3
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
623
Okunma
(Dilimize nereden veya hangi kaynaktan gelirse gelsin-Çünkü rivayet muhteliftir bu konuda.- yerleşmiş ve bir tür "yabancı"laşma ifade eden deyim vardır:Fransız kalmak.)
"Dersim Faciası"yla ilgili olarak ortaya çıkan "özürden "sonra çiçeği burnunda İstanbul milletvekili Sabahat Akkiraz Meclis’te "Basın Toplantısı" yapıp,"Peki siz Maraş Katliamıyla yüzleştiniz mi,Sivas Katliamıyla yüzleştiniz mi?" diye soruyordu...
Bu soruları dinlerken "nutkum" tutuldu!
Bir CHP milletvekili kendi ülkesinin gerçeğinden bu kadar nasıl uzak ki ya da bu nasıl bir Fransız kalmak ki diye düşündüm.
Sorulan sorularda biraz da bizim kuşağın tarihi "yolculuğu" da vardı.Yaşamıştık o yılları,iyisi ya kötüsüyle...Pek iyi denmez ya o da ayrı ve uzun bir hikayedir!
Maraş Katliamı,Yıl 1978.
Aralık ayının 23-24’ü.
Başbakan Bülent Ecevit.
İktidardaki parti:CHP.
Sivas Katliamı,Yıl 1993.
Temmuzun başı,2 Temmuz.
Başbakan Tansu Çiller.
İktidar Partisi:(Koalisyon)DYP-SHP.
...................
Sayın Milletvekilinin yaptığı "yüzleşme" davetini bu bilgiler ışığında önce kendisinin yapması gerekir hem de acilen bu iki olayda.Çok da geriye gitmeden...
Veya bilerek böyle konuştuysa da insanı "hafife" alıp,onu "hafızasız" bırakmak değil midir ki bu davet?
..................
Sanatçı kişiliğine,türkülerdeki duygusallığına "gıpta" ettiğim Sabahat Akkiraz’ın bu "gafları" karşısında sadece sustum.Susulur çünkü!
Bence siyaseten harakiri yapmıştır.
Sanıyorum ilk konuşmasıydı,belki de son olur.