- 841 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
“GANİTA… AKŞAMA DOĞRUYUM BEN…”
M.NİHAT MALKOÇ
Heyamola Yayınları “Trabzon’dur Yolumuz” adı altında Trabzon’la ilgili bir şehir kitaplığı oluşturma gayreti içerisine girdi. İyi de yaptılar. Aslında bu geç kalmış bir çalışmaydı. Bu yayınevinin sahibi olan Ömer Asan, Trabzonludur. Bu şehrin havasını teneffüs etmiştir, suyunu içmiştir. O, doğduğu şehre böylece vefa borcunu ödemektedir. Başta Ömer Asan olmak üzere, bu çalışmayı akıllarına getirenlere, uygulamaya koyanlara şükranlarımızı sunuyoruz. Bu çalışma sayesinde Trabzon’umuz birbirinden güzel ve özgün eserler kazandı.
“Trabzon’dur Yolumuz” şehir kitaplığı serisine şair Ercan Yılmaz’ın kaleme aldığı “Ganita… Akşama Doğruyum Ben” adlı eseri okumakla başladım. Çünkü Trabzon’da en çok Ganita beni kendine çeker. Ruhum en çok Ganita’da huzur ve sükûn bulur. Ganita, şiirlerimin mürekkebine kattığım ilhamın yedi rengidir. Değerli şair Ercan Yılmaz’ı da beğenerek okurum. Özgün şiirlere imza atmıştır. Üniversite eğitimini bu şehirde almıştır. Kendisi Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenidir. Her şeyden önemlisi de O da benim gibi Nazan Bekiroğlu’nun rahle-i tedrisatından geçmiştir. Böyle bir projeye dâhil olması isabetlidir. Trabzon’un nemli havasını uzun yıllar soluyan Yılmaz, şimdilerde memleketi Adapazarı’nda, Cemil Meriç Sosyal Bilimler Lisesi’nde öğretmenlik hayatına devam etmektedir.
Aslında Ercan Yılmaz, köken olarak Trabzonlu değildir. Adapazarı’nda doğup büyümüştür. Fakat bu durum onun Trabzon hakkında yazmasına asla engel değildir. Zira o Trabzon’u doyasıya yaşamış ve sevmiştir. Kişilerin şehirlerle olan bağı daha çok duygusaldır. Ercan da duygusal açıdan Trabzon’a yürekten bağlıdır. O, vefalı bir insandır aynı zamanda. Zira o, “Ganita… Akşama Doğruyum Ben” adlı eserini geçtiğimiz yıllarda kaybettiğimiz değerli bir insana, hocaların hocası olan merhum Ahmet Hilmi İmamoğlu’ya ithaf etmiştir.
İmge cambazı Ercan Yılmaz, 78 sayfalık “Ganita… Akşama Doğruyum Ben” kitabında bilgiden ve malumattan özellikle uzak durmuştur. O, Ganita denen bu gizemli mekâna duygusal açıdan bakmıştır. Hatıraların sis perdesi altında maziyi sorgulamış, tabir caizse didik didik etmiştir. Bu kısa hacimli kitapta Trabzon’un duygu erlerinden Kenan Sarıalioğlu, Yaşar Bedri Özdemir, Serkan Türk, Murat Ergin, Ertuğrul Aydın, Çiğdem Sezer, Hüseyin Alemdar, Öner Ciravoğlu gibi şahısların adı geçmektedir. Bu kişilerin isimleri Ercan Yılmaz’la ve özellikle de Ganita’yla olan bağları yüzünden eserde sıklıkla zikredilmektedir.
Şair Ercan Yılmaz, Ganita’yı anlattığı kitabında birçok ara başlık kullanmıştır. Fakat bu başlıkları oluşturan yazılar kısa kısadır. O, sözü alabildiğine tasarruflu kullanmıştır. Yani az sözle çok şey anlatmaya çalışmıştır. Ganita’ya dair duygu ve düşüncelerini ifade ederken birçok şair ve yazardan alıntılar yaparak sözü daha güçlü ve bir o kadar da etkili kılmıştır.
Yılmaz’ın Ganita’ya dair bir kısım ifadeleri çok özgündür, altı çizilecek cinstendir. O, Trabzon’un yüreği olarak gördüğümüz, şirin mi şirin Ganita’yı “bellek mekânı” olarak nitelemektedir. Yine onun Ganita’yı “Trabzon’un balkonu” olarak tavsif etmesi çok manidardır. Zira Ganita, görüntü itibariyle de masmavi denizin içine abanmış bir balkon gibi durmaktadır. Fakat onu bir balkona benzetmek ancak Ercan gibi bir şairin aklına gelebilir. Kitaptaki imgeler birbiri ardınca sıralanarak, anlamı tekdüzelikten çıkarıp güzelleştiriyor.
Ercan Yılmaz, kitabının başında “Bu bir Ganita kitabı değildir. Olsa olsa bir Ganita düşüdür” derken, bize kitabının içeriği hakkında da bilgi vermiş oluyor. Zira kitabın başından sonuna kadar, bu gizemli mekâna dair solgun hatıraların ve yitik düşlerin izi takip ediliyor.
Yılmaz, sislerin görüş mesafesini iyice azalttığı demlerde, eşyanın kalın perdesi arkasından gönül gözüyle bakmış Ganita’ya... Ganita’yı alabildiğine içselleştirmiş, yaşamış ve yaşatmıştır. Bu efsunlu yeri anlatırken patenti kendine ait şiirlere de sıkça başvurmuştur.
“Ganita… Akşama Doğruyum Ben” Ganita’yı anlatan ansiklopedik bir bilgi kitabı değil, aksine Ganita’ya dair duyguların resmigeçit yaptığı bir duygu kitabıdır. Bu kitabı okuduktan sonra zaman kaybetmeden Ganita’ya giderseniz ne demek istediğimi anlarsınız.