- 596 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
BULAMIYORUM
Ben nerdeyim? Sen nerdesin? Çok mu uzağım dersin???
Şimdi farkediyordum.. Yeni anlamaya başladığımı, henüz hiçbirşey bilmediğimi, kendisini daha yeni yeni tanıtmaya başladığını usul usul haykırıyordu hayat bana… Suratıma çarpıyordu elindeki taşları birer birer…Pis yanını su yüzene çıkarırcasına gözlerime dikiyordu hüzünlü bakışlarını… Aydınlıklar arasından, birden beliren gölgeler efendisi gibi yükseliyordu haince kahpe hayat! Öte yandan, beraber ağlıyorduk onunla, hıçkırıklar dolusu. Birbirimizin acılarına sığınıyorduk, karanlıkta.. Zayıf yanımı gösterebildiğim bir oydu zaten, bir o vardı… Kendi sesimi duydukça daha çok hüzünleniyor, hüzünlendikçe hakim olamadığım bir süratle daha fazla ağlıyordum… İşte hep böyle, hayat dedikleri, beni kendisi tokatlardı önce, bende ağlayarak yine onun koynuna sığınırdım… Hiç bir şey bana böylesine iyi gelmiyordu ne yazık ki… En canım dediklerim bile böylesine rahatlatmıyordu beni. Hiçbir zaman hayatın gerçeklerinin kollarında ağladığım zamanlardaki kadar, samimi bulmuyordum kimseyi yüreğime… Kimseye böylesine teslim etmezdim kendimi ve hiç kimse böylesine bir kolaylıkla teslim alamazdı beni kendisine…
Ve tuhaftı… Yine onu hatırlamam tuhaftı… Bu halde beni hiç bilmeyen o adamın varlığını hatırlamak bile su serpiyordu bir anlığına yanan yüreğime…
Arabalar geçiyordu yanıbaşımdan süratle, insanlar geçiyordu ve zaman durmadan kaçıyordu… Bense tüyler ürperten bir yara daha ekliyordum yüreğimin gizli defterine. Hatırladıkça ciğerimi parçalayacak bir acının can evindeydim şimdi. Yutkunmamı engelleyen kelimeler bir bir dizilirken boğazımın sır’at’ına, yetim yüreğim tir tir titriyordu ufacık bir çocukmuşcasına… Oysa sadece bana sarılacak çıkarsız bir yüreğe muhtaçtım ben şimdi… Bir süreliğinede olsa beni acımasız hayatın gerçekleriyle yüzleşmekten kurtaracak birine muhtaçtım yalnızca…
Yanılıyor muydum?
Yanılıyordum.
Şimdi kim üstümdeki kabanım gibi sarılabilirdiki şu garip canıma? Hayatta ki hangi canlı böylesine riyasız böylesine sessiz ve sıcacık kucaklayabilirdiki beni?
Üzgündüm, İçimin kötü yanı daha çok bileniyordu, keskinleşiyordu, tekrar kırılıp dökülmemek, parçalanmamak için daha çok kendine çekiliyordu ve içimde hiç sevmediğim, her şeye karşı gaddarlaşan çılgın bir his büyüyordu…
Kendimi kaybettiğim o yeri ne kadar arasamda bulamıyorum.. En son nerede kaldığımı ben dahi bilemiyorum. Her yer zindan karası, aydınlığı bir türlü seçemiyorum! Yardım et yâ ‘Hû’…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.