Antepli Şahin'in Hatırlattıkları
1970’li yılların sonlarıydı. Rahmetekan Ahmet Kabaklı Hocamızın çilesini çektiği Edebiyat Dergisinin mütevazi salonunda zaman zaman yazarlardan, çizerlerden, değerli ozanlardan gelenler olur, orada sohbetler edilirdi. Biz müdavimleri de takip eder, kim geliyorsa sohbetinden feyiz almaya çalışırdık. Gelen hatibin etrafını üniversiteli, az da olsa liseli gençler çevirir, hayranlıkla dinlerdik. Yine bir gün bir avukat-şair Yavuz Bülent Bakiler gelecek dediler, gittik. O zaman kırklı yaşlarda bize yaşlı gelen, saçlarına yeni beyazlıklar düşmüş biri geldi. Ülke meselelerinden, edebiyattan, sanattan bahsetti. Nazikâne bir vaziyette sırayı şiirlerine getirdi. Bazı şiirlerini Duvak, bazılarını ise Yalnızlık adlı incecik, muhtevası büyük kitaplarından okudu. Oradaki heyecanlı, dikkatli, kara gözlü genç bir kız da “Antepli Şahin” şiirini ezbere okudu. Antepli olduğunu, Antebin kurtuluş gününde hep okunduğunu vb. övgülerle anlattı. Şairden övgüyü aldı. Biz de hayran kalmadık deyil.
İki kitabını da görmüş, hatta içinden dört beş şirini de ezberlemiştim. Bekarlık, Üsküdar Türküsü, Yağmur Güzeli, Laleli Aksaray vb. şiirlerini ezbere biliyordum. Antepli Şahin şiiri dikkatimi o güne kadar çekmemişti. O kara gözlü kızın çok güzel okuması, şairinin yorumu beni ve benim gibi oradaki herkesi çok etkiledi.
Kısmete bakın ki, bir kaçyıl sonra Antebe tayınım çıktı, o şiiri okuyan Hanımefendiden bir kaç kez daha dinlemek nasip oldu. İnşallah temennim Büyük Ozan Üstadın ağzından da şiirlerini tekrar dinlemek nasip olur. Bu vesile ile Kabaklı Hocamı Rahmetle anarken; Üstada saygılarımı selamlarımı gönderirken, hayırlı, bereketli, uzun ömürler diliyor ve bu anının ortaklarına selamlar sunuyorum.
Muharrem ELMACI
SİNOP