Şerefle bitirilmesi icap eden en ağır vazife hayattır. -- toegueville
İbrahim ERZURUMLU
İbrahim ERZURUMLU
@ibrahimerzurumlu

ÜÇ GÜL'ÜN RENGİ SARI -2-

16 Kasım 2011 Çarşamba
Yorum

ÜÇ GÜL'ÜN RENGİ SARI -2-

8

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

686

Okunma

ÜÇ GÜL'ÜN RENGİ SARI -2-

ÜÇ GÜL'ÜN RENGİ SARI -2-

Yine ben…dün söylemiştim ya bu hikayenin anlatıcısı ben değilim diye…Şimdi diyebilirsiniz, değilsen ne demeye iki de birde araya giriyorsun. İnanın bildiğiniz gibi değil. Bizim hikayede ki kızlar özellikle istedi. Eğer, sen giriş yapıp bizlerin heyecanını yatıştırmazsan biz konuya giremeyiz diye…Zaten yaşadıklarını anlatmalarını ben istedim.Bu kadar da yardımım olsun.Yurda en önce gelen Ayla olduğu için önce ondan başlamıştım.Ayla yurda gelişini anlatıyordu.Hadi bakalım neler olmuş?

Teşekkür ederim değerli anlatıcı abi,seni mahcup etmem inşallah...



Müstahdemi çağırdı Kazım bey, olanca otorite ve ağırlığıyla beni kalacağım yere götürmemi tembihledi.

Müstahdem, kırk beş elli yaşlarında temiz yüzlü bir amcaya benziyordu.Son derece saygılı bir şekilde davranıyordu.

“Tabi bey’im, götürür kendi ellerimle yatağına yatırırım” dedi.

“Ha,Halil Efendi bu kız bizim emanetimiz iyi bakasın” bu son cümle yüreğimdeki korkuların hepsini eritti. Kaskatı kesilmiş elim ayağım birden çözülüverdi. Hele de yüreğimde esen fırtınalar dinmişti .Sararmış cılız bir yaprak gibi hissediyordum.Bu söz sonrası köke yakın hissetim artık kendimi. Meğer bir söz ne kadar etkili oluverirmiş insanın yaşamı üzerinde…İlkokul dördüncü sınıftan aldıkları günde böyle olmuştum…Günlerce ağlamıştım…Göz pınarlarım kurumuştu nerdeyse. Halbuki nenem söylerdi; “ Ağaç yaşken eğilirmiş” , eğitim her kötülüğü önlermiş. “Kız çocuğu da okur muymuş “ diyen babam ve üvey anama ölene kadar söylendi nenem…Ne çare ki,o da öldükten sonra tamamen yalnız başıma kalakalmıştım.Horlanmalar, dışlanmalar, sabahın eri’nden akşamın geç’ine kadar çalıştırmalarını saymıyorum…Aç açına dolaştırır,soğuktan dondururdu insafsız karı…

“Burası senin kalacağın yatakhane” munis ve bir o kadar sıcak ifadeyle uyandım hayal dünyamdan…

“Öyle mi?” diyebildim, ürkek halimle…

“Gel bak! İçeride çok arkadaşın var” Ahşap irice bir kapıydı . Sonuna kadar açıp önde o amca, arkada ben içeri girdik.

“Kızlarım,hepinize merhabalar” Halil,amcanın sıcak bu selamına yatakhanede ki tüm kızlar hep bir ağızdan cevap verdiler…Bir iki kişi ayağa kalkmamıştı.Dikkatimi en arkada duran ağlamaklı , örgülü saçlı ve kırmızı kazaklı kız çekti. Elini sıkı sıkı tuttuğum Halil amcayı çekerek durdurdum. İşaret parmağımla o kızı göstererek beni onun yanına götür dedim.Güldü ve yürüdü.

“Merhaba Leyla, yinemi ağlıyorsun…” omuzlarını silkeleyerek konuşmayacağını ima eden kızın yüzü sıcak gelmişti bana…Benden kısa ve güzel yüzlü bir kızdı.İçim ısınmıştı.


Beni görünce yüzüne bir gülümseme geldi.Kirli ve çatlak elleriyle gözünde ki yaşları silmeye çalıştı.Halil amcanın da dikkatini çekti bu durum.Beni görünce susan Leyla’ya, Halil amca tekrar sordu;

“Kızım niye ağlıyorsun,yine ne oldu ? "

“Yok bişey” diyerek geçiştirdi. Alt ranzada yattığını, istersem boş olan üst ranzada yatabileceğimi söyledi içini çeke çeke. Halil amca da onaylayınca, artık yeni yatağım ve ilk arkadaşımla tanışıklığımı gerçekleştirmiştim. Korkularım, hezeyanlarım ve iç hesaplaşmam duraksamıştı şimdilik. Yatakhaneden birkaç kız daha “Hoş geldin,adın ne? “ gibi soruları peşpeşe sıralayıp meraklarını giderdiler….




