- 3161 Okunma
- 12 Yorum
- 0 Beğeni
..haydi hep birlikte el ele içimizi dışımızı dünyamızı güzelleştirmeye!
çok değerli şair mavi dans’ın şiirine yorum olarak eklemek istediğim (bugün facebook da bir yazıya hemen çalakalem yazdığım) ülkemizde son dönemde üstüste yaşadığımız birlik beraberliğimizi tehdit eden huzur bozucu ilginç gelişmelerle ilgili düşüncelerimi kendi sayfamda paylaşmanın daha uygun olacağını düşündüm...yazım hataları affola..:)
(lütfen en alttaki videoyu da izleyiniz "tarihimizle ilgili saklanan gerçekler")
www.edebiyatdefteri.com/siir/535170/sehit-guncesi.html
ATATÜRK diyor ki
“Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir ırkın evlatları, hep aynı cevherin damarlarıdır.”
(Atatürk 04.10.1932, Dolmabahçe Sarayı, Diyarıbekir Gazetesinin Sahibine Demeç.)
ATATÜRK diyor ki
“Efendiler, bir memleketin, bir memleket halkının düşmandan zarar görmesi acıdır. Fakat, kendi ırkından büyük tanıdığı ve başlarında taşıdığı insanlardan vefasızlık, felaket görmesi ondan daha acıdır. Bu kalp ve vicdanlar için unutulmaz bir yaradır.”
Allah için vatan için göğsünü siper eden şehit olmayı göze alan kutsal bilenleri parayla satın almak ha bir milletin inançlarıyla böylesine oynamak (zengin-fakir diye bölmek ha) hangi vicdana hangi akla kime hizmet lütfen bilenler açıklasın bize..!!!!
müslüman olmayanların; savaşacak adam bulmak için uyguladıkları bu taktik her zaman başarısızlık getirmiş, şeytani yöntemlerle -başka ulusların ordusundan her zaman destek- yolunu bir şekilde bulmuş kandırarak iyi niyetlerini kullanmışlardır (nato..vs gibi)
AB girme bahanesiyle (ki AB de hangi şeytani amaçlarla kurulmuştur Allah bilir!!!)
dış güçlerin kendilerine tehdit unsuru gördükleri kötü niyetlere karşı bağımsızlığımızın birlik beraberliğimizin güvencesi koruyucusu dünyanın en güçlü ordusu” Türk ordusu”nu zayıflatma yok etme planları mıdır..?
İnsanları parayla satın alan, insana bir mal, bir eşya gözüyle bakan sömürgeci zihniyetlere ve onlara hizmet eden kuklalara, satılık uşaklara insanlığın yüzkaralarına yazıklar olsun! mezar kabul edecek mi acaba sizleri yaradan’ın huzuruna hangi yüzle çıkacaksınız..!!!
ne AB ne başkası
her şey bizde bütün güç kendimizde
“muhtaç olduğumuz güç damarlarımızdaki asil kanda” genetiğimizde mevcuttur ve bu güç kişisel çıkarlara değil insanlığın çıkarlarına hedeflidir medeniyetlerin ana kaynağıyız özgür yaşamayı severiz bizimle birlikte yaşayanlarda özgür olmuşlardır (cami-kilise-havra..vs bir aradadır) Osmanlı İmparatorluğu ve TC. buna en güzel örnektir..
kendileri krallıklarıyla yeni yönetimlerini birarada yürütenler bizleri şanlı onur veren geçmişimizden kültürümüzden kopartmak için ellerinden geleni yapmış karalama kampanyalarına girişmişlerdir..
ör:edebiyat alanından baktığımızda
Osmanlı Devleti hiç bir imparatorlukta görülmeyen ve hedefleri olan yaratıcı bir uygulama yenilik yapmış o günün sanatsal edebi dillerini bir potada eriterek Osmanlı Türkçesi’ni oluşturmuştur..
bugün karalanan sahip çıkılmayan Osmanlı Türkçesi Divan Edebiyatı Osmanlı İmparatorluğu’nun yaratıcı yüzüdür sanatsal dillerin bir potada eritilerek Osmanlıca sentezi yeni bir ürüne biçime gramere dönüşüdür Osmanlı Türkçesi hedefleri olan ve hiç bir imparatorlukta görülmeyen dahice muazzam bir düşünce o günün şartlarında ve dahi bugüne miras kalan edebi yönü zengin muhteşem külliyatlarıyla atalarımızın önünde saygıyla eğiliyorum mekanları cennet olsun...insanlığa hizmet edenlerin cümlesine selam olsun..:)
(geçmiş geleceği oluşturur geçmişimizi çok iyi bilmeli kültürel sanatsal değerlerimize sahip çıkmalı başka kültürleri ithal etmek yerine kendi kültürümüzü yeniliklerle geliştirerek dünya tarihine damgamızı basmalıyız bu güç hepimizde mevcut yeter ki kendimizi fark edelim )
geçmişe tarihe çok önem veren
(lütfen alttaki videoyu izleyiniz tarihimizle ilgili saklanan gerçekler)
bağımsız TC devletimizin kurucusu
“Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir. Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur”
"Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki ASİL kanda mevcuttur!"
diye uyaran
Atatürk de Osmanlı İmparatorluğu’nun yetiştirdiği bir asker bir subaydır…:))
dünyaya medeniyetin mührünü basarak bağımsızlık tarihi yazan özgürlük timsali, hainlerin korkulu rüyası atalarımızla ilgili bilgileri dahi saklayan bizi geçmişimize düşman etmek isteyen kendi çıkarlarına hesaplarına göre yalan yanlış yazan
dünyayı sömürmek isteyen düşmanın taktiği;
bize kendi elimizle kendimizi yok ettirmek
bize güç katan birlik beraberliğimizi sağlayan güçlerimizi kendi elimizle ortadan kaldırtmak
bu asil millet para için çıkar için değil Allah rızası için çalışmıştır Allah vatan millet yoluna çarpışmıştır her zaman onun için hala ayaktadır onun için yıkılmamıştır tüm kötü niyetli çabalara rağmen tv- basın- pc.. vs yoluyla sinsice evlerimize giren toplumun ailenin bireyin inançlarını ahlakını değerlerini birlik beraberliğini darma duman eden
mana boyutumuzu çökerterek kendi çıkarları için paraya maddeye teşvik eden para için yalvartan programlardan olumsuz kötü haberlerle moral bozan yayınlardan etkilenmedikçe
her alanda kendi yerli ürünlerimizi kullandığımız sürece
yabancı kaynaklı hibrit tohumlar yerine kendi öz yerli tohumlarımızı ektiğimiz sürece
topraklarımızı satmak yerine en güzel şekilde değerlendirip kullandığımız sürece
yabancı ülkelerin ortak olmadığı öz yerli bankalarımızı tercih ettiğimiz sürece
kendimize ait kültürel inançsal vatansal sanatsal..vs değerlerimizi kaybetmedikçe
ülkemize ait yer altı yerüstü zenginliklerimize sahip çıktığımız sürece
(ki biz çok zengin bir ülkeyiz “onlar her zaman bize muhtaç” .. bizler bilinçli birlik beraberlik içinde elele verirsek her şeyin üstesinden geliriz evelallah)
kötü niyetli hain düşman hiçbir zaman başaramayacaktır..:)
bugün ki dünya düzeninde şartlar gereği var olmak zorunda olan kahraman ordumuz örnektir bağımsızlığımızın teminatıdır dış güçlere ve tüm kötü niyetlere karşı..!!!
