- 2902 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
AÇIK MEKTUP
bir şiirle Bin şeyi yerinden oynatan kalemlere minnet hissi ile yazılmıştır.
Suya düşmüş bir odundan karaya vurmuş Tüm filizlere
Namus esasen "SIR" lardan bir sır olması hasebi ile
bilinmesi de algılanması da zor bir kavram.
Namus sır olması hasebiylede Yokluktur.
**Esasen hepimiz namussuz olarak doğarız.Doğumun
namusu bunu gerektirir (Tüm tanıdıklara ifşa edilmek
üzere gerçekleşmek zorundadır.).En mahrem olanı
en az.Üçüncü tekile ,İfşa etmeden doğum asla gerçekleşemez
(Ebe.Doktor.vesaire).Uzun bir sürece yayılan;Gebelikte yine
Tahayyülü mümkün olması hasebi ile yeni bir namussuzluğun
ölçüsüdür.Yani her doğum yeni bir sırrın rabıtası sayılır.Çırılçıplak
doğmak giyinmeyi nasıl zaruri kılarsa aciz’i korumakta bu nevi
bir mecburiyettir.Bebeği kundaklamamak ne ise aciz’i korumamakda
bu nevidendir.Erkeğe yada Kadına münhasır değildir.Yaratılmış olan
herşey bir ölçüye sahiptir.Ve her şey tabiatının gereğini yaptığında
Var olmanın namusunu ihata etmiş olur.Değilse namussuzluk .
Yani Bu sırdan nasipsiz olmak gibi bir haslet kendiliğinden doğar.
Atılan taşın Camı kırmaması Taşın namussuzluğu değilse atanın
acziyeti ile tanımlanır.Camın mukavemeti ile değerlendirilmez.
Hülasa Namusssuzu tesbit etmek için daha namussuz olmak
gerekir.
.Meyve vermeyen ağaç tohum yeşertmeyen toprak,
hülasa tabiatının gereği gibi davranmayan eşya dahi
bir beceriksizlik söz konusu değilse O mevhumu
namussuz yapar.Ekseri İnsan’ üzerinden
Ölçülendirdiğimiz.Namus kavramını irdeleyecek
olsak.Adına hayat kadını dediklerimizin Namussuz
olduğunu idda edebilirmiyiz.Taki onların namus ölçüsü
aldığı paranın karşılığını bi hakkın vermek üzerine yapılanır
.Ücretini aldığı halde işini yapmayan namussuz değil se nedir.?
Bir başka açıdan.Asla erkeklerin uğramadığı bir yerde
bu nevi bir ticaret düşünülemeyeceğinden hareketle,
şunu söylemekte bir beis yoktur sanırım.Erkeğin olmadığı yerde
namussuzluk söz konusu bile değildir.Hayatı tombala çekmek
zannederek Bir milyon verip her defasında Şansını deneyen
Müşterinin Tombalacıya Namussuz demesi Namussuzluğun
daniskasıdır ki;Hakkına rıza göstermez.Tombalacının sayısını
artıran müşterinin talebidir. Yani namussuzun devamına bağlıdır.
Namussuzluk.
Torba ise asla ve asla kirlenmez.
Bir örnek vermek dilerim.
Rusya hatıramdır.Kendisini bana ikram etmek isteyen bir
hanım vardı .Ben "bu işe Allahın rızası olmadığını söylediğimde"
sadece sana mı özel.Diğer türkler neden böyle değil. Demişti.Biz yani
türk işçiler (T bilerek küçük yazıldı ) sadece o şantiyede 2000 kişiydik.
İkramı çevirmek saygısızlık olarak algılanıyor.Fahişelik bedelle yapılana
deniyor.40 yaş ve üzerinin bu sektörde çalışması pek ahlaki sayılmıyordu.
Yoksul hemde çok yoksuldular.Bir rus işçi 30 yada 50 dolara çalışırken
bir türk işçi en düşük 650 dolar alıyor ve kazancının bir kısmını
kendi hevasına hızmetçi kılıyor. "Rusların deyimiyle.Ruhsuz ilişkiler
kuruyordu."
