değildi açıkcası" Kenan küçük bir parçayı daha birleştiriken gözünü gezdirdiği yalının salonunda servet uçan bibloların tabloların avizelerin mutluluk getirmediğini armatörün ses tonundan anlamıştı. birkaç sordan sonra ayrılırken evden arkalarından armatör üzgün bir sesle,
".....iyi yıllar Kenan Bey..."
Kenan topladığı parçalarla bir olay resmi oluştururken armatörün son kalan sesindeki kelimelerle iç dünyasında parçalara ayrılıyordu. Akşam olmuştu yıllar önce ölen eşi böyle bir yeni yıl arafesinde Kenan için hediye almak için çıkmış ve ölümlü bir yıla girmişti. Ama bu gün canlı biri vardı ki o da yediği en güzel yemeğe tuzyapan tuz gibi gelen TUZSUZ CANSU...
Şimdi hava sadece buz gibi soğuktu ip uçları ve Kenan ın kafasındaki yeni yıl arefeleri.....
Eray’ ın sözleri düşüncelerini bölerken Kenan’ın ;
" haaa komserim doğru yav adam demeseydi aklıma gelmezdi yeni yılın kutlu olsun !"
YORUMLAR
bu gibi dizileri seyretmezdim ama sen müptelası mı edeceksin beni ne ..
güzeldi tebrikler
DİLEK YILDIZI
teşekkürler.....