çeşitli şeytani oyunlarla birlik beraberliğimizi sağlayan tüm unsurları (vatan-aile-dil-din-kültür-tarih..vs vs) parçalamaya yok etmeye çalışan
ülkemiz üzerinde haince emelleri olan kötü niyetli dış güçler hep uyguladıklarını sürekli değişik görüntülerle sahnelemeye devam ettikleri ülkemizde yaşanan ilginç durumların da sebebi hep aynı metod hep aynı oyun ;
böl- parçala-yönet-yut…
kardeşi kardeşe kırdırmak (ör:sağ-sol , faşist-komünist, açık –kapalı, türk-kürt..vs)
not: k, ü, r, t=t , ü, r, k
abd nin farklı ırk iddiasıyla yaptırdığı bilimsel genetik inceleme raporu sonucu..:))
abd gen tarama sonucu: türk-kürt gen uyumu %97 genleri aynı..:).. inançları aynı.. tarihi aynı kökleri aynı vatanı aynı ..!!!!
gen raporundan çok önce tarihe tarihi araştırmalara çok önem veren Atamız 04.10.1932 yılında "Diyarıbekir Gazetesi"nin sahibine verdiği demeçte bakın ne diyor
ATATÜRK diyor ki
“Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu, Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı ve Makedonyalı hep bir ırkın evlatları, hep aynı cevherin damarlarıdır.”
(Atatürk 04.10.1932, Dolmabahçe Sarayı, Diyarıbekir Gazetesinin Sahibine Demeç.)
bizim aynı ırk aynı inançtan kardeşlerimize topraklarımızı böldürmeye çalışırken
kendileri farklı etnik kökenli uluslarla bir arada yaşamakta (Kızılderililerin ülkesini zorla gaspedip zencileri dışlayan dış güçler bize de insan hakları mavalını soykırım mavalını okumaktalar:)
kendileri idam yapmakta(bize idamı yasaklatma…!!!)
bize din-devlet ayrı laik olmalı derken kendileri mecliste incile el basarak yemin etmekte..!!!
say say bitmez batının çirkin ikiyüzlü çok yüzlülüğü.. pardon yüzsüzlüğü..:)
(not: dünyada var olan her ülkenin her inancın masum insanları iyi niyetli yöneticileri tüm bu söylemlerin düşüncelerin dışındadır güzel yürekli iyi niyetli herkes bizim kardeşimiz dünya ailemizin bir ferdidir hepsine sevgi ve selamlarımı iletiyorum.. iyi ki varsınız güzel yürekli iyi niyetli insanlar; iyi ki varsınız insanlık için şanssınız..:)
uyan güzel insanım uyan..:)
karanlık dış güçler biliyor ki saldırsa gücü yetmez
biliyor ki Allah için vatan millet için şehit olmak için yarışan medeniyetin özgürlüğün beşiği asalet timsali bir milletle baş edemez..
dünyanın en güçlü en kahraman en asil ordusuna o harika yürekleriyle dünyanın eski en tarihi en medeni en genç nüfuslu imanlı en asil milletine insanlarına sahibiz…
ülkemiz tam bir cennet hep birlikte tüm kardeşlerimizle cennet bir ülkede yaşıyoruz..:)
üç tarafımız deniz, içme sularımız, yer altı yerüstü soğuk sıcak sularımız var
yer altında çok değerli madenlerimiz bor...vs (çıkartırılmayan) petrolümüz var
ılıman iklim kuşağında dört mevsimi birden yaşıyoruz ,her mevsime ait sebze meyve bitki örtüsüne dünyanın zengin florasına sahibiz
DÜNYANIN EN ESKİ EN TARİHİ EN ÖZGÜR MEDENİYETİYİZ
Ortaasya’dan bugüne tarihin medeniyetin beşiğiyiz topraklarımızda nereye kazma vursanız tarih fışkırmakta (çala çala bitiremediler halâ..:)
tehdit olarak algılanıyoruz çünkü
DÜNYANIN EN ÇOK GENÇ NÜFUSUNA SAHİBİZ
çok zengin doğal kaynaklarımız sayesinde
DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKESİYİZ
iş imkanları yaratarak işsizliğe son verecek ülkemize ait yer altı yerüstü zenginliklerimize sahip çıktığımız sürece (doğu batı arasında jeopolitik çok önemli bir köprü olan bizler onlara değil onlar bizlere muhtaç” elele verirsek çözemeyeceğimiz hiçbir sorun yok
her şeyin üstesinden geliriz evelallah)
kötülük hiçbir zaman başaramayacaktır..
hey kötülük hiçbir zaman başaramayacaksın..!
(not: dünyada var olan her ülkenin her inancın masum insanları iyi niyetli yöneticileri yazıda yer alan düşünce söylemlerin dışındadır güzel yürekli iyi niyetli herkes bizim kardeşimiz dünya ailemizin bir ferdidir hepsine sevgi ve selamlarımı iletiyorum.. iyi ki varsınız güzel yürekli iyi niyetli insanlar; iyi ki varsınız insanlık için şanssınız..:)
dileğim ;
herkesin haddini bildiği savaşın sınırların olmadığı bilinçli özgür insanca yaşanan cennete dönüşmüş bir dünya…)
dileğimiz
-BİLİNÇLİ ÖZGÜR İNSANCA YAŞANAN CENNETE DÖNÜŞMÜŞ BİR DÜNYA-
lakin bugün ki düzende sistemde bu şu an için ütopik görünse de insanlığın mutluluğu için istediğimizde istediğimiz zaman her şeyi başarmamız mümkün neden olmasın ki? ha gayret güzel insanım ha gayret! umutla hep birlikte elele gönül gönüle sevgiyle..:)
uyan ey güzel insanım uyan! geçmişini bil.. kendini bil! geleceğini gör!
insan ol insan! sevgiyle sar sarmala herkesi !..yok et içindeki dünyadaki tüm kötülükleri..bil ki tüm kötü fikirler sevgisizlikten doğar..
sevgiyle sar sarmala yok et dünyadaki tüm kötülükleri..:))
haydi hep birlikte el ele içimizi dışımızı dünyayı güzelleştirmeye!
çünkü bizler
DÜNYANIN EN GÜZEL YÜREKLİ EN GÜZEL İNSANLARIYIZ ..İNSANIZ ..!!!
BERİ GEL
Beri gel, daha beri, daha beri.
Bu yol vuruculuk nereye dek böyle?
Bu hır gür, bu savaş nereye dek?
Sen bensin işte, ben senim işte.
Ne diye bu direnme böyle, ne diye?
Ne diye aydınlıktan kaçar aydınlık, ne diye?
Topumuz bir tek olgun kişiyiz, bir tek,
Ne diye böyle şaşı olmuşuz, ne diye?
Zengin yoksulu hor görür, ne diye?
Sağ soluna yan bakar, ne diye?
İkisi de senin elin, ikiside,
Peki, kutlu ne, kutsuz ne?
Topumuz bir tek inciyiz, bir tek.
Başımız da tek, aklımız da tek.
Ne diye iki görür olup kalmışız
İki büklüm gökkubbenin altında, ne diye?
Sen habire gevele dur bakalım,
Habire ’Usul boylu birlik çam ağacı’ de,
Sonu nereye varır bunun, nereye?
Şu beş duyudan, altı yönden
Varını yoğunu birliğe çek, birliğe.
Kendine gel, benlikten çık, uzak dur,
İnsanlara katıl, insanlara,
İnsanlarla bir ol.
İnsanlarla bir oldun mu bir madensin, bir ulu deniz.
Kendinde kaldın mı bir damlasın, bir dane.
Erkek arslan dilediğini yapar, dilediğini.
Köpek köpekliğini ede durur, köpekliğini.
Tertemiz can canlığını işler, canlığını.
Beden de bedenliğini yapar, bedenliğini.
Ama sen canı da bir bil, bedeni de,
Yalnız sayıda çoktur onlar, alabildiğine,
Hani bademler gibi, bademler gibi.
Ama hepsindeki yağ bir.
Dünyada nice diller var, nice diller,
Ama hepsin de anlam bir.
Sen kapları, testileri hele bir kır,
Sular nasıl bir yol tutar, gider.
Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak,
Can nasıl koşar, bunu canlara iletir.
MEVLANA
18.11.2011
sabiha küçüktüfekçi
YORUMLAR
değerli kalem zevkle okudum büyük emek verdiğiniz yazınızı
iyiki sizin gibi insanlara hala bu zamanda rastlayabiliyoruz
kaleminiz kavi olsun h,ç susmasın
saygılar hürmetler
Şehitler diyarından selamlar
İlhami GÜL
Sarıkamış
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
kendi gönül güzelliğiniz sağolasınız şehitler diyarına selam olsun değerli şair İlhami dost iyi ki varsınız her dem varolasınız..:)
sevgim saygım selamlarımla..
