KIRMIZI GÜLLER BÖLÜM 13
Dışarı çıkarak koridorda duvara dayanıp hıçkırıklarla ağlamaya başladı.Omuzuna dokunan el ile başını çevirdi. Metin Beydi .Selma’ya kahve içmeğe gitmiş ;ama hastanede olduğunu duyunca hemen gelmişti .Yaşlı gözlerle baktı .
"biliyor musun; babam çok hasta, bizi bırakıp gidecekmiş " yine ağlamaya başladı .
"Dur; bu kadar üzülme."
"Nasıl üzülmem? O bizim baş tacımız ,evimizin direğ;i nasıl kahrolmam ? Şimdiye kadar bir doktora götüremedim .Sen bunları bilmezsin değil mi ? Sen yoksulluğu bilemezsin değil mi ? Hiç parasız
kaldın mı ? Akşam eve nasıl ekmek götüreceğim , diye düşündün mü ? Bilemezsin... Keşke imkanım olsaydı babacığımı daha önce doktora götürebilseydim." Diye hıçkırıyordu.
Sonra kendini toparladı; Metin olmalı bunları annesine bildirmemeliydi Babası yaşadığı kadar yaşayacaktı.
Artık çare yoktu bundan sonra; sevgi ve şefkatle bakacaktı ona .
Metin e dönüp " Özür dilerim" dedi.
"Niye ? Hep ben özür diliyordum; şimdi sen diliyorsun."
"Hiççç... senin yanında ağladım diye .Artık ağlamayacağım, dik durmam lazım .Omuzlarımdaki yük daha da arttı .Babamın yerine kardeşlerime babalık da yapmam lazım" göz yaşlarını sildi.Ona bakarak:
"Babamı görmek ister misin?"
"Evet isterim; böyle bir evlat yetiştiren ana babaya teşekkür etmek için isterim. Hadi gidelim ."
Odaya girdiler ;babanın gözleri kapalı idi .
Selma yavaşça "Uyuyor mu? " diye baktı annesine...
"Biraz daldı kızım ;hoş geldin oğul."
"Hoş bulduk efendim."
"Annem, Metin Bey ziyarete gelmiş ."
Sandalyeyi Metine uzattı "Buyrun" dedi.Kendisi babasının yanına oturup, elini tuttu .Zavallı adam çok zayıftı; rengi sapsarı olmuş ,sanki ölüm ona çok yakındı. Selma nın elinin teması ille gözlerini açtı.
"Babam nasılsın, uyandırdım mı?"
"Yok kızım; uyumuyordum."Ama gözlerin kapalıydı.
"Evet, ışık yordu da; onun için gözlerimi kapattım."
" Babam, Metin Bey geldi; sana geçmiş olsun diyor."
Hasta adam bakışlarını o tarafa çevirerek.gelen ziyaretçiyi süzdü.
"Demek... Metin sizsiniz; kızım sizden bahsediyor .Sağol evlat, hoş geldin."
Metin yerinden kalkıp adamın zayıf elini tuttu .
"Geçmiş olsun; nasılsınız efendim ?"
"İyiyim sağol."
Hasta adam Metin in elini bırakmadan uzunca süzdü; sanki genç adamı tanımak ister gibiydi .Gözlerini hiç kırpmadan gözlerine baktı.(Bu bakışlarda kızımı üzme sakın der gibiydi.)Elini bıraktı ama gözlerini ayırmadı yüzünden .
Metin ""bir şeye ihtiyacınız var mı? Olursa emrinizdeyim."
"Yok oğul; sağ olasın, benim kızım var gerekeni yapacak."
"Biliyorum; böyle bir evlat yetiştirdiğiniz için size kutlamak lazım.Kızınızla ne kadar övünseniz azdır.Bizler onu çok takdir ediyoruz ve çok iyi bir elemanımız."
"Öyledir benim kızım."dedi ve yorulmuş gibi gözlerini yumdu.
"Babam ne oldu? Yoruldun mu?" dedi Selma.
"Yoruldum kızım" der gibi başını salladı. "Uyumak istiyorum" diye fısıldadı.
Hemşire gelmiştİ.
" Biraz uyusun bırakın; ziyaret az olsun ."
Metin de ayağa kalktı "Ben gideyim; her hangi bir şeye ihtiyacınız olursa yardıma hazırım."
