- 2534 Okunma
- 11 Yorum
- 0 Beğeni
EVRAN-3-
Çok şükür domates fidelerini kurtarmıştık donmaktan. Kayınpeder ‘’ Haydi sen git yat alışık değilsindir böyle uykusuz kalmalara’’ diyerekten beni içeri yollamaya çalıştı…Ben mi uykusuzluğa alışık değildim? Abimin sırtına daha fazla yük olmayayım diye ders çalışma adına tam dört sene sırtı yatak yüzü görmeyen ben ha? Şeeerli çocuğuysak öyle ana kuzusu da değildik hani. Biz de biliyorduk çile nasıl çekilir…Çapayla, tırmıkla, belle olmasa da biz de az çileler çekmiyorduk o bir taşına bütün acem mülkünün feda olduğu İstanbul’da. Evimiz kerpiçten değidi ama bizim de pencerelerimize naylon çaktığımız olur, biz de yağmur yağınca kova, tencere ne varsa akan yağmur damlalarının altına sıralardık.
Kayın peder Münire’ye döndü.
-Fidelere ip bağlanacak bu gün. Akşama kadar mutlaka bitirmelisin. Akşam yine don varmış…
-Tamam buba…
Yav ben bu adamı döverim de valla dayak yerim diye korkuyorum.Kızcağız sabaha kadar uyumamış zaten…Şimdi akşama kadar fidelere ip bağlayacak sonra akşam yine ‘’Don bekleyecek . Bu kadar zalimliğe de pes doğrusu.
-Ben de yardım edeyim madem…
-Sen anlamazsın…Sen yatmana bak. Uyu dinlen biraz…
-Münire de uyusun. O da çok yoruldu.
-Onun işi var…
-Onun işi varsa benim de işim var demektir.
Kayın peder ters ters bakıyor suratıma ya aldırmıyor, dalıyorum seraya Münire ile.
-Ver bakalım şu anasını….töbe ya Rabbim töbe…ipleri. Nereye bağlanacak bunlar.
-Fidelerin en uçlarına bir ucunu fideye bağlayıp, bir ucunu da yukarıdaki tellere bağlayacağız.
-Hepsi bu mu? Beş dakikalık iş.
-Haydi bakalım o zaman…Başla da görelim.
Başlıyorum ama daha başlar başlamaz bağırıyor Münire.
-Öyle olmaaazzz…Sıkmayacaksın ipi. Sıkı düğüm atarsan kesilir fide ve bir işe yaramaz.
-İyi sıkmayalım madem..
Ama bu sefer de düğümü gevşek atıncaya kadar anam ağlıyor…Sonra yukarıdan geçen tel de boyumuzdan yüksek olduğu için bir tabureye çıkıp öyle bağlamak zorundayız. Tabureye çık tekrar in derken daha on tane bağlamıştım ki belim ağrımaya başladı…Münire ise bir sırayı çoktan bitirmişti…Yani en az yüz fide…Yanına gittim…Nasıl oluyor da bu kadar hızlı bağlayabiliyordu. İpi eline alıyor, yükseliyor şak ip telde…Bana öğretti ama ne o gün ne de sonrasındaki yirmi beş sene boyunca öğrenemedim bu ip bağlama işini. Ve o anda gördüm Münire’nin ellerindeki yeşil renkli ip kesiği izlerini…Kaderin derin izleri demek ki sadece yüzde olmuyordu.