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
Ama hepsin de anlam bir.
Sen kapları, testileri hele bir kır,
Sular nasıl bir yol tutar, gider.
Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak,
Can nasıl koşar, bunu canlara iletir.
MEVLANA
sağolasınız varolasınız merrtce dost
teşekkürlerim hayata kattığınız sevgi yürekli cümle güzelliklere iyi ki varsınız..:)
sevgim saygım selamlarımla..
ALTIN HARFLERLE YAZILSA YERİDİR SAYGIDEĞER HOCAM DÜŞÜNCELERİNİZ.
kutluyorum emeklerinin ve paylaşıyorum yazınızı...Selam sevgi ve saygılarım ile. Sağlıcakla esen kalınız...
BİZ BİR MİLLETİZ
Atatürk`ün kolundayız,
Önce aklın yolundayız,
Bilim teknik dalındayız,
Çağdaş uygar bir milletiz…
Güçsüzleri ezdirmeyiz,
Canı candan bezdirmeyiz,
Yürekte kin gezdirmeyiz,
Sevgi dolu bir milletiz…
Alnı açık başı dimdik,
Üç kıtada ata bindik,
Yedi düvel`i biz yendik,
Oldukça güçlü bir milletiz…
Doğusunda Ural Altay,
Batıda Balkan`ı saran,
Devlet yıkıp devlet kuran,
Oğuz Yavuz bir milletiz…
Ne Napolyon ne İskender,
Tanımadı şanlı gönder,
Rastlanamaz eşsiz ender,
Çok cengaver bir milletiz…
Savaş elbet hiç hoş değil,
Yavaş altı hiç boş değil,
Düşenler hep sarhoş değil,
Toprağı can bir milletiz…
Uyu Hektor rahat uyu,
Kalmadı Aşil`in soyu,
Yurdun Fatih Atatürk yurdu,
Biz mert cesur bir milletiz…
Biz tarihten çok ders aldık,
Zalimlere korku saldık,
Hep şanla ayakta kaldık,
Bayrakla-şan bir milletiz…
`Ne Mutlu Türk`üm diyene!`,
Aynı sofradan yiyene,
Hele bir bak ailene,
Can kaynaşan bir milletiz…
Koyunumuz kuzumuz var,
Kavalımız sazımız var,
Bizim sizde kızımız var,
Kan kaynaşan bir milletiz…
Bizim dağlar sizin dağlar,
Serin olur yazın dağlar,
Sular bir ağızdan çağlar,
Çağlar-a-şan bir milletiz…
Farklı düşünce duygulu,
İnsan insana saygılı,
Ne kaygısı hep sevgili,
Dayanışan bir milletiz…
Ne dil ne din renk farkı yok,
Herkes eşit tek farkı yok,
Hiç kimsede ön yargı yok,
Biz ayrışmaz bir milletiz…
Ruh ile ten yürekte can,
Hep birlikte bir heyecan,
Gözler var ya kahve fincan,
Etle tırnak bir milletiz…
Hak hürriyet Anayasa`da,
Keder kıvanç ve tasada,
Elin işine gelmese de,
El-eleyiz bir milletiz…
Bak dünyaya gör oyunu,
Düşman çığsa durdur onu,
O vurmadan sen vur onu,
Uyan sezgin bir milletiz…
Hap sattırıp yutturan kim,
Sana kurşun sıktıran kim,
Devletini yıktıran kim,
Ben sen o biz bir milletiz…
Parçala böl ve yönet,
Uyarsan işte ihanet,
Herkes anladı nihayet,
Biz tek vücut bir milletiz…
Vatan millet bölünemez,
Ayrı düşüp ölünemez,
Bölük pörçük yürünemez,
Tek bir bayrak bir milletiz…
Aktaş`ım susmaz yüreğim,
Dünyada barış dileğim,
ATA bayrak,TÜRK direğim,
Bağımsız özgür bir milletiz.
Şaban Aktaş
03.02.2006
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
Ama hepsin de anlam bir.
Sen kapları, testileri hele bir kır,
Sular nasıl bir yol tutar, gider.
Hele birliğe ulaş, hır gürü, savaşı bırak,
Can nasıl koşar, bunu canlara iletir.
MEVLANA
ne güzel şiir ne güzel yüreksiniz altın kalpli Şaban hocam iyi ki varsınız sağolasınız her dem var olasınız
teşekkürlerim hayata kattığınız sevgi yürekli erdemli eşsiz cümle güzelliklere..:)
sevgim saygımla hep selamlar..
Ülkelerin içinde kaos ortamları yaratan gizli örgütlerle ilgili bir yazım vardı benimde.
Ortak paydalarda buluşmak sevindirdi beni.
Bu oyunların uygulanma safhasında tarikat oluşumlarına da dikkat etmeli. Büyük grupları yöneten kişiler çıkıyor ortaya. Mehdi olduklarını bile iddia edenler çıkıyor. Küçümsenmeyecek sayıda bir topluluk oluşuruyorlar etrafında. Siyasette etkin olmaya çalışıyor tarikatlar eskiden beri devam edip geldiği üzre. Doğu bölgemizde çok yaygın ve güçlü bu oluşumlar.
Bir filozof, araştırmacı, âlim gözüyle bakılmayıp, neredeyse putlaştırıyorlar bu şahsiyetleri. Evet saygıyı gerçekten hakeden, değerli tasavvuf ehli kişiler vardır ama her sözü buyruk gibi algılanmamalı. Peygamberimizi bile tartışabiliyorlar, böyle şahsiyetlere ise dokunulmazlık yüklüyorlar. Sap ile saman sırf insanların kendi çıkarları yüzünden karışıyor.
Irkçılık, siyonizmi ve gizli örgütleri yaratmıştır. Kuran'da ırkçılığın yasaklanmasının çok boyutlu hikmetleri vardır. Osmanlı ırk sorunu olmayan bir oluşumdu, köleler bile yüksek eğitim alanları devletin en üst kademelerinde yer alabiliyordu.
Dünya ''insan'' üzerinde birleşmedikçe çözümler yetersiz kalacak. Kimsenin ırkı, dili, dini, rengi bir ayrım sebebi olmamalı. Kürtleri zorla Türk yapamazsınız. Olduğu gibi sevecekseniz seveceksiniz. Aksi geri teper. Bunun gibi ülkemizdeki diğer gruplar da öyle.
Genç nüfus var evet, hem bizim yaşlı nüfusumuzda gençtir. Yani yaşlılar yurdu çok elzem durumlarda kullanılıyor. Biz yaşlılarımızı evde barındırır, en üst köşede ağırlarız. Her zaman sözü geçen, faal konumda oldukları için, bir elleri sürekli çocuklarında, beyinleri aktif kaldıkça yaşlanmaz bizde nüfus. Yani torunu için yeniden yaşamaya başlar, hatta eskiden daha istekli olarak.
Madenler yönünden bence yeterli gücümüz var. Bunun haricinde bir de yastık altı birikimine çok meraklı bir ülkeyiz. Hep kötü günler için diye kenarda bir şeyleri olan ve bazılarında bu haddi oldukça aşan yastı altı zenginlik miktarımızın dünya ülkelerinde birinci sırada olduğunu duymuştum. Bilimsel veri yok elimde, duyumdu. Doğru mu bilmem.
Epeyce konu var, acizane katılmak istedim sohbete.
Teşekkürler emeğe. Sevgilerle
Değerli emeginize ve
böylesine içten açıklamalarınıza teşekkür ediyorum
doyurucu bir yazıydı okuduğum.
Yıllardır Avrupa ile iç içe yaşayan birisi olarak
kısaca bu konuya değinebilirim.
Avrupa Birliği kendi tabirleriyle bir hıristiyan birliğidir.
Kendi içlerinde dahi gizli pazarlıkları olan, kapitalizmin çarkları arasında
birbirlerini ezme yarışında olan ve sömürü peşinde oldukları diğer ülkeleri iliğine kadar harcama politikası güden haçlı zihniyetinde bir ittifaktır.
