- 996 Okunma
- 2 Yorum
- 0 Beğeni
Fakir bir gencin romanı/gecekondu (2)
.Hafta sonlarını dört gözle bekliyoruz desek yeridir çünkü herkes evinde mahallenin büyük abileri kudret abi,amcamın oğlu gökhan,makbule ablanın oğlu metin ve gecekondu sahibinin oğlu erdoğan yani aslına bakılırsa bir bakımada garantiye alıyoruz kendimizi top kaçarsa çatıya diye bizide aralarına alıp genelde kaledeyiz maç yapıyorlar maç bittiğinde kola alıp içiriyorlar herkese damağımızın da alışık olmadığı bir tat aslında kola ayda yılda bir kere içebiliyoruz ailecek zaten birey olarak içme şansımız olsa bile mutlaka karşılığında ya makbule ablanın tuğlalarını taşıyoruz ya kudret abinin odunlarını kırıyoruz mutlaka karşılıgını bir şekilde ödüyoruz hani bu haftasonlarıda olmasa bir bardak kola da içemeyeceğiz kolay kolay oysa ki bazılarımız şanslıydı kudret abi’nin oğlu muhammer,makbule ablanın oğlu metin mesela aynı mahallede oynuyor aynı okula gidiyor beraber büyüyorduk ama daima onlar bir adım öndeydiler makbule ablanın bakkalı vardı apartmanı vardı kudret abi muhasebeciydi ayda 100lira kazanıyordu benim ve neco’nun babası boru fabrikasında birlikte çalışıyor aldıkları maaş 30liraydı 14lira ev kiramızdı haliyle pekte şanslı oldugumuz söylenemezdi ki ev sahibimiz ismail abinin babası turan da gecekondu sahibi ihtiyardan pekte farklı değildi gözünü para hırsı bürümüş devamlı nasıl ekstra zam yaparımın planları içindeydi gelini songül de uzaktan akrabamız sayılırdı dayımın eşinin teyze kızı oluyordu bu bile hiçbir zam yapma isteginin önüne gecemiyordu babam’da mesailer altı ayda bir zamlarla dengeyi saglamaya çalışırdı ama bu o kadar zordu ki başarılı olduğuna kendi de inanmıyordur hala eminim sabahın körü denilebilecek bir karartı içinde günaydın diyoruz adeta güne sabahcıyız ya saat beş gibi kalkıyoruz yataktan genelde patates kızartmasının eksik olmadıgı kısa bir kahvaltı sonrası neco,metin,ben beraber gidiyoruz okula sanayi mahallesi tarafında okuyan üçümüz mütayitin oglu erkan abiyi saymazsak tabi metin minibüsü biner hep bizde minibüsün kalabalıklığına göre binerdik bazen ama genelde hep yürürdük