- 958 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Susturamadım
Gün timpaniler, bongolar eşliğinde başladı yüreğimde. Gümbür gümbür. Patlayacak gibi hissediyordum. Vurmalı çalgıların tümü içimde bayram ediyordu. Tuhaf bir çığlık atma isteği yakıp kavuruyordu. Beynimde temposu çalgıların, onlara eşlik edercesine kalabalık sözlerden kaçıp ritme göre çığlık çığlığa vokal yapmak isteği gözümü döndürüyordu. Aynen “Sude” şarkısında olduğu gibi. O davullar, timpaniler ve bongolar içimde gümbür gümbür.
Ve ben çalmalıydım onların tümünü, başkası değil. Kendimden geçmiş ellerim üzerlerinde çılgınca gezinip, taa yüreklere en ince noktalarına işleyinceye kadar çalmak! Herkes bu sesle kendinden geçmeli ve dünyayı kızıl bir delilik kaplamalıydı.
Müzik setini açtım. CD çalara Sezen Aksu’nun Sude’yi yorumladığı CD’sini yerleştirdim ve parçayı tekrara ayarlayıp sesini biraz yükselttikten sonra dinlemeye başladım. Beynim ve vücudum beni bilinmezlere götürüyordu. Hiçbir şey düşünmüyordum. Müzik içimdeydi, her şeyiyle, her tınısı, her vuruşuyla. Sadece müzik ve ben. Sonra sıra Carl Orff’tan Carmina Burana’yı dinlemeye gelmişti.
Hafiften başlayan vokallerle uçmaya başladım. Masmavi gök yüzünde uçtum, uçtum, uçtum. Beyaz bulutların her birinde bir melek bana el sallıyordu. Kuşlar kanatlarına aldıkları sevgiyi, hüznü taşıyorlardı bir yerlere. Hep aynı seviyede uçarken vokallerin yükselmesiyle daha da yükseklere çıkmaya başladığımın farkına vardım. Bu arada vurmalı çalgılar içimde hâlâ gümbür gümbürdü. Sonra sadece erkek vokaller olayı biraz dinginleştirdi ve sesleri sakin bir şekilde uçuşlarıma eşlik ederken kadın vokallerin devreye girmesiyle uçuşlarımda yine bir dengesizlik oluştu.
Yükseldim, alçaldım, yükseldim, alçaldım.
Denizlerin üzerinden geçerken bir dalgasıyla bana bir damla tuzlu su gönderen denizin dudaklarına bir öpücük kondurdum.
Bir ormanın üzerinden geçerken en yüksek ağaçlarından birine elimle dokunup yüreğime yeşilinden aldım.
Gözlerim kapalı kendimi müziğe bırakmış ne kadar böyle kaldım bilmiyorum ama ‘Bunları yazmalıyım,’ dedim. Bu coşkuyu sizlere aktarmalı ve sizlerin de bunları yaşamanızı sağlamalıydım
Hadi şimdi kalkın ve müzik setinize veya bilgisayarınızdaki CD sürücüsüne Sude veya Carmina Burana’yı yerleştirin.
İyice açın sesini, gözlerinizi kapatın ve uçun.
Oralarda bir yerlerde size bırakılan bir merhaba yakalayacaktır sizi de.
deli kanıma girdiğinde
yakan şavkı günün
susturamadım çığlığımı
hayata
şiir oldum
öykü oldum
şarkı oldum
ben
oldum
karıştım güne
gümbür gümbür
cümbür cemaat
atilla güler
YORUMLAR
"davullar, timpaniler ve bongolar içimde gümbür gümbür.
Ve ben çalmalıydım onların tümünü, başkası değil"
öğrencilik yıllarımdaki hayalimdi bütün enstrümanlar bir odaya dolsa ve ben girsem çıkmasam bir laboratuvarım olsa icatlar yapmak için girsem ve çıkmasam vs..:)
gümbür gümbür ne güzeldi gerçek hayal arası kurgu turları yazmaya devam değerli hocam..:)
tebriklerim hayata kattığınız sevi yürekli eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsınız...
sevgim saygım her dem selamlarımla..