Türkiye ve Türklerin kim düşmanıysa, onları el altından veya alenen desteklemekten zevk duyarlar.
Günden güne ekonomik bataklığa saplanan ve yaşlanan bu birliğin, kendilerini kurtarmak için sürekli taze kana ihtiyaçları vardır. Dünya üzerindeki irili ufaklı savaşların arkasında da bu birliğin patronları konumundaki devletlerin elini / gizli emellerini görmek mümkündür.
Türkiye'yi ne zaman alırlar bu birliğe, son olarak onu da söylemek istiyorum.
Bölme amaçlı tüm dayatmaları nihayetinde ne zaman dinlerine girersek, yolumuz açıktır(!)
Selam ve saygılarımla...
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
ben teşekkür ediyorum Hilmi dost okuyup yorumlama nezaketi gösterdiğiniz o çok değerli birebir yaşadığınız gözlemlediğiniz bilgilerinizi içtenlikle paylaştığınız için her görüş her düşünce bakış açılarımızı zenginleştirmemize daha da genişletmemize vesile olmakta adım adım güzelliklere daha çok yaklaşmaktayız..
bilinçli sevgi dolu yürekler insanlık için şanstr iyi ki varsınız şanssınız değerli dost teşekkürlerim hayata kattığınız erdemli insancıl eşsiz cümle güzelliklere..:)
sevgim saygım her dem selamlarımla..
not
pc dns bağlantı sorunlarından cevaplar gecikmekte özür..
İlhan kemal hocama objektif bakışı ve yaptığı açıklamalar(belgeli,ispatlı) teşekkür etmek istiyorum..
Ve yorumda gördügüm birsey bana cevap verme hakkı doğurdugundan yorum yazıyorum..
Bahsedilen duyarlı edebiyatçı daha anadil ve resmi dil arasındaki farkı bilmeyen bir arkadaş.Ne acı...
Okudugunuz üzere yapılan o yorumlarda benim ağzımdan siyaset ya da Kürt-Türk sorunuyla ilgili tek kelime çıkmamıştır..
Ben sadece şiirin hissedilen dilde yazılabileciğini söyledim ki söz konusu olan şiirde de kürtçe sadece bir satır vardı.Olayı saptırıp,taa şehitlere vardıran,pkk'lı ilan eden ise yorumun asıl sahibidir..
Gerçekten duyarlı ve insanı dil,din,ırk,mezhep ayrımı yapmadan seven ve gerçek edebiyatçıların beni iyi anladıgını umuyorum..
Burası bir edebiyat sitesi...Vatan,millet,sakarya diyerek de vatan kurtarılamıyor..Bu ülke için en ağır bedelleri ödeyen bir halkın çocuguyum aynı zamanda.(bakınız 38 Dersim katliamı)
Ne zaman ki kendi ırkından başka ırkların da oldugu kabullenilir ve bu insanların her türlü değerlerine,kültürüne,diline,dinine saygı duyulur o zaman omuz omuza,dayanışma içinde yaşanır...
Dünyanın tek ırkı Türk ırkı değil,tek din de Müslümanlık değil..Ve hiç bir inanç,hiç bir ideoloji insanın önüne geçmemelidir..
Ben herşeye rağmen yine şunu söylüyorum; YAŞASIN HALKLARIN KARDEŞLİĞİ!
Dip not: Birileri hazmedemiyor diye etnik kimliğimi,dilimi,aslımı inkar edecek değilim..
Zazayım ve aleviyim.Bununla da gurur duyuyorum.Ama asla kimseyi lanetleyip,insan ölümleri üzerinden kirli siyaset yapabilecek biri değilim,kimseyi inancından,ırkından ötürü kendime benzetmeye çalışmam.Bunun yapılmasına da asla izin vermem.Ben bu ülkeyi tüm renkleriyle seviyorum ve insanı insan olduğu için...
Nokta..
Saygılarımla
(Bir edebiyat sitesinde değil siyaset tartışılabilecek platformlarda görüşmek umuduyla.)
Roza tarafından 11/19/2011 9:36:48 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
sevgili roza sizin de dediğiniz gibi aklın yolu bir
evet akılcı düşünen herkes bu noktada buluşacaktır
biz ülkemizi tüm dünyayı var olduğu müdahalesiz kışkırtılmamış tüm doğal halleriyle insancıl yönleriyle insanlarıyla renkleriyle seviyoruz
son günlerde dünya çok karışık sürekli birilerince karıştırılmakta ülkelerin oluşmuş artık rayına oturmuş doğallaşma sürecine giren yapılarına sunni gündemler yaratarak çıkarlar doğrultusunda müdahaleler yapılarak yeni oluşumlar yaratılmaya çalışılmaktadır ve bugünlerde tüm halkımız hepimiz kanların canların verildiği bu durumdan çok rahatsızız ve üst üste gelenlerden iyice hassaslaşmış durumdayız en küçük şeyler tepki vermemize sebep olabiliyor..
bardağı taşıran son damla değildir son damla öncesi birikenlerdir ama günah son damlaya kesilir zira gördüğüm sadece o son damladır arka planı görmeyiz düşünmeyiz olayları bir bütün içerisinde değerlendirirsek daha sağlıklı sonuçlara ulaşırız..
“anadil ve resmi dil arasındaki farkı bilmeyen “
Bahsettiğiniz arkadaşımızın “anadil ve resmi dil arasındaki farkı” bilmemesi mümkün mü elbet biliyordur sevgili roza çünkü kendisi sitemizin çok değerli bir şairi başarılı bir şiir eleştirmenidir ki bilmemesi ne mümkün dedim ya son günlerin hassasiyeti birikimlerin bardağı taşıran son damlaya dönüşümüdür yaşananlar..
hepimizin geçici bu süreci hoşgörü ve sağlıklı düşünce paylaşımlarıyla atlatacağımıza inanıyorum..
-sizinde yazılarınızın bulunduğu o sayfaki yorumumu buraya almak istedim-
"kızılderilileri katlederek ülkesini zapteden
bir yığın farklı etnik kökenliler ve inançlar bir arada yaşarken
zencileri dışlayan
hala idamı uygulayan
başka ülkeleri sömürme illetine tutulmuş sömürgeci zihniyetler her an sömürecek yeni kaynak ararken
soykırım insan hakları martavalını okuyan
mesliste incile el basarak yemin ederken başka ülkelerin inançlarına laiklik adı altında müdahale eden
tarihi gerçekleri gizleyerek yalan yanlış çıkarları doğrultusunda tarih yazan
insan hakları müdahalesi adı altında başka ülkelerin topraklarına yönetimlerine hükmedenlerin
dünyada ve yurdumuzda
kendi çıkarları uğruna çeşitli yalanlarla kardeşi kardeşe kışkırtmaya düşürmeye kendi eliyle yok ettirmeye çalışan
çeşitli şeytani oyunlarla birlik beraberliğimizi sağlayan tüm unsurları
(vatan-aile-dil-din-kültür-tarih..vs vs) parçalamaya yok etmeye çalışan
her yönü ile zengin topraklarımız üzerinde gözleri emelleri olan kötü niyetli dış güçlerin provakatörlerin satılmışların kuklaların parçala-böl-yönet-yut- oyunlarına
bu topraklar üzerinde yaşayan aklı başında olan hiç bir kardeşimiz düşmeyecektir…
kökleri genleri aynı birbirinden kız almış kız vermiş birbirine karışmış gen bağı, gönül bağı, iman bağı, tarih bağı… vatan bağlarıyla birbirine bağlananlar kenetlenenler nasıl ayrışabilir ki ?
sevgisiz yüreklerdir hayatı cehennem eden ki onlara nasıl güvenilir?
bizler birbirimizi seviyoruz sevginin olduğu her yer cennete dönüşür sevgilerimle...:)"
birlik beraberliğin insanca güzelliklerin birbiriyle yarıştığı huzur mutluluk dolu bir dünya dileklerimle..
teşekkürlerim içten düşünce paylaşımınıza
hayata kattığınız erdemli insancıl eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsınız sevgili roza..:)
sevgim saygım selamlarımla..
not:
DNS den kaynaklanan pc bağlantı sorunları nedeniyle net e girmekte problem yaşıyorum bu nedenle yazılanları geç yanıtllıyorum özür
Mükemmel bir sunu.