Bi işe yaramıyordum serada bari türkü söyleyeyim de neşelensin kızcağız diyerekten başlıyorum bir Orta Anadolu türküsüne: (Dünkü Fuzuli’den şiirime laf edersiniz ha? Alın madem…Biz halva demesini de biliriz helva demesini de )
Pencereden El Eder (Mini Yar Mini Kuş)
Kaşların Gel Gel Eder (Benim Güzel Münirem)
Senin Öyle Bakışın (Mini Yar Mini Kuş)
Beni Burda Deleder (Fındık İçi Münirem)
Benim Goçak Münirem
Doldur İçek Münirem
Anan Baban Duymadan (Mini Yar Mini Kuş)
Bize Gaçak Münirem
Bağa Girdim Nar İçin (Mini Yar Mini Kuş)
Gül Kopardım Yar İçin (Benim Güzel Münirem)
Analar Kız Beslemiş (Mini Yar Mini Kuş)
Delikanlılar İçin ( Yani benim için ) (Fındık İçi Münirem)
Benim Goçak Münirem
Doldur İçek Münirem
Anan Baban Duymadan (Mini Yar Mini Kuş)
Bize Gaçak Münirem
Bağa Vardım Bayırsız (Mini Yar Mini Kuş)
Etirafı Çayırsız (Benim Güzel Münirem)
Ellerin Yari Gelmiş (Mini Yar Mini Kuş)
Hani Benim Hayırsız (Fındık İçi Münirem)
Benim Goçak Münirem
Doldur İçek Münirem
Anan Baban Duymadan (Mini Yar Mini Kuş)
Bize Gaçak Münirem
Öğlene doğru sanki bütün Koruca Köyü Rasık Dermenci’nin evine akın etti. Millet benim ne menem bir şey olduğumu görmeye geliyor…O zamanlar köy yerinde bir kızın bir memura varması çok büyük bir lütuf…Münire nereden bulmuştu bu memuru...Ooooh ne güzel tarladan, seradan kurtulacak!!! bir eli yağda bir eli balda yaşayacaktı!!! Kim bilir ne güzel elbiseler giyecek!!! Ne güzel evlerde yaşayacaktı!!!
Özellikle de uzaktan akraba Veli, beni adeta yörüğün pekmeze baktığı gibi tam bir göz hapsine almıştı…Ve soruyordu ‘’ Başka memur kardeşin var mı ‘’ diye…’’ Öteki kardeşler işçi ‘’ dedim.Velinin ümitleri suya düştü…Kendi kızı için bir damat adayı çıkaramamıştı bizim sülaleden. Komşular beni öyle bir muayeneden geçirdiler ki neredeyse dişlerime de bakacaklar yaşımı anlamak için.
Genç bir velet
-Rasık emmi bu sene gabak da yaptın mı?
-Yaptık oynnn…Seranın birini gabağa ayırdık.
-He he heee desene ye gabağı salla göbeği…
Derken gıcık sorular gelmeye başladı.
-Hoca nerelisin?
-Karslıyım.
-Alevi misin?
-Yok değilim.
-Bak söyleyelim de…Bizim burada aleviye kız vermeyiz biz. Sonradan böyle bir durum ortaya çıkarsa alırız kızı geriye , evlenseniz bile…Sonra demedi deme.
-Yav değilim dedim ya…Hem olsam ne fark eder. Alevi de insan değil mi?
Kayınpeder giriyor devreye.
-Yok la benim damat alevi değil…Namaz kılıyor…Gözlerimle gördüm.
‘’La havle vala kuvvete illa billahil aliyyül azim’’ diyorum içimden. Bu sefer yeni bir gıcık soru geliyor.
-Öğretmen olduğunu duyduk öyle mi?
-Evet
-Nerede?
-Manavgat İmam-Hatip Lisesinde.
-Oooo Rasık emmi yav sen de iyice sapıtmışsın. İmam-Hatıplıya kız verilir mi?
Haydaaaa ne işin var çayda. ‘Ulan size ne gavatlar’’ diyeceğim susuyorum. Kayın peder atılıyor yine.
-İmam Hatıplı ama bu Tarih öğretmeni… Ötekilerden değil.
Sabredemiyorum artık
-Ötekiler dediğiniz kim yahu?
-Din hocaları. Biz onlara da kız vermeyiz.
-Allah Allah niçin?
-Çünkü biz Süleymancıyız…İmam hatıplıların arkasında namaz bile kılmayız…Onlar hep kafirdirler. Ama madem sen onlardan değilmişsin o zaman iş değişir.
‘’Ah Münire ah…O kadar güzel olmasan ve de sana deli gibi vurulmuş olmasam bu köyde bir saniye bile durmam ya…Aşk sen nelere kâdirsin ‘’
Adamlarla tartışmaya girmiyorum…Boşa zahmet olacak çünkü…Dimyata pirince giderken evdeki bulgurdan olmayalım neme lazım…
-Can alıcı soru geliyor.
