SEVGİLİ HAVVALAR
Biz Havva’lar,kırık bir aşk ezgisinin peşinden-zamanı ve aklı sandıklara hapsederek-sürükleniyoruz.Faydasız ve geleceksiz yüreğe dokunur birkaç söze Leylacasına aşık oluyoruz. Evet sadece söze aşık oluyoruz ,aslında. O sözlerin büyüsüyle şehla şehla bakmaya başlıyoruz,yeni pembe dünyamıza. Bu şehlalığı bir kenara bıraksak sözlerin sahibi kalbin bizden çok da kıymetli,fevkalade olmadığını algılarız. Zira hiçbir yürek kendi yüreğimizden daha kıymetdar değildir. İnanın sevgili Havva’lar,sadece aşka aşık oluyoruz,aslında. Adem’leri mecnun yapan da bizim aşka aşıklığımız. Aşkla bakmasak onlar Mecnunluğu hak edip,üzerlerine giyinebilirler mi? Bizi Leylalığa yüceltebilirler mi? Bu soruların yanıtları içinizde;zihninizde ve yüreğinizde, Havva kardeşlerim. Anlatmaya ve sizi düşündürmeye çalıştığım şey bazılarınız için feminen gelebilir. Ama inanın bu feminist bir bakış açısı değil; “aşkı, ben başka yüreğe giydirirsem aşk o zaman kıymetini bulur”diyen bir kalbin ifadesidir. Evet sevgili Havva’lar , haddim olmayarak küçük bir önerimi kalbinize fısıldamak istiyorum ve bunu içinizden tekrar etmenizi diliyorum: Aşkı yabancı kalplere sunmayın! Sunmayın ki Mecnunluğu da Leylalığı da gözden düşürmeyin. SEVGİLER… YAZAN:BENAN BİHTER BAYRAKDAR