Paylaşım için teşekkürler, saygı öncelikli sevgiler.
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
sevgim saygım her dem selamlarımla..
Normalde üzerinde durmayacağım, ciddiye almayacağım bir yazı. Ama Defterde sözü geçen bir kişinin tavsiyesi olarak sunulunca ister istemez bir takım notlar aldım.
Referans verilen yazı tipik "Biz iyiyiz ama onlar kötü" yazısı. Genellemeler, yaftalamar üzerine kurulu. Birkaç örnek vermek istiyorum.
=>(ki AB de hangi şeytani amaçlarla kurulmuştur Allah bilir!!!)
AB nin kuruluş amaçları bellidir. Temelde ekonomik olarak verimli ve kompetitif olabilmek için sınırların ve siyasi sistemlerin birleştirilmesi hedefleyen bir projedir. Böylece daha geniş kaynak ve pazar imkanları yaratılıp bölgenin global düzeyde varolması hedeflenmektedir. Şeytani amaçlarla ilgisi yoktur.
=> müslüman olmayanların; savaşacak adam bulmak için uyguladıkları bu taktik her zaman başarısızlık getirmiş, şeytani yöntemlerle -başka ulusların ordusundan her zaman destek- yolunu bir şekilde bulmuş kandırarak iyi niyetlerini kullanmışlardır (nato..vs gibi)
Zorunlu askerlik Türk tarihi için de yenidir (19. yüzyıl). Çok sevilen Osmanlılar da profesyonel bir ordu kullanmaktaydı. Dahası 17. yüzyılin sonuna kadar başka ulusların ordularından da (Vassallarının ordularını) savaş alanlarında düzenli olarak yararlanmışlardır. Hatta 1390 da I. Beyazıt ın Anadoludaki son Bizans şehri Philadelphia yı (Bugünkü Alaşehir) kuşatmaya vassalı Bizans prensi II. Manuel ve birliğini götürmesi en çarpıcı örneklerden biridir.
=> dünyanın en güçlü ordusu” Türk ordusu
Gücün tanımı değişkendir ama ne sayıca, ne imkanlar açısından Türk ordusu bu ünvanı taşımaz. Manevi güce gelince daha yeni genelkurmay başkanı silahını bırakıp kaçan subaylardan yakınmıştır. Ayrıca eşdeğer bir güçle bir yüzyıla yakın bir süredir çarpışmamış, kendini test etmemiş bir ordudan bahsediyoruz.
=> kendileri farklı etnik kökenli uluslarla bir arada yaşamakta (Kızılderililerin ülkesini zorla gaspedip zencileri dışlayan dış güçler bize de insan hakları mavalını soykırım mavalını okumaktalar:)
Sanırım ABD den bahsedilmektedir. Önce İngilizler, sonra Amerikalılar çok net şekilde kızılderili topraklarını gaspedip, onları çeşitli şekillerde yoketmişlerdir. Bunu kimse, Amerikalılar dahil, inkar etmemektedir. Peki 1071 de Malazgirt ovasında Alpaslan kendisine ait bir ülkeyi fethetmeye mi gelmiştir? 1453 te ele geçirilen Konstantiniye Türklerin kurduğu bir şehir midir? Kapılarından dönülen Viyana Avusturyalılardan kurtarılmaya çalışılan vatan toprakları mıdır? Hayır. Ama insanlık tarihi başkalarının toprağını, malını ve canını gasp etme üzerine kuruludur ve bunda hemen her ulusun payı vardır; Türklerin de öyle.
Zencilerin dışlanmasına gelince: En azından biri ABD başkanıdır, bir önceki yönetimde ise dış işleri başkanıdır, ondan önce de genel kurmay başkanı zencidir. Bizim kaç tane gayri müslim milletvekilimiz oldu? Osmanlı da köleliğin kesin olarak yasaklanması 1908 dir (Daha önceki yasaklar köle ticaretinin yasaklanması üzerinedir; köleliğin değil)
=> kendileri idam yapmakta(bize idamı yasaklatma…!!!)
Burada tipik bir hepsini tek bir genellemeye tabi tutma eğilimi gösteriliyor. Öncelikle ABD nin idamın Türkiyede yasaklanması gibi bir baskısı yoktur. AB nin vardır, o da AB ye katılma şartı olarak sunulur. Türkiye katılma talebini geri çektiği gün AB nin böyle bir baskısı kalmayacaktır (Onların kulübü, onların kuralları)
=> bize din-devlet ayrı laik olmalı derken kendileri mecliste incile el basarak yemin etmekte..!!!
Yine ABD nin mi, yoksa AB nin mi hedef alındığı belli olmayan bir iddia. ABD den başlayalım. Laiklik ABD de resmi olarak yoktur. Ama uygulamada laiklik vardır. Kutsal kitaba el basılma fotoğraf seremonisi için yapılır (Asıl yemin topluca ve kitapsızdır), onda da 2006 Ellison durumunda olduğu Kuran kullanılabilinir. Ama devletin icraatları Hristiyanlık değerleri göz önünde bulundurularak yapılmaz. Birleşik Krallıkta 1909 dan beri istenen kutsal kitapla yemin töreni yapılmaktadır. Yine icraat dini kurallar gözetilmeden laik şekilde yapılır. Örnekler çoğaltılabilinir. Önemli olan icraatin laik prensiplerle yapılmasıdır.
=> DÜNYANIN EN ÇOK GENÇ NÜFUSUNA SAHİBİZ
Dünyadaki ülkelerin yaş ortalaması (Daha doğru deyimle yaş medyanı) 28.4 tür; Türkiyenin ise 28.5. Demek ki Türkiye nin bu konudaki değerleri ortalamadır.
=> çok zengin doğal kaynaklarımız sayesinde DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKESİYİZ
Türkiye nin çeşitli madenlerde dünya üretimindeki yeri:
Demir filizi 19
Bakır 26
Aluminyum 36
Ham petrol 62
Petrol rezervi 55 (1950 lerden beri olan Çok petrolümüz var ama bize çıkarttırmıyorlar efsanesini de buradan selamlarım)
Evet, sayılar da ne kadar zengin olduğumuzu gösteriyor.
=> DÜNYANIN EN GÜZEL YÜREKLİ EN GÜZEL İNSANLARIYIZ
Bunu da nereden çıkardık? Başka kimleri tanıdık ki?
=> dileğimiz
-BİLİNÇLİ ÖZGÜR İNSANCA YAŞANAN CENNETE DÖNÜŞMÜŞ BİR DÜNYA-
Dileğe bir itirazım yok. Ama kendimizi olduğumuz gibi kabul edemedikçe, sürekli diğerlerini hedef gösterip suçlayınca bu dileği nasıl gerçekleştirmeyi düşünüyorsunuz?
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
Bugün çalakalem bir yazıya yazılmış olan bu yorum sitede güne düşen bir şiir ve arkasından gelişen yazışmalar üzerine yazılmış bir şiirin yorumuna eklenmek istenmiş teknik nedenlerle sayfaya ekleyemeyince bu bölüme eklenilmiştir..
Yazıyı okuduğunuz ve eleştiriler getirdiğiniz için ayrıca teşekkür ederim bu sorunların farklı açılardan farklı gözlerle değerlendirilmesi önemli elbet..:)
Okunan bir yazıya o anlık çalakalem yorum olarak kolay anlaşılır bir dille bazı dış güçlerin kendilerine farklı dış dünyaya farklı uygulamalar yaptığını iki yüzlü davrandığını anlatmak için genelleme yoluna gidilmiştir…
Siz de bilirsiniz ki tarihte savaşların bir görünen basit (kız alma verme yüzünden vs gibi ) sebebi vardır bir de gizli sebebi ki esas sebep ekonomik hesaplara dayanır…her oluşumun her birliğin görünen bilinen bir de görünmeyen bilinmeyen gizli sebepleri vardır veya olabilir..
