- 568 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
yine sabahı buldum
Yine sabahı buldum……
Karanlığın aydınlığa doğru süzülüşünü seyrederken,hep ertelenmişlikleri düşünüyorum.neyi ertelemişsem yapmak için söz veriyorum.Ama yine sabah olunca erteliyorum.Tüketmişim çoğu şeyi,en çok da kendimi.işin garibi acıtmıyor artık hiç bir yaram,kanamıyor gözlerim.
İnsanları tanıdıkça daha çok nefret eder oluyorum insanlığımdan.Geçmişte ne yaşadıysam tüm örneklerini tekrar yaşıyorum.Tuhaf geliyor konuşmalar,aşklar,koşuşturmalar.
Çekip gitmek istiyorum yerini kendim de dahil kimsenin bilmediği bir yerlere.
Yorgunum,melankolik yalnızlığımı yaşayamamaktan dolayı.Kimse girmesin istiyorum hayatıma,kimse dokunmasın istiyorum yalnızlığıma,yaralarıma.Acemiyim bu hayatta,ne de olsa ilk gelişim bu dünyaya…
Yine sabahı buldum…
Sabah ezanlarının büyüsünde başlıyor gün,durgun,sessiz,davetsiz…
Kargaları sevmiyorum.Her sabah kundaklıyorlar münevver sabahı sedalarıyla.
Sanki tüm dünyayı omurgama yüklüyor güneş, aydınlatırken gecenin sesizliğini.
Yine,çayını şekersiz içen bedbaht,modern zavallılarla yine aynı havayı soluyacağım.Kahretsin!
Cebimde 20 lira,maaşa 7 gün var.Simidimi yerken ve inadına şekerli çayımı içerken,
yagmurun yağmasını,biraz temizlemesini diliyorum kirden,kabih görünen suratları.Küduratim devam ediyor.Hayat tutunulamayan bir hulya.Gercek olan varligimizin sebebi olandir.
Yine sabahi buldum…Bekliyorum yagmuru…
Dudaklarım da hep aynı şiirle.
ahminelaşk
“Yağmur, seni bekleyen bir taş da ben olsaydım
Çölde seni özleyen bir kuş da ben olsaydım
Dokunduğun küçük bir nakış da ben olsaydım
Sana sırılsıklam bir bakış da ben olsaydım
Uğrunda koparılan bir baş da ben olsaydım
Bahira’dan süzülen bir yaş da ben olsaydım
Okşadığın bir parça kumaş da ben olsaydım
Senin için görülen bir düş de ben olsaydım
Yeryüzünde seni bir görmüş de ben olsaydım
Senin visalinle bir gülmüş de ben olsaydım
Sana hicret eden bir Kureyş de ben olsaydım
Damar damar seninle, hep seninle dolsaydım
Batılı yıkmak için kuşandığın kılıcın
Kabzasında bir dirhem gümüş de ben olsaydım “
Nurullah GENÇ