“Kim aldı, benim tokalarımı?” bağırarak ortalığı çınlatan Sevgiydi. Sevgi, çok mız mız,yalancı ve kavgacı bir kızdı. Hiç sevmiyordum onu. Geldiğimden beri tad vermemişti.Yeni gelenlere “civciv” deniyormuş. Yatakhanenin yeni civciviydim, o yüzden bana eziyet etmeye çalışıyorlardı. Sevgi, yatakhanenin en eski olması hasebiyle ve bizden bir yaş büyük olmasından dolayı istiyordu ki her şey onun dediği gibi olsun…Ama, bende rahmetli anneme çekmişim. Sevgimi ve saygımı bilirim lakin, haksızlığa asla tahammül edemezdim.

Tekrar avazı çıktığı kadar bağırdı;
“Kim aldı diyorum tokalarımı?” kimseden ses çıkmıyordu. Yönünü bir hışımla, bizim ranzaya doğru çevirdi. Ani bir refleksle, Leyla’nın saçından tuttuğu gibi savurdu.Yere kapaklanan Leyla’ya tekme atmaya başladı, hem de küfrediyordu.

“O…pu seni, kaç defa söyledim sana, tokalarımı elleme diye!”
“Ben almadım “ diyerek ağlıyordu Leyla.

Ranzadan atladığım gibi, Sevginin üzerine kapaklandığımı biliyorum.



Devamı az sonraa....

Paylaş
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Üç gül'ün rengi sarı -2- Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Üç gül'ün rengi sarı -2- yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÜÇ GÜL'ÜN RENGİ SARI -2- yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Kemnur
Kemnur, @kemnur
16.11.2011 21:38:11
8 puan verdi
Bu hikaye bitmez be hocam...Daha benim GÜLBAHAR serisi gelecek (ilerde)...ÇIH! BİTMEZ BU HİKAYE..EN AZ 150-200 öykü okur, okumak isteyenler....SAYGIYLA...
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı, @ulviye-yaldizlii
16.11.2011 20:53:17
Nerde az sonra._?_


Amma da attın he...

Yarın de bari de inanalım...

İyi yapmış ayla .Kim kime posta koyuyor arkadaş. O kadar... Anadın mı_?_
Aysel AKSÜMER
Aysel AKSÜMER, @ayselaksumer
16.11.2011 19:57:32
Çok etkilendim ve bir o kadar da üzüldüm. Usta anlatımınızı kutlarım. Selamlarımla.
handan akbaş
handan akbaş, @handanakbas
16.11.2011 19:30:46
10 puan verdi
Yazı diziniz hayırlı olsun, geri dönüp birinci bölümü de okudum.
Devamını ilgiyle bekliyorum, anasız çocukların hep boynu büküktür.Analar canı pahasına korur evlatlarını.
Hüzünlü bir seri olacak gibi, selam ve saygılarımla.
Yaşanmamış Aşkların Şairi
Yaşanmamış Aşkların Şairi, @ya-anmam-ca-klar-nc-airi
16.11.2011 15:08:53
10 puan verdi
Yaşanmışlık tüm heyecanıyla devam ediyor ve edecek gibi de görünüyor.

Bakalım bizleri neler bekliyor..


Yaşanmışlıkların giriş kısmını bu bölümde gereksiz buldum, dünden devamdı çünkü yazı.

Yazı demişken, (devamı az sonra) demişsin ya, bunu da gereksiz buldum, Brezilya dizisi değil ki bu. Araya reklam mı aldık? :)))

Devam edecek,,,


veya,,


devamı yarın


denilebilirdi.



sağlacakla dost şair.
inci*
inci*, @inci-
16.11.2011 13:18:30
İnsanin özünde olmalı bazı değerler, taşıma suyla değirmen dönmeyeceği gibi, içinde olmayan cevheride çıkartıp işleyemez ki insan insanın... kolay gelsin değerli Anlatıcı.
AYSE 09
AYSE 09, @ayse09
16.11.2011 13:13:13
evet güzel gidiyor
of dedim ya ne zor olmalı yurtta kalan çocuklara ana baba sevgisi olmadan yaşamak

saygımla
çok üzüldüm çim acıdı
sami biberoğulları
sami biberoğulları, @samibiberogullari
16.11.2011 12:50:18
Aylaya racon ha....Sevginin canına okumuştur mutlaka...

Güzel gidiyor. Bir Sevgi de bizde var. Okulun Müdiresi. Bu yazıyı okuyunca o ve kıvırcık saçları geldi gözümün önüne ve de yolasım geldi nedense.

Haydi hayırlısı.

Selam ve sevgilerimle.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.