EN BÜYÜK ZAAFİYET!
İnsanoğlunun en büyük zaafiyeti, bilhassa ve herkesten önce bizzat kendine karşı göstermesi gereken samimiyette cesâretsiz olmasıdır.
Çevremizde kaç insan(şahsım da dahil) mertçe yaptığı bir kusuru başkaları uyarmadan kabul ve itiraf edip hiç çekinmeden kabullenebiliyor?
İşte; olgunluğa erişmenin, kişisel huzur bulmanın en başta gelen şartı da bu aslında.
Yunus Emre Hz. bu konu hakkında bir şiirinde şu satırı kullanmıştır:
Bir ben vardır bende benden içerü....
...
Evet, içimizde gerçekten iki benlik taşırız. Birinin pusulası ’mantık’, diğerininki de ’nefistir’.
Ne zaman ki; bu iki mefhum terazi dengesine gelir, işte o zaman insan kendini huzurlu hisseder.
Herşeyi mantıkla çözemediğimiz gibi, nefsin yolundan gidip yaptığımız herşey de bizi mutlu etmez.
....
Diğer yandan; kusurlu davranışlarımızdan dolayı daima kendimizi savunmaya çekmek, (kusurumuzu aklımız kabul etmese bile) ağızdan ve harekerlerimizle sürekli haklı olduğumuzu ispatlamaya gayret etme eğilimimiz vardır.
..
Diğer bir zaafımız da , boş yere yapılan ve bizi yararlı bir adım dahi ileri götürmeyen ’kuru övgüdür.’
Kendini övme veya başkaları tarafından övülme ihtiyacı duyarak konuşan ve yazan insan bilmez ki; davranışı, olgun ve kâmil insanlar nezdinde ’büyük bir zaafın veya gafletin delili’ olarak ortaya çıkar.
..
En yüce mertlik ise, insanın kendi nefsini acımasızca yargılayabilmesidir.
Selam ve saygılar
(Kederli/Sosyal İletişim Danışmanı)