ALDIKLARI AHLAK EĞİTİMİ GÖZ ÖNÜNDE BULUNDURULURSA ?????
Bu rada namussuzu tesbit etmek hiçde zor olmasa gerek.Bu 2000
kişi eminim ahlak abidesi olarak Türkiyede namus bekçiliği yapıyorlardır.
Namus Kavram olarak önemli isede mefhum olarak asıl değerini taşır.
Kavramları kirlettiğimizde sadece dilimizi kirletiriz.Mefhumları değil.
Birine ahlaksız demek ahlak mevhumunu değil İlk önce söyleyenin
ağzını kirletir.Kişisel tesbit olmaktan öteye gitmez.Namusta bu kabildendir.
Ne atfedilirse atfedilsin Namus kirletilemeyecek kadar mücerrettir.
Peki. Namus,akılda mı yoksa apış arasındamıdır.
Namusun ne olduğunu belirleyen Toplumun ahlakıdır.Bireysel kırıterler değil.
Bence namussuzluğun en küçüğü edep yeri ile yapılandır.Ve bu beni bağlar
En büyüğü ise.Kibarlık olsun diye hakkı inkar edip küçük bir meselede bile
olsa sarih olmamaktır.
Anladıkta..... Kirlenen namus yokmudur.Tabii ki vardır.Namus kirlenmeye
müsait bir yapı taşır.Ve tek şekilde kirlenir.Tecavüz dediğimiz
haddini aşmakla insanda namus ebedi bir kirliliğe sebep olur.Bu eylem de
mağduru değil saldırganı Namussuz yapar ve İlel ebed kalıcıdır.
Tecavüz ise sadece Cinsel konuda değil her konuda kişinin özlük hakkına tecavüzdür
istisna kabul etmez.Tecavüzün en iğrenç olanı.Allahın Mabedini temsil eden İnsana yapılandır.(Türk,veya iman etmiş olması da gerekmez.Tüm yaratılmışları camiidir.)
Tedavisizdir telafisizdir.Telafi ve tedavi kabul etmeyen bu arızanın Müsebbibini
Allah bile affetme yetkisini kullanmaz.Diğer konularda ise karşılıklı hellaleşmeye terk eder.
Ölçüsü varmıdır evet.Aşağılamak yada alay etmek kastı ile bir insan bir diğerinin
yüzüne baksa.(Hiç eylemsiz).
Bizzat şahsından helallik istemek zorundadır.Kendisinden helallik istenen ise herşeyi
sınırsız isteme hakkına sahiptir.
Dilerse Helal eder.
Dilerse İçinde yüzme havuzu kapısında" forşe"(nasıl yazıldığını bilmiyorum.) olan bir villa ister
Ve bunu yapmakla haddi aşmış sayılmaz.
Namus konusu Hayatın bütününü şamildir.Adaletin bir şubesidir.İkinci şahıslar tarafından
tanımlanıp kirletilemez. Ve ancak.Her birey kendi namusunu payi mal edebilme yetkisi
ile yaşar.
Henüz namuslu iseniz.Namusunuzu koruyun. Zira.Size sizden başkasının gücü yetmez.Yetecekde olsa,
Allah (C.C.) buna Asla müsade etmez.
şen ve esen kalın
YORUMLAR
hocam çok ama çok güzel bende erkek ve kadın için nams yoktur isan için vardı hani cinsten olursa olsun namussuzluğun günahı aynıdır zina yapan kadın nekadar güzhkarsa erkekte okadar günahkardır başkasının hakkına tecavüz etmekte aynı derecede günahdır namus güzel ahlaktır hepimiz güzel ahlaklı olalım Dinimiz Peygamberimiz Muhammet Mustafa(sav)Kitabımız Kur-an ı Kerim bunu emreder bizde kılavuzlarıımızın gösterdiği yoladn gidelim çokgüzel biryazıydı tebriklerhocam