- 564 Okunma
- 5 Yorum
- 0 Beğeni
Başımız sağ olsun
Annemin çığlığını duydum önce, ‘kızım’ diye bağırdığını…
Babam daha sakindi, ya da öyle görünmeye çalışıyordu. Yapabileceği bir şey olmadığını anlamış gibi… ‘Korkma kızım’ diyebildi en son…
Bana sarılmıştı, annemi göremiyordum, iniltisini duyabiliyordum sadece.
Felaket bir ağırlık vardı üstümde.
Kıpırdayamıyordum.
Babamın başımın üstünden doladığı elinin parmaklarını görebiliyordum gözümün önünde,
Kıpırdamıyordu…
‘Baba’ dedim nefesimin yettiğince, ses vermedi. ‘Korkuyorum, bana ‘korkma kızım’ desene yine…’
Annemin iniltisi de kesilmişti bir süre sonra. Ağlayan, ağıt yakan insanlar vardı çevrede dayanılmaz bir uğultu kulaklarımda. Uzunca bir süre sonra küçük bir ışık doğrultuldu yüzüme. ‘Yaşıyor!’ diye bağırdı adamın biri. ‘Bak baba, çıkaracaklar bizi bu sıkıştığımız yerden…’
Önce beni çekip kurtardılar o küçücük delikten, ‘peki ya babamla annem(?)!’ diye düşünürken ‘öncelik hayattakiler’ dedi birisi. Yüzünde çaresizliğin ifadesi… Bu ne demekti?
Midem bulanmaya başladı, çok susadım, çok sıkıldım. Çok da üşüyorum üstelik…
Annemin ocaktaki yemeği, babamın ödeyemediği elektrik faturası, öğretmenime sormak için biriktirdiğim matematik soruları… Hepsi badanasını hep ertelediğimiz duvarların altında kaldı iyi mi?’’
Yoruldum sanırım, uykum var benim..
Annem babam merak eder, yanlarına gitmeliyim.
Biz hep erteledik, siz yapmayın…
Hoşça kalın, dostça kalın…
İnsan kalın!
E.Ö
YORUMLAR
Ne kadar etkiliydi...İşte içten atlatmak bu olsa gerek,yaşanmışlık bu olsa gerek...kısa ama yürekten vuracak kadar etkili...Değerli kalem yüreğiniz var olsun...çok çok güzeldi...İnşallah bir daha bu ertelenmişlikler ve felaketler olmaz...Bir duadır yüreğim...Selamlarımla
Sevgili Karaböcük. Yazını okumadan önce o fotoğrafı gördüm ...Hemen kapatıp başka bir yazıya geçmek istedim. Yapmadım. Yapamadım. Zaten yorum yazarken fotoğraf görünmüyor. O fotoğrafa niçin bakamıyorum biliyor musunuz? Benim 19 yaşında ama görüntüsü ancak o çocuk kadar olan zihinsel ve bedensel engelli bir oğlum var. O fotoğrafa baktıkça onu görüyorum orada. Oğlumun adı ne biliyor musunuz: YUNUS..Vandaki Yunus'un son sözleri '' Saat kaç'' olmuş. Orada benim Yunusum olsaydı Saat kaç da diyemeyecekti. Bana bu kadarcık da olsa bir hatıra bırakamayacaktı. Çünkü konuşamıyor.
Allah rahmet eylesin demek ne kadar teselli eder yüreklerdeki acıyı bilemiyorum. Ama başka bir şey de söyleyemiyor dilim. Van 7.2 ile sarsılırken, burada da benim beynim sarsıldı her halde. Düşünemiyorum. Bir şeyler hissediyorum ama ifade edemiyorum.Acılar paylaşıldıkça hafiflermiş...Paylaşıyorum, paylaşıyorum, hafifleyeceğine artıyor.
Allah bir daha böyle acılar yaşatmasın tüm insanlara... Selamlar, saygılar.