MESLEKİ AHLAK
“Helal olsun şu doktora hastalarıyla ne kadar yakından ilgileniyor.”, “ “Güvenilir bir mühendis, müteahhit ; çünkü yaptığı binalar sağlam ve güzel.”, “Şu şehrin milletvekili çalışkan ve girişimci olduğu için şehrine birçok yatırım yapılmasını sağladı.” gibi sözleri medyada, toplumsal hayatta zaman zaman duyuyoruz ve uzun bir müddet duymaya devam edeceğiz gibi görünüyor. Bahsedilen insanları; davranışları için, meslek ahlakına uygun hareket ettikleri için en başta ben tebrik ediyorum ve onlara minnettarım. Buraya kadar her şey güzel ve normal gözüküyor. Peki zihnimizi kurcalayan “İyi de kardeşim mesleği ne olursa olsun aile-okul-toplum o insana, ne iş yaparsa yapsın mesleğinin hak ettiği davranışları sergilesin diye yetiştirmiyor mu ?...” sorusuna cevap verebiliyor muyuz?
İnsanlar güncel yaşamda vazifeleri olan işleri yaptıklarında tebrik edilsin istemiyorum; çünkü sorumlu olduğu bir görevi yerine getirdiğinde o görevin olağanüstülük gibi algılanması doğru değil, çünkü bir bedel alarak görev alan birey başka bir beklenti içerisinde bırakılırsa erdemliliğe halel gelir ve daha birçok çünküler dile getirilmesin diye bu nahoş tutumları sergilemekten vazgeçmeliyiz.
Böyle tirajı komik bir konuda ne yapılabilir sorusuna gelirsek; bırakın medenileşmeyi yaratılıştan son nefese değin bile sahipsiz bırakılmamış olan insanoğlu ve bilhassa içinde bulunduğumuz toplum insanlık gereği sorumluluk bilinci kazanacak; yahut planlı-programlı bir şekilde genç nesillere bu bilinç aşılanacak, aşılamak zorundayız da.... Bir Japon, Alman yahut İngiliz’e bugün medeni dedirten veya saygınlık kazandıran görev sorumluluğu ve ahlakından başkası değildir. Biz neden bu saygınlığı hak etmeyelim ve daha da çarpıcı olan hala neyi bekliyoruz ?…
15 Kasım 2011
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.