- 897 Okunma
- 3 Yorum
- 0 Beğeni
MARX'I ANLAMAK
MARX’I ANLAMAK
Komünizm denince akla ilk gelen isim şüphesiz ki Karl Marx’tır.Bir de onun yakın arkadaşı olan Engels tabi ki.19. Yüzyıla damgasını vuran bu iki filozofun fikirleri günümüzde dahi olumsuz eleştirilerin odağında kalmaktadır.Marx ve Engels’i okuyup anlayan bir çok kişi de var elbette.Ama ne yazıkki bu düşünürlere acımasızca saldıranlar ve onları akılalmaz şeylerle suçlayanların sayısı küçümsenecek gibi değil.
Kapitalizmi ilk tanımlayan ve onun karşısına komünizmi koyan Marx,insanlık tarihinin ekonomik ve sosyal gelişimini çok iyi araştırmış ve takip etmiştir.Kendi çağına kadar olan tüm sınıf çatışmalarını en ufak ayrıntısına kadar analiz etmiş,bunların neden ve sonuçlarını ortaya koymuştur.Sanayi devrimiyle birlikte bireyselleşen ekonomik ve siyasi yapının bir çok olumsuz yönünü açığa çıkararak çözüm yollarını da beyan etmiştir.
İşçi sınıfının hakları Marx’ta tam anlamıyla kendini bulmuştur.Makineleşmeyle beraber değeri düşen işçi daha zor şartlarda yaşamını sürdürmeye başlamış ve zaman geçtikçe sadece bir meta haline gelmiştir.Sermayeyi meydana getiren proletaryadır.Ama baktığımız zaman sermayeden en az payı alan yine onlardır.Burada şu soruyu sormak yadırganmamalıdır: Sermayeyi üreten emekçi mi yoksa hazıra konan patron mu daha çok hak sahibidir sermayede?.Düşünelim ki,bir ekmek fabrikasında 10 işçi çalışıyor ve bir patron var.Unu hamur yapan,hamuru yoğuran ve ekmek yapan ve hatta onu satan işçilerdir.Patronun üzerine düşen ise emekçinin emeğinden karı sömürmek ve emekçiye "asgari" ücret vermektir.Peki bu modern kölelik değil de nedir?.Şimdi diyeceksiniz ki "ama o ekmeği yapmak için gerekli malzemeyi patron sağlıyor".Evet bu doğru ama neden sermaye sadece patronda?.İşte komünizmde bu tamamen ortadan kalkar.Fabrika kamu malı olur,orada çalışan 10 işçi sermayeden hakkına düşeni alır.Yaşayacak kadar değil;iyi yaşayacak kadar alır.Her biri eşit saatte çalışır ve herbiri eşit ücret alır.
Eşitlik demişken hemen Marx ve komünizmdeki eşitlik anlayışından bahsedip onu açıklayalım.Zira bu konuda aşırı derecede saptırma ve saldırılar yöneltilmekte.Herkes aynı ücretle mi çalışacak! Nasıl olur ama herkes aynı işi yapmıyor ki!.Evet bu doğru,zaten Marx ta eşit işe eşit maaş diyor.Komünizmde eşitlik tam anlamıyla adaletli bir eşitlik anlayışıdır.Ama ne olursa olsun kim ne işte çalışırsa çalışsın herkesin alım gücü eşit olacaktır.A arabasını Ali alabiliyorsa,Veli de A arabasını alabilecek ekonomik imkana sahip olacaktır.Çünkü A arabası maliyetinin üzerine devletin vergisi eklenip karsız olarak satılacaktır.bunun nedeni de devletin kar amacı gütmemesidir.
Komünizmde her şey ortaktır ve kamuya aittir.Özel mülkiyet yoktur.Buna karşı verilen tepkiler de oldukça ilginçtir.Neee!eşlerimizde mi ortak kullanılacak?Ne yani ben hiç bir şeye sahip olamayacakmıyım?Gerçekten gülünç ve bir o kadar da vahim ifadeler bunlar.Eşlerimiz de mi ortak kullanılacak diyen kişi eşini bir meta bir mal yerine koymaktadır.Kadına ne gözle baktığı aşikardır.Oysaki ortaklık kuralı kadın erkek ayrımı yapılmaksızın uygulanacaktır.O halde erkeklerde mi ortak kullanılacak?!.İnsan alınır-satılır niteliğe sahip bir meta değildir.Özel mülkiyete gelince,evet ,evin,araban vs. devletin malı olacaktır.Ama şu şekilde;sen yaşadığın sürece devlet evine,arabana el koymayacaktır.Senin yaşamın sn bulduktan sonra da O sahip olduklarını miras bırakamayacaksın.Çünkü yaşadığı ev herkesin kendisine verilen bir hak olacak ve kiracılık olgusu olmayacaktır.Senin ardında kalan eşin çocuğun da açıkta kalmayacak ve aynı şekilde yaşayacaktır.Bunun detaylarını anlatmak çok uzun sürer ama özetle söylemek gerekirse devredilebilir özel mülkiyet ortadan kalkacaktır.
Marx insanların sadece daha iyi yaşam şartlarına kavuşmasını istemiştir.Onun sözlerini çarpıtma gereği duyanlar modern kölelikten memnun olanlardır.Bu konuda daha detaylı bilgi edinmek isteyenlere Marx ve Engels’in kaleme aldığı Komünist Manifesto’yu okumalarını öneririm.
Kemal SEVERBAŞ
YORUMLAR
Marx ın çıkış noktası evet iyi niyetliydi fakat pratikte ''sosyal bir kapitalizm''den farkı yoktu..Uygulama alanlarına bakıldığında bunu çok iyi gözlemleyebiliriz...Ayrıca Marx devrimin tam sanayileşmiş ve vahşi kapitalizmin en doruk noktasında işçiler tarafından gerçekleştirileceğini öngörmüştür...O yıllarda bunun en önemli örneği ingilteredir fakat devrim yarı sanayileşmiş bir rusyada gerçekleşti.. bu en önemli eleştiri noktasıdır..
Sonuçta komünizmin kalesi olarak görülen sovyetlerde 90lara kadar dayanabildi..Bu gün kapalı komünizmi uygulayan tek ülke olarak kore gösterilebilir...(Küba bile artık bu kategoriden ayrılmıştır)
Bir çoklarının öcü gibi gördüğü bir konuyu ele almışsınız bu anlamda sizi tebrik ediyorum. Karl marks ve komünizm konusunda kısa, basit ve anlaşılır bir metin olmuş. Ancak özellikle 12 eylül öncesi bu konu o kadar suistimal edildi ki, kapalı kapılar ardında gizlice konuşulan, konuşanların vatan haini ilan edildiği bir tabu haline getirildi. Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunmaz. Bir şeyi kabul etmiyorsanız bile önce anlayıp, sonra itiraz etmeniz gerekir. Ama maalesef bizim toplum kültürümüzde böyle bir şey yok. Güzel bir yazıydı.
Saygılarımla,