Yazıma başlamadan önce geçtiğimiz günlerde şehadete uğurladığımız Libya lideri merhum Albay Moammar-el Kaddafi ‘ye cenab-ı Allah’tan rahmet ve mağrifet diler,yakınlarına başsağlığı ve sabrı cemil niyaz ederim.
2006’daki Irak kuşatmasının ve Irak lideri Saddam Hüseyin’in yakalanıp ABD tarafından idam edilmesinin üzerinden henüz daha birkaç yıl geçmeden Ortaoğu’da şu günlerde yine aynı sahneleri izlemeye mahkum edildik.
Aynı sahneler diyorum,çünkü Ortadoğu’da yaşanılan bu olaylar bir film sahnesi gibi sürekli tekrarlanır oldu.Filmin senaristi ve yönetenler aynı sadece figüranlarda değişiklik yapıp kâr amaçlı bu filmi bütün dünyaya ve İslam coğrafyasına izlettirme zorunluluğu koşuyorlar.

Geçen tv seyrederken aniden yayın kesilerek Kaddafi öldürüldü diye bir son dakika gelişmesi geçti.
Haberin detaylarını seyretmeye başlayınca anladım ki yine bir takım insanlar amaçlarına ulaşmayı başarmışlar ve yine istedikleri olmuş.
Neyse haberin detaylarını seyretmeye devam ederken bi ara hayretler içerisinde donup kaldım, çünkü Libya halkı Kaddafi’nin cesedini tekmeliyorlar ve bir barbarcasına cesede işkence ediyorlardı.
Barbar diyorum evet, çünkü bunu karşısındaki kim olursa olsun hiçbir Müslüman hiçbir Müslüman’a yapmaz.
Oysaki Libya Müslüman bir halk değil miydi?
Gerçi Kaddafi 2008 yılında Suriye’nin başşehri Halep’te Araplar birliği toplatısında yaptığı konuşmasında bu günleri görebildiğini dile getirmişti.
Kaddafi; Irak’ta Saddam Hüseyin’in akibetini gözler önüne sererek,’’yabancı güçler Arap ülkesini işgal ederek liderini yakalıyor ve idam ediyor,biz öyle durup bakıyor ve hadiseye gülüyoruz.Kısa bir süre sonra sıra sizede gelecek’’şeklinde diğer arap liderlerine uyarıda bulunmuştur.
Bazı kaynaklar Kaddafi’nin her ne kadar diktatör,acımasız ve gaddar bir lider olduğunu öne sürselerde,Libya halkı için yaptıklarını asla gizleyemezler.
Neden mi?Çünkü; Moammer-EL Kaddafi Libya halkının refahı için elinden gelen her türlü çabayı göstermişti.
Bu konuyu bazı maddelerle örnekleyecek olursak;
Yurt dışında okuyan her bir öğrencisine aylık 2500 euro ve barınak ve araç ihtiyaçları devlet tarafından karşılanırdı.
Libya da son bombolama olayları olana kadar sokakta tekbir dilenci ve evsiz insan yoktur.İşsiz insanlara her ay 600 euro ücret ödenir.
Akaryakıttan alınan gelirin büyük bir bölümünü halka dağıtılırdı.Ülkedeki insanlar araçsız kalmasın diye otomobil fiyatları maliyet fiyatına satlırdı.
Nüfusun %25 yüksek tahsilli insanlardan oluşuyordu.
Libya devletinin hiç biyere tek cent borcu yoktur.ABD ve diğer kapital ülkelerin Libya’yı sevmemesine şaşırmamak gerektiğini düşünüyorum çünkü Kaddafi ne ımf’den nede dünya bankasından bir lira kredi kullanmamıştır.
Kaddafi’nin her zaman Türkiye için önemini vurgulamışımdır ve Kaddafi Türkiye için hiçbir devlet yönetiminin yapmaya cüret edemediği yardımları yapmıştır.
1974 Kıbrıs Harekâtında Türkiye’ye ambargo uygulanmış, Amerika ve batı ülkeleri bize mal vermemişti. Pakistan ve kimi Arap ülkeleri ambargoyu delip Türkiye’ye yardım etti. Libya Lideri Kaddafi ise ambargoyu delerek ABD’ye resmen kafa tutmuştur.
Yine Moammar Kaddafi Kıbrıs hareketinin devam ettiği günlerde Türkiye’ye ihtiyacı olan 25 tonluk roket ve 4 uçak dolusu mühimmat göndermiştir.
Türkiye’ye gönderilen bu malzemelerin uçağa yüklenme işinde Moammer Kaddafi bizzat yardım etmiş ve bu malzemenin bi çogunu sırtında taşımıştır.
Ve diğer ilginç bir olay ise Kaddafi’nin İtalya’yı ziyareti esnasında göğsünde Ömer Muhtar fotoğraflı bir elbise giymiştir.
Ve gelelim bir liderin ardından şuan Libya’da neler olduğuna;
Eylül ayında Amerika adına açıklama yapan dışişleri bakanı Hillary Clinton ve bazı Nato müttefiği ülkeler Libya geçici hükümetine destek vereceklerini açıkca beyan etmişlerdi.
Acaba ABD ve NATO müttefikleri neden Libya muhaliflerine neden yardım etmek istemişlerdi?
Nedeninin ne olduğunu Kaddafi’nin yakalanıp öldürülmesinden sonra yaptıkları bir açıklamaya bakarak anlayabiliyoruz.
O açıklama da ABD nin Libya müttefiklerine yardımı sırasında 1 milyar dolardan fazla bir para harcadıklarını ve bu parayı şimdi Libya geçici hükümetinden talep ettiklerini dile getirmişti.
Yazımın başında da belirttiğim gibi bu oynanan oyun ortadoğuda bir film sahnesi gibi dönmeye devam ediyor,evet haklıydımda! Çünkü 2006 yılında Irak hükümetinin başında vuşu bulan olaylar bu defada Libya hükümetinin üzerinde vuşu buluyordu.
Önce Irak,sonra Tunus,daha sonra Mısır,sonra Libya ve sonrasında sanırım Suriye,daha sonra İran, ve daha sonra da ……..bu ismi anmayacagım ve inşlh biz aziz TÜRK milleti olarak bu cereyan eden olayların etkisinde ve tesirinde kalmayıp bu olaylardan kendimize bir pay çıkararak ümmet ve millet olma bilincini zihnimize ve fikirlerimize birkez daha yerleştiriz inşlh..
Sözlerime peygamber efendimiz (s.a.s)’in bir hadisiyle son vermek istiyorum;
"Birbirinizi kıskanmayınız, birbirinize kin tutmayınız, birbirinize çirkin sözler söylemeyiniz, birbirinize sırtlarınızı dönmeyiniz, kiminiz kiminizi arkasından çekiştirmesin. Allah’ın kulları kardeşler olunuz."
’’BANA YAPTIĞINIZ HARAMDIR’’ (Libya lideri merhum Albay Moammar-el Kaddafi’nin son sözleri)
İnnâ lillâhi ve innâ ileyhi Raciûn