Kaynaktan Deryaya
lebiderya
Üniversiteli Gözü İle Ekonomik Değelendirmeler 2
Mehmet S. Durak
Dumlupınar Üniversitesi Muhasebe Bölümü 2. Sınıf Öğrencisi

Tüketici harcamalarda Önceliklerini Belirlemek Zorundadır

Ekonomide dengelerin bozulduğu, gelir ve vergi adaletsizliğinin yaşandığı bir dönemdeyiz. Bunu dikkate alarak harcamada öncelikler belirleyen tüketici daha az maddi darlık çekecektir.

Evinde muftağında fasulye, pirinç, bulgur, yağ, un bulundurmak zorunda olan bunlara ayrılmış olan parası ile çelik kapı yaptırmaya kalkışır ise; büyük bir maddi darlıkla karşı karşıya kalacaktır.

Harcama kalemlerinin dönemleri ile ilgili Devletin iki kurumu DİE ve Merkez Bankası anket çalışması başlatmış.

Bu konu ile ilgili yorumlayı yapmadan evel;
TÜFE ile ilgili bir iki örnek verelim,
TÜFE çalışması yapılır iken; toplu iğne, çıtçıt, lastik (çamaşır için kullanılan lastik), çamaşır asma ipi, çamaşır mandalı, düğme, iğne, raptiye gibi kullanımı nerede ise sıfır olan, satışı yapılmayan sabit duran ürün fiyatları ele alınmaktadır. Dolayısı ile TÜFE nin kamuya açıklanan oranları gerçekleri yansıtmamaktadır.
Birde bunun farkli boyutu var;
Her ay enflasyon endeksi açıklanıyor, yıl sonunda da yıllık enflasyon açıklanıyor. Her ay üst üste gelen yüzde artışlar toplanıp yıllık bazda oran bulunup açıklanıyor. Bu tamamen yanlış bir uygulamadır. Her ay enflasyon oranları açıklanır iken; aylık artışların kümülatif değerlendirmeleri alınmamaktadır.
Yani birinci ay % 1 olan enflasyon, ikinci ay % 2, Ücüncü ay % 1, dördüncü ay % 3, beşinci ay % 1, altıncı ay % 1 ise; ilk altı ay için enflasyon oranı % 9 olarak açıklanmaktadır. Bu yanlış bir uygulamadır. Tamamen aldatmacaya yönelik olan bu uygulamadan vazgeçilmelidir.
Çünkü üçüncü ay enflasyonu Birinci ayın 1 indeki fiyatlar gözönünde tutularak araştırılmıyor. İkinci ay sonu enflasyon oranının üzerindeki artiş dikkate alınarak fiyat araştırması yapılmaktadır. Hal böyle olunca yukarda bahsettiğimiz ilk altı ya için enflasyon oranı % 9 değil, % 11.3 olacaktır.
Şunu da belirtelim ki; bu çalışmalar ücretli kesimin hiç bir işine de yaramamaktadır. Sadece istatistiki bilgi oalark devletin elinde bir veri oluşmaktadır. Hepsi bu kadar...
Şimdi Merkez Bankası ile DİE’nin yaptığı ankete bakalım.
Aylık ihtiyaç oranlarında tükecinin hangi kalem ürünlere yönlendiğini önceden belirlemek için anket yapılıyormuş.
Siz ücret ile çalışan kişiye gider de ayak üstü "Arabanızı ne zaman değiştireceksiniz." diye sorasanız; sorulan soruyu alay soru diye düşünen ücretli "Şimdi galeriye gidiyorum, eskisini dün almışlardı, yenisi gelmiş." diye cevap verecektir. Siz de bu cevabı dikkate alıp istatiki dökümlere kaydederseniz yanılmaların önüne geçemezsiniz.
Ayda bir kere şehre gidemeyen köylü birine "Tv nizi ne zaman değiştireceksiniz." derseniz; o da size "Evimde radyom yok ne televizyonu demiyecek sizin sorunuz ile kendisi ile alay edildiğini düşünecek ve "Evde üç tane var bir tane daha ısmarladık bayi çağırdı bazı tv ler gelmiş beğenmeye gidiyorum." diye cevap verecektir.

Anket çalışmasının amacına ulaşması için semt pazarına gidin ama anketör olarak değil. Ya alışveriş yapan vatandaş oalrak ya da bir köşede maydanoz satan köylü olarak gidin de o zaman orada hangi ay neyin harcandığını görürsünüz.
Dostlar alışverişte görsün diye anket çalışması yapılmak istenmiyrosa tuzu kuru kesimlere sorulan sorular ile ücretli yada işsiz kesime sorulan soruları da ayrıştırın ki; gerçek verilere ulaşılsın.
Dikkate alırsınız ya da aşlmazsınız. Ben gördüğümü söylüyorum. Vip salonlarından görüldüğü görülmüyor dışarısı.
Bize göre Anket çalışması yerine; Kredi Kartları ve Alışverişlerdeki işlem hacmi ile harcamaların hangi bölgelerde yapıldığına bakılmış olunur ise daha net netice alıınır.

Mutfağınızda aşınızın hep kaynamsı dileği ile saygılar sunuyorum efendim
Mehmet S. Durak

Ekleyen: Lebiderya