“AB nin kuruluş amaçları bellidir. Temelde ekonomik olarak verimli ve kompetitif olabilmek için sınırların ve siyasi sistemlerin birleştirilmesi hedefleyen bir projedir. Böylece daha geniş kaynak ve pazar imkanları yaratılıp bölgenin global düzeyde varolması hedeflenmektedir. Şeytani amaçlarla ilgisi yoktur.”
Bu kadar emin misiniz………………………görünen sebep ya gizli sebep…?????
Bu ihtimal hep mevcuttur dikkatli olmak her zaman iyidir..:)
“Zorunlu askerlik Türk tarihi için de yenidir (19. yüzyıl). Çok sevilen Osmanlılar da profesyonel bir ordu kullanmaktaydı. Dahası 17. yüzyılin sonuna kadar başka ulusların ordularından da (Vassallarının ordularını) savaş alanlarında düzenli olarak yararlanmışlardır. Hatta 1390 da I. Beyazıt ın Anadoludaki son Bizans şehri Philadelphia yı (Bugünkü Alaşehir) kuşatmaya vassalı Bizans prensi II. Manuel ve birliğini götürmesi en çarpıcı örneklerden biridir.”
(kısa süreler için yardımlaşmak ayrı konu.. birlik adı altında aldatarak kendi çıkarlarınız için sürekli kullanmak ayrı konular çünkü amaçlar farklı.. yine de bu konuyu detaylı araştırmak istiyorum)..
“
Referans verilen yazı tipik "Biz iyiyiz ama onlar kötü" yazısı. Genellemeler, yaftalamar üzerine kurulu.”
her dönemde var olan yönetimler-politikalar gereği her ulusun hesapları vardır ve çoklukla da bu başka uluslar üzerinden olmaktadır..-en büyük güç olma tutkusu- bu da doğaldır o gün ki şartlar içerisinde o dönemde yaşayanları karşılaştırarak değerlendirmek lazım dünya ülkeleri sınırlarının o gün ki dünya anlayışı o gün ki dünya şartları içinde tarihi oluşum süreçlerini...
o dönemdeki imparatorluklar içerisinde en adil Osmanlı İmparatorluğu olmuştur inançları gereği çünkü kuruluşundan itibaren her padişah kendi yerine varis olacak olanlara ilk şart olarak adaletli davranmayı tavsiye etmiştir bunu uyguladıkları için uzun bir süre varlığını sürdürmüştür.. eğer adil davranmasaydı birçok farklı etnik kökenlilerle bunca süre varlığını sürdüremezdi…
hiçbir dönemde bizim ordumuz diğer ulusların orduları gibi vahşi hayvan gibi saldırmamış kadına çocuğa tecavüz etmemiştir inançlarına uygun değildir böylesi insanlığa yakışmayan soysuz davranışlar…
kimseye dinlerini ibadetlerini yasaklamamışlardır...
imarethaneler vakıflar şifahaneler vs kurmuş herkese yardım elini uzatmış dağdaki aç kalan kurtları dahi düşünmüş onlar için dahi vakıflar kurmuşlardır…
yolculuk edenleri dahi düşünmüş ücretsiz konaklama yerleri yapmış çeşme sebil vs tüm insanlara ücretsiz sunmuştur..
hatta öyle duyarlı davranmışlardır ki alan el ile veren elin birbirini görmeden yardımlaşmasını sağlamak için sadaka taşları yapmışlardır vs vs..
tüm bu insancıl çalışmaları ile dünya ülkelerine örnek olmuşlardır..
eski dünya düzeninden günümüze geldiğimizde insanoğlu medenileşerek ilerlemekte… günümüz dünyasında hala vahşice kan dökmek üzere planlanan savaş silahları üretilmesi kanlarla sınırları çizilmiş haritaları kan dökerek yeniden oluşturmak çabaları bu çağdaki teknolojik gelişimli kültürlü medeni dünya insanına hiç yakışmayan tutumlar..
para icat oldu
“silah icat oldu mertlik bozuldu” evet insanlık bozuldu…
Ülkemiz her zaman her yönüyle iştah kabartıcı velhasılıkelam…evet kendilerine yetemeyenler başkalarının zenginliklerine göz dikenler topraklarımız üzerindeki kaynaklara yönelmiştir…eskiden düşman mertti belliydi şimdilerde düşman savaşmadan masraf etmeden kuklalarla satılık karakterlerle her çeşit kanaldan kardeşi kardeşe kırdırarak hem silah satıp para kazanıyor hem de parmağını oynatmadan hedefine ulaşıyor yeni yönetimler kurup kendi adamlarını yerleştiriyor..
=> çok zengin doğal kaynaklarımız sayesinde DÜNYANIN EN ZENGİN ÜLKESİYİZ
"Türkiye nin çeşitli madenlerde dünya üretimindeki yeri:
Demir filizi 19
Bakır 26
Aluminyum 36
Ham petrol 62
Petrol rezervi 55 (1950 lerden beri olan Çok petrolümüz var ama bize çıkarttırmıyorlar efsanesini de buradan selamlarım)
Evet, sayılar da ne kadar zengin olduğumuzu gösteriyor."
keşke o çok önemli dünyanın en zengin yatağına sahip olduğumuz bor' dan da bahsetseydiniz...:)
=> DÜNYANIN EN GÜZEL YÜREKLİ EN GÜZEL İNSANLARIYIZ
İnsanın içsel dünyasında inançları yol göstericidir..(inanmayana da saygılıyız zira din de zorlama yoktur) tüm dinler insanları erdemli olmaya huzura davet eder ki islam dini de güzel ahlak üzerine kuruludur..ahlakı güzel olan etrafını huzursuz etmez huzurun olduğu her yer herkes güzeldir..
=> DÜNYANIN EN ÇOK GENÇ NÜFUSUNA SAHİBİZ
“Dünyadaki ülkelerin yaş ortalaması (Daha doğru deyimle yaş medyanı) 28.4 tür; Türkiyenin ise 28.5. Demek ki Türkiye nin bu konudaki değerleri ortalamadır.”
Medyanı yaş ortalamasını kastetmedim…70 milyonluk ülkemizin nüfus oranlarından bahsettim…
Genç nüfus…… 0-14 %30
aktif nüfus ……15-64 %64
yaşlı nüfus…..65-+ %6
nüfus artışı yüksektir
—Genç nüfus fazladır.
—Aktif nüfus fazladır.
Dünya nüfusu yaşlıdır ve tüm dünya da önemlidir her ülkenin Genç nüfusu çok özel önem taşır ülkelerin geleceğidir onlar..
“Kutsal kitaba el basılma fotoğraf seremonisi için yapılır”
“Birleşik Krallıkta 1909 dan beri istenen kutsal kitapla yemin töreni yapılmaktadır. Yine icraat dini kurallar gözetilmeden laik şekilde yapılır”
sahi hatıra fotograf için mi İlhan dost siz zeki bir insansınız belli ki o fotografların o görüntülerin farklı bir amacı var.:)
“Bizim kaç tane gayri müslim milletvekilimiz oldu?”
…oy verme yaşına erişen ve TC vatandaşı olan herkes TBMM için seçme seçilme hakkına sahiptir aday oldu oy aldı da engel mi oldular..?
