AŞKIN PAZARI
“Aşkın pazarında canlar satılır,
Satarım canımı alan bulunmaz.”
Yunus Emre
Elinde ne varsa onu satar pazarcı. Elinde meyve varsa, kılık kıyafet var diye bağırmaz.
Salı pazarında meyve, sebze satılır. Bitpazarında kılık, kıyafet; çiçek pazarında çiçek satılır. Ne biri diğerinin emeğini çalar ne de boş yere bağırırlar. Kimin elinde ne varsa o tezgahtadır. Satın alacak olan da neyi nereden alacağını iyi bilir…
Ancak hiçbiri “Elimde can var!” diye bağırmaz. Satan satacağını satar ama can satan görülmemiştir hâlâ. Can satılır mı hem pazarda?
Ne işi var canın pazarda. İnsan teninde, insan canında yer bulmuşken hangi tezgaha düşsün can? Her şey yerli yerinde, layık olan layığında bilinir ya, işte o hesaptır bu mesele biraz da. Can dediğin düşmez ellere, yerlere…
Lakin aşkın pazarı açılmışsa insan yüreğine, bir kere pazar kurulmuş, açılmışsa tezgah. Aşkın pazarında herkes elinde olanı koyar tezgahına. Alıcısı da bellidir, satıcısı da. Bir farkla! Ne pazarlığı mümkündür bu işin ne de benzerinin aynısını… Her tezgahta aynı isimle söylenir canlar ama her can ayrı ayrı, çeşit çeşittir.
Kimi gönlünü koyar bu tezgaha, kimi yüreğini, kimi de canını söker koyar. Pazarcı tezgahını şekillendiredursun, kimsenin bunu almayacağını da bilir. Alacak belli, satacak belli. Biraz da bile bile kendini ateşe atmanın adıdır bu. Ne kâr ne zarar hiçbir şey yok ortada. Sattıklarının alınmaması da öylesine…
Alacak bellidir canı. Her gelen bir kere dönüp bakar göz ucuyla ama ne alan olur ne de fiyatını soran. Fiyat da söz konusu değildir ya o daha başka bir mesele. Pazara uğrayan her kişi gezer adım adım ama ne acelesi vardır alıcıların ne de pazarcı bas bas bağırır. Sorun değil ister adım atacak yer olmasın ister hiç kimse olmasın. Adet böyledir bir kere, bozmak olmaz.
Aşkın pazarı ise söz konusu onu sevgili alacaktır zaten. Sevgili; kimi için sevgililerin sevgilisi, kimi için de etiyle kemiğiyle aşığın eksik parçası, bazısı için de elleri boş gitmediği tekke kapısı. Kimin için ne olursa olsun o tezgahta, o sevgiliyi bekler can. İlk günkü kadar taze bir heyecanla, ilk günkü kadar sıcak bir canla… Canla başla bekler, başı gözü üstüne bekler. Can sevgiliyi bekleyedursun o sevende sımsıkı saklıdır. Vakti zamanı geldiğinde helali hoş olsun deyip de satacaktır sevgiliye canı.
Aşkın pazarında canlar satılır, satılır can alan bulunmaz. Satın alacak yoktur zaten onu, sevgili müstesna.
Canana haber verin dostlar, aşkın pazarı kuruldu...
İshak SAKA