Dışarda Kar Var
Bayram bitti çoktan, unutuldu bile. Yeni bayramlara ve yeni yaşamlara güneş çoktan doğdu birçok insanın dilinde. Bir çok insan için ise hâlâ karanlık. Hâlâ acılar var bir çok dimakta.
Dünyanın bir çok yerinde ve Türkiye’de, o uzaktaki insanın batan güneşi, bizim yaşadığımızın lütfuna doğan güneşti.
İnsanlık zayiatları ile, umudun can arkasında saklanan düşler,
Yüreğinde çocukların meneviş bakışları, ürkek biraz, acıtan
Koş gel, her dem uçurtma uçur,
O eski bayramlardaki gibi el öp, bayram harçlığı al.
Yaz kızım
Yaz oğlum
Ne çok ölüyoruz
Ne çok üşüyoruz
Ne çok yalnızız
Van-Erçiş ilçesinde ağlar kuru kalabalıklar şimdi, ağlar… Dışarda kar var, soğuk var, don var. İçerde soba yanıyor. Ekmek dilimleri, aydınlık ve sıcak. İnsan olmanın nasibini almamış, enkaz altında havasızlıktan nasibini almış, yaşama umudu taşıyan çocuklar için ben ne kadar yaşlıyım. Dışarıda kar var, inancın metanetinde kanaat.
Eskiden binalar yoktu, yeni binalar yapılırken ayrılan paralardan çalmak yoktu. Korkulurdu Allah’tan. Eskiden cahildi insan, kimse kimsenin keyfini bozmazdı, depremler olmazdı. Soğan kabukları sobanın üzerine koyulur, kokusuna râm olunurdu. Ya da patates dilimleri dizilir, yenirken şükredilirdi. Hikâyeler, masallar, anılar anlatılırdı. Bağdat şehrine bizi göçüren masallar, padişahın oğlu mu oldu, kızı mı hayallerinin düşleri. Anka kuşu, mutluluk uçuruyordu düşlerimizden kaf dağlarına. Çok şeyimiz yoktu ama ufacık nefasetlere şükretmek yetiyordu.
Dışarıda kar var şimdi, içimizde don. Yoksulluk, deprem, kimsesizlik. Ah eskiden ne güzel cahildik, keyfimiz bozulmaz, mutsuz olmazdık.
Yaz kızım
Yaz oğlum
Ne zaman deprem olsa çökmüş bir bina
Ve yaralı bir çocuk, ya da ölümün üşüdüğünden
Gelip sancıyan
Bir şiir düşer dividimin karasından bilinmezlere
Bir hicran damlar dağlı gönlüme başım döner
Uyuyamam
Alıp götürür beni uzak diyarlara
Ekimin zelzelesi, karın kasıma vurduğu, acıların kalbe vurduğu zaman geçti çoktan. Şimdi bir yanda yoksulluk bir yanda işsizlik. Unutulmaya ramak bir bedendir artık zaman. İnsanın vicdanına değdi eller.
Her acıya yenisi eklenmesin. Yenilsin kara baht, kırılsın yenik sevdalar, gelsin çocukların kar beyaz gülüşleri. Düşmesin bir damla çağlayanlara, yüreğimle öptüm uçurumları.
Fransa 15/11/2O11
Sevgili Özbek