“Önce İngilizler, sonra Amerikalılar çok net şekilde kızılderili topraklarını gaspedip, onları çeşitli şekillerde yoketmişlerdir. Bunu kimse, Amerikalılar dahil, inkar etmemektedir.”
ermeni soykırımı iddialarını kendi çıkarları için gündeme taşımakta
benim kürt kardeşlerimden kendi ülkelerinde iş bulma oturma karşılığında ülkem aleyhine imzalı kağıtlar toplamakta gerektiğinde aleyhimize kullanmak için..!!!
sahi siz dış dünyadan kötülük gelmez mi diyorsunuz %100 emin misiniz İlhan dost..?
yazınında başlığından anlaşılacağı gibi hep beraber içimizi yani kendimizi dışımızı yani yaşadığımız yeri ve tüm dünyayı
kendimizi yaşadığımız yeri beraber yaşadıklarımızı tüm dünyayı gözden geçirip hatalarımızı fark edip resetleyerek yeniden doğal insanca yaşama güzel olmaya davettir..
her birimiz kendimizi karşımızdakilerin yerine koyarak hareket ettiğimizde erdemli İNSAN özelliklerimizi kullandığımızda zaten sorunlar en aza inecektir...:)
insanı insan huzurunu temel alan bu yazı kötü niyetlerden arınarak şu üç günlük alemdedünya evimizde birlik beraberlik huzur barış sevgi mutluluk içinde yaşamaya davettir..:)
(not: dünyada var olan her ülkenin her inancın masum insanları iyi niyetli yöneticileri yazıda yer alan düşünce söylemlerin dışındadır güzel yürekli iyi niyetli herkes bizim kardeşimiz dünya ailemizin bir ferdidir hepsine sevgi ve selamlarımı iletiyorum.. iyi ki varsınız güzel yürekli iyi niyetli insanlar; iyi ki varsınız insanlık için şanssınız..:)
..haydi hep birlikte el ele içimizi dışımızı dünyamızı güzelleştirmeye!
teşekkürlerim düşünce paylaşımlarınıza hayata kattığınız erdemli eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsınız değerli İlhan dost şanssınız..:)
sevgim saygım selamlarımla..
İlhan Kemal
AB nin kuruluşunda gizli bir amaç mı var? Cevap vermeden önce ben sormak istiyorum, nasıl bir amaç olması bekleniyor? AB bir yardım örgütü değildir. Hayırsever ya da eğitim amaçlı bir kuruluş da değildir (Genelde bunlara şüpheyle bakıldığını için söylüyorum). Kendileri için, zorunluluktan dolayı ortaya çıkmış bir yapıdır. Zorunluluktan diyorum çünkü savaş sonrasında orta boyutlu devletlerin dünya ekonomisi üzerinde bir etkisi olmayacağı ortaya çıktı. Varolabilme açısından tek çare sınırları büyütmek, kaynakları genişletip bir ekonomik dev yaratmaya çalışmaktır. Batı Avrupa tarihi birleşme örnekleriyle doludur (İngiltere, Almanya, İtalya, Hollanda ve Belçika). Onlar açısından doğal bir sürecin devamıdır.
Askerlik konusuna gelince. Asıl metindeki Bizi zorunlu askerlikten uzaklaştırıp Batı tarzı profesyonel ordu kurmak istiyorlar iddiasına dönecek olursak... Vassal kullanımı Osmanlı ordusunda düzenlidir. II. Mehmet in 1453 kuşatmasındaki 80,000 kişilik ordusunun 6 ila 10,000 i yeniçeridir. Bu düzenli olarak süregelmiştir. Kaldı ki çok da doğal bir uygulamadır. Mezopotamya uygarlıkları, Grekler, Romalılar, Ortaçağ devletleri hep bu model üzerine kuruludur.
=> o dönemdeki imparatorluklar içerisinde en adil Osmanlı İmparatorluğu olmuştur inançları gereği
Osmanlılar belirli bir süre Batı Avrupalı devletlerden daha toleranslı olmuşlardır, bu doğru. Toleranstan kasıt da onların dini kimliklerine ve ibadetlerine izin vermektir. Bu yaparken de pragmatik yaklaşmışlar (Selçukluların aksine), azınlıklardan fazla vergi almışlar ve topluca İslam a geçişlere ihtiyatla yaklaşmışlardır. Buna karşın Avrupa devletlerinin yaptığı gibi resmi devlet dini içindeki azınlıklara o denli hoşgörülü değillerdir. Özellikle kavramlar söz konusu olunduğunda (Buradaki örneği hoşgörü kavramı) "en" li ifadelerden kaçınmayı öneririm
=> eğer adil davranmasaydı birçok farklı etnik kökenlilerle bunca süre varlığını sürdüremezdi…
İmparatorluğun en parlak döneminde ortaya çıkan Celali isyanları hem etnik, hem dini, ama hepsinden önemlisi ekonomik kökenlidir. Genelde koloni imparatorluklarından önceki geleneksel imparatorluklar farklı etnik yapılarıyla yüzlerce, hatta binlerce yıl sürmüşlerdir (Babil, Pers, Roma, Doğu Roma). Osmanlı bu konuda ne ilk, ne tek, ne de en uzun ömürlüsüdür. Bu yüzden adil yönetim gibi siyaset biliminin de pek kabul etmediği bir kavrama çok güvenmemek gerekir.
=> hiçbir dönemde bizim ordumuz diğer ulusların orduları gibi vahşi hayvan gibi saldırmamış kadına çocuğa tecavüz etmemiştir inançlarına uygun değildir böylesi insanlığa yakışmayan soysuz davranışlar…
Bu argümanın tersine birçok kanıt mümkün. Eğer popülist eğilimli değilse bir tarihçi de böyle bir iddiadan uzak durur.
=> keşke o çok önemli dünyanın en zengin yatağına sahip olduğumuz bor' dan da bahsetseydiniz...:)
Her Türk'ün ağzında bor var. Tekrar etmeye gerek var mı? İddia dünyanın en zengin kaynakları üzerinde yattığımız idi. Bunun içinde diğer madenleri gösterip durumun böyle olmadığını kanıtlamak istedim. Asıl üzücü olan hala doğal kaynak çıkışına bel bağlıyor olmamız. Refah toplumu olmanın yolu oradan geçmiyor halbuki.
=> Medyanı yaş ortalamasını kastetmedim…70 milyonluk ülkemizin nüfus oranlarından bahsettim…
Medyan size kabaca nüfusun nerede kümelendiğini gösterir. Dünya nüfusu değil, sadece G20 ülkelerinin (Onun da hepsinin değil) nüfusu yaşlıdır. Dünyayı sadece Avrupa kabul olarak ederseniz, evet, Türkiyenin genç bir nüfusu vardır.
=> “Kutsal kitaba el basılma fotoğraf seremonisi için yapılır” sahi hatıra fotograf için mi İlhan dost siz zeki bir insansınız belli ki o fotografların o görüntülerin farklı bir amacı var.:)
Yine Amerika örneğine döndük. Orijinal metindeki iddia Bizden laiklik istiyorlar ama İncile basıp yemin ediyorlar şeklinde idi. Tekrar ediyorum, Amerikanın özellikle bir laiklik talebi yok. İstediklerini yapabilirler. AB nin var, o da AB ye katılma sürecinin bir parçası olarak. Seremonilerde kutsal kitapların kullanılmasına kimse bir şey demiyor ama uygulamaya gelince AB nin beklediği laiklik ilkelerinin gözetilmesi.
Bence en can alıcı noktaya geldik.
=> sahi siz dış dünyadan kötülük gelmez mi diyorsunuz %100 emin misiniz İlhan dost..?
Böyle bir iddiam kesinlikle olmadı. Ama şunu dedim: Sürekli olarak dünyanın bizim aleyhimizde kumpaslar kurduğunu, şeytani planlar yaptığını düşünmek paranoyadır. Bizi içine kapanık, güvensiz, kendi söylediğine yalnızca kendisi inanan, yabancıya düşman ve şüpheyle bakan bir toplum yapar. Böyle bir toplumun ise dünya barışına katkıda bulunacağı şüphelidir.
Tartışma imkanı verdiğiniz için teşekkür ederim. Artık çekiliyorum. Saygılarımla.
Hasan BOYRAZ
"
Bu sözlere çok geniş ve kapsamlı bir yanıt vermeyi ve bir müzakere havasında tatlı ama verimli bir tartışma yaşamöayı isterdim sizinle..
sadece bir cümleye cevap vereceğim. Yukarıda ki yazınızda " ... bizim kaç tane gayri müslim vekilimiz oldu ? " cümleniz.
Osmanlı İmparatarloğu içerisinde yüzlerce müslüman olmayan gayri müslim nazır,paşa,sadrazam ve hatta inançta müslüman gibi görünüp bilinip; niyette ve tabiiyetinde gayri müslim olan şer-i işlere bakan kadılar - rum kökenli çoğunlukta - : mebus ve yöneticiler, askerler idareciler bulunmaktaydı. Bildiğinizi farzediyorum.