"Teşekkür ederim. Çok teşekkür ederim. Şirketten gelen doktor bu özel odaya yatırmıştı; masraf şirkete aitmiş."
Metin dışarı çıktı; Selma onu geçirirken
"Ben izinliyim; artık buradayım " dedi.
"Biliyorum; hoşçakal, görüşürüz"
Selma geri döndü.
"Metin dediğin bu demek."
"Evet anne; öbür şubenin müdürü . Bazı günler burada bulunuyormuş .Çok zaman dışarıdayım diyor ."
"İyi biri gibi."
"Evet; ben de fazla tanımıyorum ama, iyi anlaşıyoruz."
Günler geceler hastanede geçti; ama baba iyi olamadı ne yazık ki bir hafta sonra bir sabah gözlerini açamadı; ebedi kapatmıştı. Selma başındaydı deli gibi doktora koştu...
"Yetişin! Babam gidiyor! "
Koşuşturmaca oldu ama; artık yoktu çaresi...
Koridorlar çınladı Selma nın sesinden .
"Babaaaaaa bırakma biziiiii ! Gidemezsinnnn !" diye.
Ama her şey bitmiş; bırakıp gitmişti babası, dönüşü olmayana... Selma cık şaşkın; ne yapacağını bilmeden çılgın gibiydi.
Doktor müdüre bildirmiş; müdür ve sevenleri hastaneyi doldurmuştu.Selma yı eve getirdiler; kalabalık olmuştu cenazesi. Şirketten, eski mahallelerinden onca insan eve gelip baş sağlığı diliyordu. Akşama kalmadan adamcağızı defnedip dönmüşlerdi.
Selma kimseleri ne görüyor, ne de duyuyordu;hastanede iğne yapmışlardı.Üç gün kendine gelmeden uyudu, uyuştu.Böyle üç gün geçmişti ...
O sabah kalkınca "Ben bu gün babama gideceğim" dedi.
Annesi "Nasıl olur? Nasıl gidersin? diyecek oldu.
"Yok gideceğim, uyuttunuz beni; hiçbir şeyden haberim olmadı. Başım kazan gibi; ama yine de gideceğim.
Gidip, göreceğim babamı ."
AYŞE KARAN
DEVAM EDECEK
YORUMLAR
Hikayede acı bir olay yaşamakla beraber güzel gidiyor. Haddim olmayarak iki yerde biraz detone gördüm onları belirteyim ( Bu detone de İbo dan öğrendiğim bir şey ) 1- İyi bir evlat yetiştirdiğiniz için size teşekkür ediyorum: Niye? ( Sanki bana iyi bir eş adayı hazırlamışsınız der gibi ) Bence teşekkür etme yerine ''sizi kutluyorum'' olmalıydı. 2- Akşama kalmadan adamcağızı gömüp dönmüşlerdi....Burası biraz zalimce geldi bana. Gömmek yerine defnedip dönmüşlerdi deseydiniz sanırım biraz daha şık olurdu....
Neticede takdir elbette sizin. Ben her halukarda okuyacağım bu yazıyı sonuna kadar. Ama madem ki burası eleştiri hanesi Eh o zaman yazacağız artık bir şeyler...
Her ne kadar sürç-ü lisan eyledikse affola.
Selam ve saygılarımla.
AYSE 09
saygı duyarım belki sizin dediğiniz doğrudur
haklısınızdüzenlerim
çok teşekkürle sağ olun
saygılar benden
sami biberoğulları
Selma, için beklenen son geldi ve babası onu ve ailesini bir daha dönmemek üzere bırakıp gitti.
Yaşamışlıklarında kendimi buldum ve kayboldum sanki.Öykü yazınız, mükemmel annem,merakla
diğer bölümlerde neler olacak bakalım,bekliyorum.Saygı ve selamlarımla......
VAZO tarafından 11/26/2011 11:23:59 AM zamanında düzenlenmiştir.
AYSE 09
AYSE 09
sevgimlesin
evet bakalım neler olacak
zorlu bir yol dha selmayı kucaklayacak gibi güzel devam ediyor öykü kutlarım canım ...sevgilerimle...
AYSE 09
Bu bölüm hüzünlüydü, babanın gidişine selma yıkılmıştı... Okumaya devam, yazı mükemmel gidiyor... Tebrikler ve selamlar... iyi geceler.
AYSE 09
saygımla iyi geceler
AYSE 09
inşallah deyelim değilmi sağ ol sevgimlesin herdaim