Benim en iyi yanımdın..
Kalbimle beraber yıktığın hayallerim, artık seni taşıyamıyor sevgilim. Düşünü kurduğum geceler artık koca bir karanlıktan ibaret. Karanlığın masum prensi olan Ay’ ımdın sen benim. Ama artık masum prenslerin soyu tükendi sevgilim. Acı çekiyorum sevgilim ama hiçbir acı seni kaybedişimden daha acı değil. Benim mutluluk direğimde sallanan aşk bayrağım sendin. Yaşadığım bu dört duvarın tek rengiydin. Belki bir değildik ama hep bütünlerdik. O tek kelimelik lanet, tüm hayatımıza ve yaşadıklarımıza mal oldu sevgilim. Hoşçakal... O an sana dedim ya ’Sana geri dön demiyeceğim! Senin için tek bir yaş dökmeyeceğim!’ diye. Sende dönüp ’Zaten o gizli ormanlar kadar yeşil gözlerinden süzülecek tek yaşı kaldıramam sevgilim’ dedin ya işte o bana çok ağır geldi. Kiraz dudaklarından dökülen kelimeler beni bir hortum gibi içine vakumladı sevgilim. Artık biz değil ben varım. Keşkehep biz olarak kalsaydık diyorum ama biliyorum ki aramıza giren kilometreler bize biz dedirtmiyor.. Ellerimle uyum içerisinde ritim tutan kalemim artık seni yazmıyor. Mazide kaldın sevgilim, yine düştün o mazi çukuruna. Ama ben bir daha aşk çukuruna düşmiyeceğim. Sana hala sevgilim diyorum, sevgilim. Çünkü ben seni her şeyden çok sevdim. Kalbimden uzay boşluğuna doğru yol alıyorsun, her dakika dibe batıyorsun. Senin bende bıraktığın tek hatıra okşadığın saçlarım. Onları kesmedim, kesemedim. Farkediyorum ki sevgilim, benim en iyi yanım sendin...
R. Sevde GÜRCÜ
Dip not: Belki liseli olduğum ve hayat deneyimim olmadığı için yazdıklarım biraz çocukçadır. Yazmanın yaşı olmadığını çocukken öğrenmiştim. Hala bu konuda hem fikirim. Sadece bu yazının bir kurgulamadan ibaret olduğunu belirtmek istedim. İyi okumalar, beğenmeniz dileğiyle.. :)