- 1723 Okunma
- 8 Yorum
- 0 Beğeni
CUMHURİYET VE İLHAN SELÇUK
Uğurlar olsun uğurlar olsun
Sevdalı bulutlar Yoldaşın olsun
Bir keskin kalem bir bitmez türkü
Yürekli yiğitlere hatıran olsun
50 yıldır bıkıp usanmadan yazdığı etkili yazılarla halkı uyaran İlhan SELÇUK’un hakkında açılmadık dava kalmadı. Ergenekon soruşturmasında gözaltına alınıp bırakıldıktan sonra ağır ameliyatlar geçiren İlhan SELÇUK; ardında keskin bir kalem. Minnet ve inançla çarpan kalpler. Onurlu, yiğit bir yaşam ve cefakar kocaman bir yürek bırakarak veda ederken sevenlerine…Can Dostlarıyla buluşmanın mutluluğunu yaşayacaktır İnsanlığın görkemli katlarında…
AMERİKA BAŞKA ÜLKELERDEKİ İŞLERİNİ HANGİ
PEZEVENKLERİN MARİFETİYLE TEZGAHLIYOR?
İlhan SELÇUK’un dava konusu olan yazılarından biri de: “Amerika başka ülkelerdeki işlerini hangi pezevenklerin marifetiyle tezgahlıyor? ” yazısı idi.
PEZEVENK NE DEMEKTİR ?
Bu kelimenin sözlüklerde çeşitli tanımları var. Ancak en ilginç tarifini Aşık Erbabi yapıyor:
“Pezevengin, dünya ahvalinden haberi yoktur. Sohbeti din ile açar. Komşusu aç iken kendisi toktur.Herkesin kabına çeşmesi akmaz.Erkek sinekleri hareme sokmaz. Fakir komşusunun yüzüne bakmaz, selamsız sabahsız geçer pezevenk...Sanırsın Allah’la akde oturmuş, cennete giderken macun götürmüş, hurileri dizip işi bitirmiş...Aydınlığa düşman yobazın dölü, hu çekerken şişmiş ağzında dili, memleket bunlarla dolu, durmadan zehrini saçar pezevenk!”
Yaşamda hiç bir güç, onurlu ahlaklı yurtsever insanların duygularına düşüncelerine ve eylemlerine set çekemez. Dillerine kilit kollarına kelepçe ayaklarına pranga vuramaz!..
YORUMLAR
:))) Günün anlam ve önemiyle ilişkili bir yazı:)
Hani o meşhur anti ABDci, antiemperyalist İlhan Selçuk16 Kasım 2006 tarihli, `Bush`un Türkiye siyaseti değişmeli` başlıklı yazıda diyor ki;
`Bush, Ortadoğu`da bir yeni istikrar arayışına yönelmek zorundaysa bu işe Türkiye`den başlaması aklın yoludur. (...) Ortadoğu cehennem... Bu cehennemde ne yapacağını şaşıran Başkan Bush`un Türkiye`de dincilik ve bölücülük siyasetlerini bir yana bırakarak Atatürk`ün laik Cumhuriyetini Ortadoğu`da bir denge unsuru gibi düşünmesi gerekiyor...`
Bu da 18 Kasım 2006 tarihli yazısında;
`Bush yönetimi ne yapmalı?.. Bir yandan Ilımlı İslam Devleti tasarımında dinci iktidarı, öte yandan terör örgütü PKK`yi kullanarak Türkiye`yi sıkıştıran Başkan Bush bu tutumundan vazgeçmelidir; zararın neresinden dönerse dönsün, kârdır... AKP`nin toplum temelinde oy desteği zayıflıyor, geriliyor; ülkede Amerika düşmanlığı yükseliyor, yoğunlaşıyor... ABD`nin Ortadoğu tasarımında `revizyon` a, Türkiye`de ise yeni bir iktidara gerek var!..`
Yaniiii, meşhur antiABDci, antiemperyalist dostumuz Türkiyede akp den kurtulmak için bir Bushun ayağının altını öpmemiş oluyor.. Başka ne varsa yazıyor, yapıyor:) O tarihlerden sonra da çok pişkince "ulusalcı, ulusalcı" boy göstermeye devam ediyor ölene kadar..
Yani diyorum ki, Erbabi bile bunu tarifte acizlenirdi herhalde..:)
TÜLİN ÖZTUNÇ
Bu ülkede her ne kadar ŞAŞIRMAMAYI öğrenmenin derin kederini yaşıyor olsam da...Dehşete kapıldığım anlar da olmuyor değil. pkk' yı dağdan indirip elinin silahıyla bağrına basan. Apo'ya "sayın" hitabıyla onun saygınlığını vurgulayan. Anlı şanlı KOMÜNİST- SOLCU' lara yitirdiklerini düşündüğü ONURLARINI geri iade etme büyüklüğünü! gösteren ve 40 telde oynama dünya rekorunu kıran bir iktidarın tarifinde aciz kalırdı Erbabi asıl. İnanın. İçiniz rahat olsun olsun.Yutta Şehit çıkmayan ev, çanak yalamayan cahil onursuz kalmaz, ama onlar ölene kadar başınızda kalırlar.
Esenlikler Dilerim.
Râzı.
ucuz cümlelerinizle kalakalırsınız ortada...
siz önce gidin apo itini asmayan asamayan o zamanın iktidarını yazın ortaklarıyla beraber...