Günümüzde ise cumhuriyet meclislerinde kökü kökeni hepsi Türk olmayan ve inanç olarakta gayri müslimliğe tabi vekiller bulunmaktadır. Bunlar AKP,CHP VE BDP İÇERİSİNDE mevcuttur.
Ama bilmiyorum belki sizin için gayri müslim anlayışı sadece Hiristiyanlık olabilir. Ben ise geneli kapsayarak sözünüze cevaben yazdım. Meclisimiz içerisinde ve geçmişinde süryani olan vekilde var, müslümanlık dışında diğer inançlarda ve inançsızlıkta olanlarda..
Bu sözler üstü kapalı bir kutu gibi de olsa, sözle söylemi ve isim belirtmesi hukuğa uygun olmadığı için ancak bu şekildedir. Araştırmanızı yiğelerim.
Saygılarımla.
Kaleme aldıgınız bu yazınızın dünya barışı ile ilgili bölümlerine katılmamak mümkün degil ancak
diger bölümlerinde sizin gibi düşünmüyorum kadılmadığım bölümlerin siyasal ve sosyolojik
gerekçelerini anlatmaya başlasam yazınıza yorum yapmanın ötesine geçer bu nedenle dünya
barışı ve iyi insanların oldugu ve iyilerin kazanacağı dünya düzeninin kurulacağına olan inancımın
tam olduğunu belirtmek isterim.
dünya barışı tabiki biraz zaman alacak küçük küçük parcaların bir araya gelmesiyle mümkün
olacak biraz insanlık bilinçlenecek biraz dünya kaynaklarının sınırsız olmadığı ögrenilecek biraz
zebellah gibi orduların silaha yatırılan paraların hem o,ülkenin hem dünya ekonomisini nasıl çökertiğini insanlık yavaş yavaş anlayacak,
Dünyanın aslında çokta büyük olmadığını, insanlığın duygularının hep aynı olduğunu, korkabildiğini,aşık olabildiğini, acıkabildiğini, üşüyebildiğini, tüm duyguların aynı olduğunu ve insanlığın kardeş olduğunu, ortak ırkınsa insanlık ırkı olduğunu kavrayacak,
Kabul ediyorum ki bu kolay olmayacak bir takım bedeller ödenecek çünkü bu durum birilerinin çokda işine gelmiyor.
Bu sürece en büyük katkıyı ulaşım ve iletişim teknolojisinin gelişmesi sağlayacaktır.
Dün konuşulması tabu olan şeyler bugün tüm dünyada ve ülkemizde konuşulabiliyor olması bir etkisininde bunun göstergesi olduğuna inanıyorum.
Kaleme aldığınız bu yazınıza kısmen katılmasamda düşünceleri özgürce ifade etmenizden dolayı sizi kutluyorum.
En derin sevgi ve saygılarımla,
Serhat BİNGÖL tarafından 11/19/2011 12:21:48 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
insanı
insan huzurunu temel alan bu yazı kötü niyetlerden arınarak şu üç günlük alemde ki dünya evimizde birlik beraberlik huzur barış sevgi mutluluk içinde yaşamaya davettir..:)
kendimizi yaşadığımız yeri beraber yaşadıklarımızı tüm dünyayı gözden geçirip hatalarımızı fark edip resetleyerek yeniden doğal insanca yaşama güzel olmaya yeniden dönersek ve
her birimiz kendimizi karşımızdakilerin yerine koyarak hareket ettiğimizde erdemli İNSAN özelliklerimizi kullandığımızda zaten sorunlar en aza inecektir...:)
düşüncelerinizi çekinmeden yazabilirsiniz Serhat dost..:)
teşekkürlerim içten paylaşımınıza hayata kattığınız erdemli eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsınız değerli şair..
sevgim saygım selamlarımla..
Serhat BİNGÖL
Kaleme aldığınız yazınıza bir kaç satır düşüncelerimi üst başlıklar halinde değinmiştim
Yorumuma cevaben yazdığınız yazıda şöyle bir cümleyle ( çekinmeden) fikrimi belirtmemi
İstemiş siniz
Âcizane ( çekinmeden ) sözünü biraz açmak istiyorum sanırım siz o.sözü sizin yazınıza
Yapacağım yoruma olan engin hoş görünüzü kastettiğinizi ifade etmek için kullandığınızı düşünüyorum. Şahsen ben fikrim olmayan olur olmaz her konuya yorum yapan birisi olmadığımı sanıyorum samimiyetimle söylüyorum eğer bir eleştiri veya bir yorum yapmam
Gerekirse buna inanın önce saygı ölçülerini esas alarak en açık fikirlerimi söylemekten hiç
Çekinmem eğer ortada saygıya değer bir şahsiyet veya olgu yoksa kim ama kim olursa olsun
Bu kez saygı sınırlarını gözetmeksizin açıkça doğruları yine söylerim bedeli ne olursa olsun
Ki! Benim ödediğim bedeli bir bilseniz inanmakta güçlük çekersiniz
Buna rağmen doğruyu ve doğru bildiğimi söylemekten geri durmam ve er yâda geç doğrular
Galip gelir bunun en açık kanıtı da benim gencecik delikanlıyken bedenimin üzerinde insan hakları ihlali yapanlar bugün böcek gibi deliklerinde saklanıyorlar.
Oysa ben ve benim gibi insana sevdalı barışa ve insan haklarına saygılı insanlar her ortamda cesaretle halen fikirlerini savunabilmekteler.
Şunu belirtmek isterim ki, yaşamda hiçbir şeyi tabulaştırmamak gerekir.Aksi halde zamanla önyargı ve saplantı oluşarak insan doğruları göremez hale gelir.
Âcizane bende önyargı artı saplantı eşittir kader isimli bir yazı kaleme almıştım.O yazımda sizin yazınıza yaptığım yorumu biraz da açılmış halini görebilirsiniz,
Değerli vaktinizi aldım…
En derin sevgi saygı ve selamlarımla,
Hiç de öyle umutsuzluğa insanı itecek satırlara rast gelmedim. Gerçekten; Hakkaniyetli olan çok cümle vardı.
İnşallah tez vakitte eskiyle modernizmi sentez edecek insanlarımız olacaktır.
Dolu dolu bir yazıydı.
Yeis bataklığına düşmeden; ümitle...
Hürmetle ablacım...
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
sağolasın her dem varolasın HakkınSesi teşekkürlerim o harika gönlüne hayata kattığın eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsın değerli dost..
sevgim saygım her dem selamlarımla..
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
zira herşey ilahi bir program seyrinde sürüp gitmekte
bazen acı bazen tatlı insanın gelişimi için
insanı insan huzurunu temel alan bu yazı kötü niyetlerden arınarak şu üç günlük alemde ki dünya evimizde birlik beraberlik huzur barış sevgi mutluluk içinde yaşamaya davettir..:)
kendimizi yaşadığımız yeri beraber yaşadıklarımızı tüm dünyayı gözden geçirip hatalarımızı fark edip resetleyerek yeniden doğal insanca yaşama güzel olmaya yeniden dönersek ve
her birimiz kendimizi karşımızdakilerin yerine koyarak hareket ettiğimizde erdemli İNSAN özelliklerimizi kullandığımızda zaten sorunlar en aza inecektir...:)
teşekkürlerim o harika gönlüne hayata kattığın eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsın sevgili cânâ..
sevgim saygım her dem selamlarımla..
Hiç eleştiri yazılmadığını görünce gayrıihtiyarı Allah allah dedim .
Dünyamızın daha doğrusu bize dayatılan dünyanın anlatımıydı .
Sınırsız bir dünya özlemi bir ütopya gibi dursa da neden başarılmasın .
Şiirlerimde yazmaya çalıştığım hep bu özgür dünya . Bir tarafa özgürlük , bir tarafa
sömürü düzeni değil ..
Sizi yürekten kutluyorum .. Sevgiyle bir ve kardeş dünyaya..
glenay tarafından 11/19/2011 12:33:43 AM zamanında düzenlenmiştir.
Sabiha KÜÇÜKTÜFEKÇİ
sağolasın her dem varolasın sevgili glenay teşekkürlerim o harika gönlüne hayata kattığın eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsın değerli dost..
sevgim saygım her dem selamlarımla..