- 2483 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
GÖNÜL ZİNDANI
Gecenin kör saatinde,en az gece kadar karanlık bir odada,karanlığa meydan okuyan bir mumun ışığında,demli çayın sıcaklığında yazıyorum.
İtiraf ediyorum.Ben suç işledim.Kime karşı mı? Elbette kendime karşı.Bu gece,bu saatte...Bu anda kendimi yargılıyorum.Ben kendi davamda hem suçlu, hem avukat, hem savcı, hem hakim, hem de tanığım.Kendimi savunacağım, kendimi deşifre edeceğim.Kendimi yargılayacak ve kendime ceza vereceğim.
İtiraf ediyorum.Ben suç işledim.Kendime ihanet ettim.Bu gece,bu saatte...Bu anda başlasın davam.Evet, suçluyum ben.Fakat beni de anlayın.Bir de benim açımdan bakın.Sizi üzdüm belki ama ben de acı çekiyorum.Halimi görmüyor musunuz? Af dileniyorum işte sizden .Ayaklarınıza kapanıyorum.Ne olur beni de anlayın.
Haklısınız.Sizi çok üzdüm.Her birinizde ayrı izler bıraktım.Derin yaralar açtım ruhunuzda.İncittim.Örseledim duygularınızı.Demek affedemezsiniz beni.O kadar ağır mı suçum?... O kadar acıtıyor demek ki kırık kalpler.
Kararı açıklıyorum.Suçlunun yaptıkları belirlendi.Kendine ihanet ettiği kanıtlandı.Bu gece, bu saatte....Bu anda suçlunun vicdanında görülen davada gönül zindanına atılması kararlaştırıldı.",
En acısı da bu değil mi? En büyük zindan gönül zindanı... En büyük işkenceler orada değil mi? Her yerden kaçılır da insan oradan kurtulabilir mi?...
YORUMLAR
Ben otuz küsür yıldır gönlümün zındanındayım. Ne kadar yargılsam da kendimi, savunacak ve kendimi haklı çıkaracak bir şeyler mutlaka buluyorum.
Tertemiz duygular, karşılık beklemeden sevmek, başka ellere varmış sevdiğinin bile mutluluğu için dua etmek , Allah'ın huzurunda bile sevdiğini inkâr etmeyip yalana baş vurmamak suçsa eğer, verin bana bir kalem ; çizeceğim tüm inandığım güzellikleri !