-Sen de Süleymancı mısın?
-Yok efendim ben devlet memuruyum…Sadece ve sadece müslümanım…Öğretmenim…Branşım Tarih…Büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öperim…Diyorum…Gülüşüyorlar… Oh beee ortam yumuşadı…Konuyu değiştirmenin tam sırası…Kayınpedere dönüyorum:
-Baba bu gün Evran’ı anlatacaktın hani…Haydi anlatsana…
Evran lafını duyan köylüler kulakları anten gibi açıyorlar
-Yemek bir bitsin bakalım anlatırız.
Yemek bitiyor…Ben abdest alıp öğle namazımı kılıyorum…Ben namaz kılarken odaya bir kaç kişi girip çıkıyor ve beni gözlüyorlar…Yaşlı iki dede dışında namaz- niyazla hiç birinin alakaları yok bizim Süleymancıların. Bunların Süleymancılıkları da sahte…
Namazdan sonra çaylar geliyor… Dün geceki o yırtık pırtık şalvarı üzerinden atarak nispeten yeni şalvarını giymiş ve kendi elleriyle oyaladığı yazmasıyla Münire dağıtıyor çayları. ‘’Ya Rabbim ne kadar güzel…Özel ilgi mi gösterdin yaratırken ve de beni o kadar mı seviyorsun Ey Allah’ım ki onu bana nasip ediyorsun. ‘’
-Eeee baba yemek tamam…haydi başla bakalım şu Evran’ın hikayesine…
Tüm köylüler ‘’Baba’’mın etrafında toplanıyorlar…Neredeyse ağzının içine girecekler…Daha önce yüz kere dinledikleri Evran hikayesini anlatmaya başlıyor Kayın pederim . Yüz birinci kez…
YORUMLAR
Hikaye her zamanki gibi güzel ve keyfliydi ama türkü bir başka güzeldi hocam türkü söylemekte yakışıyor size : ) saygılarımla.
not: şimdi şu Evran 4 e bakalm evran neymiş :)
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
Türküye,hele nakarat bölümlerine bayıldım :
Keşke ezgisini de bilseydim..)))
sami biberoğulları
sami biberoğulları
Selam ve saygılarımla.
hocam kocam gelsin ona bu yazınızı okuyacağım o okumaz benim kocam beni 15 yaşında tanıdı o 23 yaşındaydı 4 yıl peşimden koştu sözde bana öldü bitti 26 yıllık karısıyım kaşımı eymedim böyle sözler etmedi eve gelsin bir fırçayı haketti.Hemde ne fırça fırça çeksem de söylemez çok güzel aşk siizin aşkınız münirede size aşık Allah tamamına erdirsin hikaye güzel ben kız isteme merasimini merak ediyordum okuyacağız hep hocam
sami biberoğulları
Selam ve saygılarımla.
ERAY ÖZGÖR SARIKAYA
Hoca'm sen bu Evran dizisine iyi reklâm almışa benziyorsun.
Halâ olayı bir sonraki bölüme bıraktığınıza göre !
sami biberoğulları
Her neyse yarın bitiyor inşallah...Dizi işi bana göre değil...Gerçi bunu da kıvırdım ama m yine de sanırım bundan sonra dizi yapmam...Sanat filölerine devammm.
Selam ve saygılarımla.
sami biberoğulları
sami biberoğulları
Esma KAHRAMAN
Esma KAHRAMAN
sayfa çok büyüdü falan... şekil değiştirdi.. :))) yorum yeri kayboldu galiba
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sevgili hocam sizin kaleminize yetişemeyiz ama hep böle tam heyecanlı yerinde kesiyorsunuz emeğinize sağlık
sami biberoğulları
Selam ve sevgilerimle.
sami biberoğulları
Selam ve saygılarımla.
Billur Hanımdan öğrenmişin uzatta uzat bakalım hocam,tebrik ederim saygılarımla.
sami biberoğulları
Selam ve saygılarımla.