İnsanlık Üstüne Bir Not
İnsanlık ; üstünde uzun uzun düşünülmesi gereken bir kavram hele ki bugünlerde ülkemizde!!!
Aslında söze başlamak zor bu kavram üstüne birşeyler karalamaya çalışırken çünkü insanlık olgusu malesef kazanılması ve kazanım süreci çok meşakkatli eziyetli hatta bazende imkansız olan bir süreç neden denir ise kısaca bir bakalım insan kökeni tüm varlıklarda olduğu gibi tabiatın zor ve vahşi şartlarında dayanmaya programlıdır. Bu nedir ? Bu kısaca insanın temeli vahşiliğe dayanır ifadesinin anlatımıdır. Evet insanın temeli vahşiliğe dayanır vahşidir insan hem de tabiyatta var edilen tüm canlılardan daha vahşidir çünkü bilinçle hareket eder bilerek isteyerek karar verir ve uygular siz hiç tabiatta en kuvvetli ve vahşi olarak algıladığınız aslanların boşu boşuna bir plan dahilinde açlıkları hariç hiç bir canlıyı takip edip öldürdüğüne sahit oldunuz mu tahminen olmamışsınızdır bazen sırtlanlarla savaşları olmaktadır doğrudur ama bu bile belli bir noktada kesilmektedir. Oysa insan ne yapar insan eti bile yenmeyecek bir hayvanı sırf zevki için öldürür insan en güzel ağacı gelir keser insan gittiği yerde başka insan varsa onu toprağından etmeye çalışır insan kendi kardeşi ile kavga eder onu öldürür ne için mal için para için ün için işte sonuçta en korkunç varlık insan olmaz mı ozaman .!!!!!
Neyse sözü çok uzatmadan ülkemize bakalım ülkemiz kosmopolit ve çok ırk ve milletin karıştığı bir topraktır. Bu toprak bereketi birikmişliği geçiş yolu oluşu sebebi ile çok kıymetli çok değerli bir konumdadır iş böyle oluncada üstünde oynanan oyunlar siyaset ve diğer tüm parçalama bölme çalışmalarının olması kaçınılmazdır bu sadece bize özelde yapılmakatadır düşünün burda başka bir millet olsaydı ve bu millette aynı bizim milletimiz gibi bir kosmopolit yapıda olsa idi onada sizce bu çalışmalar uygulanmaz mıydı? Bence yanıt evet uygulanırdı yani işin özü bu parçalanma ve bölme çalışması bu konumda olabilecek herhangi bir başka ulus üstünde de uygulanırdı.
Şimdi yine dönelim insanlık olgusunda insan her nekadar içinde bunca vahşeti barındırsada aklı sayeseinde eğitilebilen bir varlık olduğundan eğer doğru eğitim doğru yol gösterimi verilirse ve bu sadecede okulda değil çevrede evde ailede arkadaşlarda yöneticilerde deneticilerde amirlerde ve ast üst ilişkilerinde yavaş yavaş sebatla işlenebilirse elitleşebilecek düşünerek düşünce gücünü artıracak ve bunun sonunda doğruluğu insanlığı hassasiyeti nezaketi saygıyı sevgiyi kısacası insanlığı gercek anlamda anlayabilecek bir yapıya kavuşabilecektir. Bu şekilde olan bir çok örnek toplumda vardır dünyada . Peki biz ülke olarak neden böyle olmayalım omamamız için bir sebepmi var evet var bizim milletimizde eğitim yok eğitim olmadığından saygı yok saygı olmayınca fikirleri düşünmek irdelemek anlayabilmek yetisi yok iş boyle olunca en vahşi duyguların ortaya cıkması kaçınılmaz oluyor ve tabi insanlık kavramı anlamını yitiriyor.
O zaman aslında çözüm basit çözüm tüm on yargılardan arınmış bir eğitim sisteminden geçmekte çok güzel teşkilatlanmış çok güzel organıze olmuş toplumun tümünü kucaklayacak araştırıcı anlatıcı bilgilendiren öğreten öğretirken öğrenen hassas saygılı sevecen tarafsız bir eğitim sistemi ve bu sistemin en küçük birimden en büyük birime kadr desteklenmesi yerinde geri dönüşümü hızlı olacak projelerle başlanması yetişen kişilerin tekara belki eğitimci olarak kullanılması ki bu söylediklerim salında yapılmamış şeyler değil ülkemizde ve başarıda elde edilmiş aynı şekilde sadece bunların güncellenerek ve başarılarının daha hızlı ve daha teknolojil imkanlarla desteklenerek hızlandırımması ile sağlanması anlatılması güncellenmesi bize kaybolmakta olan insanlık duygumuzu daha hızlı şekilde onarmamızı gerçekten ne yaptığımızı sorgulamamzı sağlaycaktır.
Sonuç olarak insanlık olgusu vazen aslında içimizde özümüzde gizlendiği yerden çıkacak kavgalar şiddet ahlaksızlık hırs saygısızlık düşüncesizlik gibi kavramlar hiç kaybolmasa bile çogunluk etkisi ile pasifize edilecek ve hak edilmemeiş bunca acılar bu toplum tarafından bir daha yaşanmayacaktır. Ozaman hergun gördüğümüz ve kritik ettiğimiz insan davranışları eriyecektir yaralıya yardım kurtarma kırızı organıze olmamış ve geç kalan destek bilinçsice göz yaşları şiddet tabanca tüfek gibi unsurlarla yaralama trafik canavarlığı kardeş kavgaları v.s.
YORUMLAR
aemin
Değerli kardeşim kısaca eğitim şart diyorsunuz...İyi de nasıl bir eğitim?...32 senedir öğretmenlik yapan biri olarak gördüğüm şey şu: Hala eğitimimizin amaçlarını net bir şekilde belirleyebilmiş değiliz...1739 Sayılı Milli Eğitim Temel Kanunun '' Türk Milli Eğitiminin amaçları '' kısmına bakınız bir kere ve sonra bana söyleyiniz: 1- O amaçlara ne kadar yakın ya da uzağız...2- Amacımız o belirtilen amaçlar mı olmalıdır? Maalesef üzerinde ortak bir mutabakat sağlayabildiğimiz amaçlarımız yok...Öyle olunca da atalarımızın dediği gibi '' Tahsil cehaleti alır, eşeklik baki kalır'' durumunda kalıyoruz. Fakat her şeye rağmen eğitim şart elbette... Selamlar...Saygılar.