KIRMIZI GÜLLER BÖLÜM 27
O gece mutlu uyudu.
Ertesi gün yoğun bir iş günü başlamıştı.Rıza Bey yine gelmiş;.sessiz ve saygılıydı.Birlikte çalışmaya başladılar..Selma ise çok sıkıntılıydı...Bir ara telefonu çaldı.
"Efendim... Evet; peki efendim... Hemen getiriyorum."
Rıza " Hayırdır" der gibi baktı.
"Metin Bey beni çağırıyor ;işleri istedi." Dosyaları topladı.
" İzninizle... Kusura bakmayın; siz diğerlerini ayarlaya durun."
Metin"in odasının nerde olduğunu bilmiyordu.
"Üst kata çık; ben seni beklerim" demişti.
Merdivenlerin başında onu bekliyordu.
"Gel " Çok büyük ve güzel bir odaya girdiler.
Selma şaşırmıştı. " Harika bir yer. " Pencereden dışarıya bakıldığın da manzara müthişti.
Metin güldü "Bildiğin sade bir büro. Hadi bakalım anlat ; neler yaptınız ?"
" İşleri bitirmek üzereyiz.Rıza Bey aşağıda; ona ayıp olacak, benim gitmem lazım."
"Sahi mi ? Bilmiyordum "dedi." Peki şimdi ne olacak ?"
"Dosyaları size vereyim ; siz inceleyip isterseniz arkadan getirirsin. Bir insanı sevmesem de saygısızlık yapamam."
"Haklısın; ben birazdan gelirim."
Genç kız aşağıya indi.Rıza bey işe dalmış çalışıyordu.Selma’yı görünce
"Geleceğinizi ummuyordum" dedi.
"Niye ki ?"
"Bilmem…? Beni bırakıp gittiniz diye düşünmüştüm."
" Rica ederim; bu saygısızlığı yapamam, kendimi bilirim."
Rıza hiçbir şey demeden çalışmaya devam etti. Aradan bir saat gibi zaman geçmişti ki...
Metin gelmiş, dosyaları inceleyip geri getirmişti.
"İyi iş çıkarmışsınız; sizi tebrik etmek gerek."
Selma "Rıza Bey in sayesinde.Çok yardımcı oldu."
Metin ona dönerek "Epey bilginiz var, bu konularda."
"Evet; benim işim bu."
" Daha çok var mı yapılacak?"
" Bitti sayılır ; sanırım yarına yetişir."
"Evet; çünkü sabah toplantı var.Orada görüşürüz" dedi. Metin Selma ya bakarak.
"Ben yemeğe iniyorum siz gelmiyor musunuz ?"
"Saat oldu mu o kadar ?"
"Evet."
"O zaman biz de inelim; buyurun Rıza Bey."
" Peki "
Hep beraber yemek salonuna gittiler.Yemek boyunca Metin Rıza’ya şirket hakkında ve işlerden sorular sorup durdu.Selma hiç lafa karışmamış; sadece dinlemişti.
Yemek sonrası Selma’nın odasına hep beraber geldiler.
Metin " Kahveler benden" dedi.
Kahvelerini yudumlarken koyu bir sohbete daldılar... Yalnız Rıza Metin’in varlığından biraz rahatsız olmuştu.
"Artık işler bitti; ben de izin istiyorum" diyerek kalktı. "Yarın görüşmek üzere."
Selma derin bir " Ohhhh …! "çekti. "Şükür gitti."
Metin "Bu adama niye bu kadar kıızıyorsun ki ?"
"Ne bileyim ? Bir türlü yıldızım barışmadı."
Metin gülümsedi. "Neyse... yılbaşı geliyor; ne yapacaksın?"
" Hiçbir fikrim yok, kardeşlerim gelir; beraber geçiririz."
"Yani Bu senede mi gelmeyeceksin partiye?"
"Belli değil; götüren olmazsa nasıl giderim?"
"Haklısın evin uzak; gidip gelmek zor. Ne mazeret ama…"
"Metin Bey mazeret değil; gerçeklerdi."
"Tamam…tamam ben gidiyorum işlerim var;yarın görüşürüz.Hoşça kal " müdürün odasına girdi.
Selma da yine işinle haşır neşirdi. O kadar dalmıştı ki..Müdürün sesi ile kendine geldi. .
"Haydi çıkmıyor musun ?"
"Ayy... o kadar dalmışım ki,saat kaç ?"
" Beşi geçti. toparlan beraber gidelim."
"Size zahmet olacak."
"Ne demek kızım ? Yolumun üzeri nasılsa."
Selma hemen hazırlandı ve beraber dışarı çıktılar. Arabaya binerken Rıza’ yine onu bekliyordu.
İçinden gülümseyerek müdür beye teşekkür etti.
Evine gelince "Bu adamdan nasıl kurtulacağım" diye hayıflandı.
Perşembe sabahı Metin gelmiş "Hazır mısın ?" diye sordu.
"Bugün ben girmesem olmaz mı ? Hem siz , hem de Rıza Bey var; işi de biliyorsunuz."
Metin bey biraz düşündü " İyi bakalım; size ihtiyacımız olursa çağırırız. "diyerek gitti.