Râzı.
erolbasci
Uzun zamandır siteye uğramıyordum. Hoşgeldiniz. Aşık Erbabi'yi ve "pezevenk" sözcüğünün bu anlamını sayenizde öğrendim. Halk ve tasavvuf şiirimizde, din tacirlerine ve yobazlara yönelik, yüzyıllardır söylenegelmiş nice taşlama vardır. Ne ki öğrenmeyi, ders çıkarmayı bildiğimizi söylemek çok zor.
Sevgiler...
TÜLİN ÖZTUNÇ
Akıl yitimine uğramış büyük bir çoğunluğun öncelikle bunu fark etmesi gerekmez mi...
Benden de sevgiler...
Darbecilerin "demokrat" olarak lanse edildiği ülke burası...
İlhan Selçuk'un "aydınlanmasını" ben almayayım.Tabi yazdığı gazetenin anlayışını da.İnternete girerseniz görürsünüz ki Nazım Hikmet'in "yüzüne tükürülmesi "için resmini basan gazetenin de "Nazımdan geçinmesi" ne hazin bir manzara değil mi!
Google'a "12 Temmuz 1951 "yazarsanız Cumhuriyet gazetesinde kimin yüzüne tükürüldüğünü görür her insan!
Bunu "yapanlar "ilerici,Nazım'ın vatandaşlık hakkını iade eden hükümet "gerici" veya "takiyyeci."(10 Ocak 2009)
İnanan varsa devam ediniz!
Bereket bu toplumun maşeri vicdanı bu anlayışlara itibar etmiyor!
TÜLİN ÖZTUNÇ
Merhaba Sabri Bey;
Yorumunuza ve benim de bilmediğim bir iki noktaya dikkat çektiğiniz için teşekkür ederim. Araştıracağım…Siz de bilirsiniz ki, insanları tanımak dünyanın en zor işidir. Hele ki bir iki söylemine ve bazı düşüncelerine dayanarak. Kaldı ki insan kendini bile ölene dek tanıyamıyorken. Lakin bir takım şeyler apaçık ortadayken ve bunlar akıl almaz hasarlara yitimlere yol açarken, bunları yalnızca insanlık adına görmeyen- göremeyen- görmek istemeyenlere kahroluyor yüreğim. Bakın mesela: Bir hışımla kalktı ve pkk yı kucaklamadı mı hararetle. Apo’ya “sayın” sıfatını yakıştırarak onun saygınlığını! vurgulamadı mı bir anlamda. Döndü. Romenleri bağrına basmadı mı çiçeklerle darbukalarla. Yetmedi. Başta Nazım Hikmet. Yılmaz Güney. Ahmet Kaya ve daha pek çok anlı şanlı sürgün Komünistlere onurlarını iade etme büyüklüğünü gösterdi! Koltuğunu iyice sağlamlaştırmak telaşıyla. Onunla da yetinmedi. Ailece Nazım’ın şiirini okuyarak ağlama yarışına bile girdiler. Oysa Müslüman toplumların en korkulu rüyası değimlidir Komünizm ve Komünistler!
Bence bu toplum nelere ve kimlere itibar edeceğini bilseydi eğer…İtibarı böylesine ayaklar altında sürünmez. Ahlakı böylesine çökmezdi…
Her şey gönlünüzce olsun…
sabri ayçiçek
Hayata farklı noktalardan baktığımız kesin!Bu da ne yapalım ki bizim gerçeğimiz...
Siz yöneticilerin samimiyetsizliğini sorgularken-Ki buna hakkınız var.-,ben de Nazım'dan "geçinenlerin "durumunu sorguluyorum.Ve benim açımdan bitti bu "ders":Sanırım Nazım'ın bir şiirinin Genco Erkal tarafından "sansürlendiğinden" de haberiniz yok ancak bayağı metaneli bir şiir bu...
Ve soruldu bu Genco Erkal'a:Buna cevap vermeyeyim ben deyip,işin içinden çıkıverdi...
Ben "dindarla" bir arada yaşamakta sorun görmüyorum,sorun dini sorun olarak algılayan/anlamlandıran anlayışlarda.
Umarım meramım net olmuştur.Sağlık dileğimle.
Bir önceki yorumumu eksik bıraktığımı gördüm ve yine Ömer Hayyam'ın bir dörtlüğü aklıma geldi
"Dünya, üç beş bilgisizin elinde,
Sanırlar ki tüm bilgiler kendilerinde.
Üzülme, eşek eşeği beğenir,
Bir hayır var sana kötü demelerinde"
CUMHURİYET BAYRAMINIZI KUTLAR, saygılarımı sunarım.
TÜLİN ÖZTUNÇ
Bu gün bir nedenle bir kez daha hayranlıkla yad ettim...
TÜLİN ÖZTUNÇ
"İçin temiz olmadıktan sonra,
Hacı hoca olmuşsun kaç para.
Hırka, tespih, post, seccade güzel,
Ama Tanrı kanar mı bunlara?"
-Ömer Hayyam-
Tanrı'yı kandıramadıkları gibi ,bazı düşünceden yoksunlar hariç, insanları de kandıramadıkları ortada.
Yazınızı beğenerek okudum. Tebrik eder, saygılarımı sunarım.
TÜLİN ÖZTUNÇ
İnsanlar kendi kendilerini kadırıyorlar. İnanılır gibi değil. Bu ne gaflet, bu nasıl bir akıl yitimidir...
Esenlikler dilerim.
TÜLİN ÖZTUNÇ
başka bir kapı açar. Ama siz böyle birini zor bulursunuz. ( gülme işaretini yapamadım)
yok,sul
siz bana ben size değer teşkil ediyoruz
eğer üzmüşsem özür dilerim hoşkalınız bayramınız kutlu olsun...