- 892 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
kırk,kırkbir...
Ey kalp derbendinde kırka bölünmüş bir uhde ile kırkbirinci muammaya yürüyen yolcu!..
geçmiş senindir ve ilk gözyaşların,
kayıplarda sandığın kordon kanın
anlayamadığın her ne varsa ve anladığın
senindir hepsi ve senin olduğunu sandığın...
aşk senindir sahiplenmişsen eğer
başlangıçlar;
sonu bilinsede her şeye değer
işte bu yüzdendir ki
sonu gelmez kırklar ve kırkbirler...
yolcu, dur dinle bu çağrı sanadır ,bu hitap sana
bir seda yeter gönül dergâhında uzlete kapanmana
yolcu,müsaade yoktur geçit töreninden geri kalmana
bir bakın hele yolcu sağına soluna,önüne ve ardına
bir sofa ,geçersin merdivenlerden ağır ağır ve varırsın yatağına
işte o yatakta senindir..
nerde olursan ol bulunduğun alan senindir
ama sadece bulunduğun alan!..
ey yolcuları ağırlayan koca han ve hancı
ayaklarının tozu ve yüzlerinin karalığıyla
seni parsel parsel bölen
hancıya kafalarındaki resmi çizen
üstelik ona eş ve çocuk icad eden
şu kendine yabancılar senindir..