Zaman akıp geçerken Selma toplantıyı çok merak ediyordu."Ne olmuştu? "
Müdür bey göründü "Nasıl geçti toplantı ?"
" Eh... idare eder. Senin yokluğun belli oldu;Rıza Bey biraz pasif kaldı, tam anlatamadı."
"Hımmm ...ondan mı kızgındı ?"
"Nerden biliyorsun?"
"Buraya uğradı ve niye gelmediğimi sordu da ondan."
Müdür güldü "Hadi sana kolay gelsin."odasına doğru yürüdü.
Yemek saati gelmiş ama; Metin görünürde yoktu.
Müdür "Diğer müdürlerle çıktı" demişti laf arasında.
Cuma günüde görünmemişti…
Hafta sonunu kardeşleri ile geçirdi.Hava oldukça soğuk tu.Hiç dışarı çıkamadılar. Artık aralık ayının da sonu ve yıl başına bir hafta vardı. " Eğlence yapılacak" diye laflar dolaşıyordu.
Pazartesi işyerine gelince yine kırmızı gülü vardı masasında,
<İyi haftalar…> Yazılı not da duruyordu,
Gülümsedi sevdi gülünü mutlulukla işe koyuldu. Bugün biraz rahattı; fakat toplantıda ne karar alındı, ne siparişler vardı, bilmiyordu.
Günü sakin geçerken; aklına ilk çalıştığı şirket geldi."Acaba ne yapıyorlar ? Bir türlü fırsatım olup ta arayamadım arkadaşları.Galiba ben çok vefasız çıktım" diye düşündü. Ama işler öyle yoğundu ki …olmadı bir türlü.Neyse…inşallah yılbaşında görüşürüm."
Akşam çıkışta yine müdürün arabasına bindi. "Size çok zahmet oluyor."
" Kızım hava berbat ; hadi bakalım."
Eve gelince "Çok teşekkür ederim ; eşinize de çok selamlar."Diyerek koşa koşa kapının zilini çaldı.
"Hoş geldin kızım."
" Hoş buldum annem. Dışarısı çok soğuk." Geçen sene bu zamanlar ne zorluk çekiyordu; duraklarda araba bekleyip onca yol alıyordu.
"Anne ne kadar şanslıyız değil mi ? Geçen sene bu zamanlar ne kadar sıkıntı çekiyorduk. Rabbime şükürler olsun şimdiki halimize."
"Doğru kızım; ne kadar şükür etsek azdır.Rabbim açta açıkta olanlara yardım etsin." Yemeklerini yedikten sonra biraz laflayıp yattı Selmacık
Ertesi gün kırmızı gülü vardı masada ucundaki notta ise < Yılbaşı eğlencesini unutma > yazıyordu. Gülümsedi...
Metin ortalarda yoktu gene ; derin bir iç çekti.
" Hafta sonu çocuklar geliyor; nasıl giderim ?"
Bir ara müdür beye "Kardeşlerimi de yılbaşı eğlencesine getirebilir miyim ?" diye sordu.
"Tabi kızım; bu eğlence ailelere de. Hep beraber gelin."
Sevindi Selmacık, ama annesi gelmek istemiyordu.
"Siz gidin kızım; ben öyle yerlerde sıkılırım; hem başım gürültü kaldırmıyor."
Herkes alışveriş yapıyordu. Selma da çarşıyı dolaştı değişik bir şeyler bulurum diye; ama beğendikleri çok pahalıydı.
Uzun dar bir etek ; simlerle işli bir buluz uydurdu. Hem üzerinde fena durmamış ; hem de hesaplı gelmişti. Kız kardeşine gömlek ,oğlan kardeşine kazak,.annesine de kumaş aldı.
"Ya müdür ? Bu kadar kahrımı çekiyor."
Ona da şık bir gümüş çerçeve beğendi.
Metin’e hediye seçemedi önce ; sonra bürosunu düşündü...
"Değişik, güzel kalemlikler alayım da masasında dursun" dedi.
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK...
YORUMLAR
AYSE 09
okudukça şu Rıza' ya iyice kıl olmaya başladım. Metin' e de kızıyorum ortalıkta az görünüyor diye,Kızı böyle durumlarda yanlız bırakıyor diye :-) Ah Metin ahhh ne diyeyim sana. Selma sen rahat ol hepimiz yanındayız.. :-)
annem ellerine sağlık
dört gözle bekliyorum gerisini. Şu Metin'e söyle kızı daha sık görmeye gitsin :-)
saygılarımla....
AYSE 09
sağ olasın saygılarımla
Neyse yine yetiştim ablacığım. Tebrikler ablacığım. Bekliyoruz...Sevgi ve saygılarımla...
AYSE 09
seni görmek güzeldi saygımlasın
AYSE 09
sağ olun saygımlasınız
AYSE 09
bakalım neler olacak
seni seviyorummmmmmm
yine sürükleyen bir bölümdü annem, ama Selmacık bu hediye işinden anlıyor doğrusu;)) rastgele bakalım
sevgimle,bitmeyen
AYSE 09
bitanesi
AYSE 09
inşallah uzun sürmez çabuk gelir devamı